MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, dün partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bahçeli özetle şunları söyledi:
HDP'YE MERHAMET, ANALARA HAKARET: Bölücü terör örgütünün sonu nihayet gelmiştir. PKK can çekişmekte, acı içinde çırpınmakta, her yerinden dağılmaktadır. Bu kanlı ve hain şebeke, çocuklardan bile terörist devşirecek kadar alçaktır, şerefsizdir. Bunlardan birisi olan Hamza Adıyaman, Hakkâri Kırıkdağı Köyü'ndeki okulundan kaçırıldığında henüz 8 yaşındaydı. Önce Zap Suyu'na düşüp boğulduğunu söylediler. Ancak Hamza Adıyaman'ın Irak'ın kuzeyinde bulunan PKK kampına kaçırıldığı fotoğraflarla ortaya çıktı. Küçük bir çocuğun eline silah verilmiş, ölmeye ve öldürmeye programlanmıştı. Hamza Adıyaman, Zap Suyu'nda değil, PKK'nın ihanet kampındadır. Gerçekleri saklayan, çocukların dağa ve kamplara silah zoruyla kaçırılmasını çarpıtan kim varsa, dilerim ki bir gün kendilerini Zap Suyu'nun dibinde bulurlar. HDP'yle ittifak kuranlar aynı zamanda çocuklarımızın düşmanıdır. HDP'ye müsamaha ve merhamet, analara hakaret, babalara hıyanettir.
NEDEN BİLDİRİYİ İNKÂR EDEMEDİ?: 104 emekli amiralin hazırlayıp 4 Nisan gece yarısı servis ettiği darbe bildirisini haklı çıkarmaya, makul göstermeye, ifade ve düşünce özgürlüğü kisvesiyle maskelemeye çalışanlar, milli iradeye içten içe tahammülsüz olan vesayetçi çevrelerdir. Bu bildirinin arkasında duranların kimler olduğu, neyin amaçlandığı elbette bağımsız ve tarafsız mahkemeler eliyle vuzuha kavuşturulacaktır. 4 Nisan bildirisine imza atmayan, ancak imza sürecinde açılan WhatsApp grubuna üye olan emekli bir amiral, hazırlanan metnin yayımlanmasından önce değiştirildiği iddiasını dile getirmiştir. Madem öyleydi, 104 kişiden birisi çıkıp da bu bildiriyi niçin inkâr edemedi? İmza attığım metin bu değildir itirazını niye yapamadı? Eğer bildirinin son hali İP'in yönetiminde bulunan ve ilk imzacı olan Ergun Mengi tarafından hazırlanmışsa, bunun izahını yapması gerekenler şüphesiz bellidir ve milletimiz açıklama beklemektedir. CHP Genel Başkanı, "Emekli olmuş amiraller dünyanın neresinde darbe yapabilir?" sorusunu pişkinlikle sorabilmiştir. Kılıçdaroğlu'nun akli ve zihni melekeleri iyice laçkalaşmıştır.
BUYURSUN ADAY OLSUN: Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı seçimini kazanacağından bu kadar eminse, kendisine çok güveniyorsa, buyursun aday olsun, korkakça değil mertçe milletimizin huzuruna çıksın, ben de varım desin. Kılıçdaroğlu'nun elinden tutan yok, önüne geçen yok, aday olmasına bildiğimiz kadarıyla mâni bir hal yok. Ondan bundan kahkaha bekleyeceğine, kararını belirlesin, cesaretle de arkasında dursun. Kendisine yöneltilen "LGBT, Türk aile yapısını bozuyor mu?" sorusuna, "Hayır, ilgisi yok, niye aile yapısını bozsun" diyen birisinin ne milliyetçiliği ağzına almaya, ne manevi değerlerden söz etmeye, ne de 'adamım' diye ortalıkta dolaşmaya hakkı vardır.
ERDOĞAN-PUTİN GÖRÜŞMESİ CİDDİ BİR ADIM: Rusya ile Ukrayna arasındaki sertlik tonu yüksek sürtüşmeler sıcaklığını korumaktadır. Moskova yönetiminin Ukrayna'daki Rus yanlısı ayrılıkçı Donbas bölgesine askeri müdahale seçeneğinin masada olduğunu ifade etmesi, ABD'nin iki savaş gemisini 21 gün süreyle Karadeniz'e göndermesi, milli güvenliğimiz açısından endişe verici gelişmelerdir. Sayın Erdoğan'ın 9 Nisan'da Putin ile telefon diplomasisi bölgesel gerilimin düşürülmesi çerçevesinde ciddi bir adımdır. Ukrayna Devlet Başkanı'nın 10 Nisan'da gerçekleştirdiği Türkiye ziyareti, bu kapsamda Sayın Cumhurbaşkanı'nın soğukkanlı, tutarlı ve gerçekçi yaklaşımı krizin yatışması konusunda bir umut uyandırmıştır.
İTALYA BAŞBAKANI ÇİZMEYİ AŞTI: AB Konseyi Başkanı ile AB Komisyonu Başkanı'nın geçtiğimiz haftaki Ankara ziyaretleri, sanal ve sahte bir koltuk krizi bahanesiyle gölgelenmiştir. Bu koltuk meselesinden nem kapan, estirilen yalan rüzgârına kanan İtalya'nın acemi ve çaylak başbakanı, Sayın Cumhurbaşkanı'na diktatör iftirası atmıştır. Çok şükür bizden Duçe çıkmadı, Führer çıkmadı, Firavun çıkmadı, Franko çıkmadı, Salazar çıkmadı, ülkemizde de Nazi kalıntıları ve kara gömlekliler görülmedi. İtalya Başbakanı çizmeyi aşmakla kalmamış, gizli Mussolini hayranlığı yakasını ele vermiştir.