ABD Başkanı Joe Biden'ın 26 Mart'ta 40 dünya liderine gönderdiği davet üzerine ABD'nin ev sahipliğinde sanal ortamda yapılan İklim Zirvesi dün başladı. Zirveye Çankaya Köşkü'nden canlı bağlantıyla katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şunları söyledi:
SERA GAZI EMİSYONU ENGELLENECEK: İklim değişikliği tüm insanlığı etkiliyor. İklim değişikliğinin zararlarını azaltmak için yoğun çaba harcıyoruz. Ulusal İklim Değişikliği Strateji ve Eylem Planı'nı 2030 ve 2050 hedefleri doğrultusunda güncelliyoruz. 2015 yılında sunduğumuz ulusal katkı beyanı çerçevesinde 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarında yüzde 21'e varan azalma bekliyoruz. Katkı beyanımıza göre 2012 - 2030 yılları arasında bir milyar 920 milyon ton sera gazı emisyonu engellenecektir. Sera gazı emisyonlarında tarihsel sorumluluğu neredeyse bulunmayan Türkiye, küresel iklim rejiminde adil bir konumda değerlendirilmelidir.
SIFIR ATIK: Eşimin (Emine Erdoğan) öncülüğünde başlatılan Sıfır Atık Projesi'yle atıkların geri kazanım oranını 2035 yılında yüzde 60'a taşıyacağız.
AÇIK DENİZLERDE KORUMA ALANI: Türkiye bugün, yenilenebilir enerjide bölgesinde lider ülke konumundadır. Halihazırda elektrik kurulu gücümüzde yenilenebilir enerji kaynaklarının payı yüzde 52.3'tür, bu oranla Avrupa'da 6., dünyada 13. sırada yer alıyoruz. Hidroelektrik santrali kurulu gücünde ise Avrupa'da 2., dünyada 9. sıradayız. Millet bahçeleri projemizle yeşil alanlarımızı hızla artırıyoruz. Orman varlığımızı 20.8 milyon hektardan 23 milyon hektara çıkardık. Açık denizlerde koruma alanları ilan edilme meselesini de gündemimize almak gerektiğine inanıyorum.
YEŞİL DÖNÜŞÜM: Kovid-19 salgını sonrası yeşil dönüşüm konusunda da gerekli adımları atıyoruz. Bu konuda Başkan Biden'ın çabalarını takdirle karşılıyoruz. Yeşil dönüşüm başta olmak üzere diğer alanlarda küresel düzeyde stratejik işbirliğinin oluşturulması büyük önem arz ediyor. İklim değişikliğinde ülkeler maalesef eşit konuma sahip değildir. Benzer ekonomik seviyedeki ülkelerle eşit şartlarda olmak kaydıyla küresel iklim eylemine katkı sunmaya devam edeceğiz. 2030'a giden süreçte adil bir çerçeve sağlanması zaruridir.