Son dakika haberleri... AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK), Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Parti genel merkezindeki basına kapalı toplantı, yaklaşık 1 saat sürdü. Emekli amiraller tarafından yayımlanan darbe imalı skandal bildirinin ele alındığı toplantının ardından önemli açıklamalarda bulundu.
İşte Ömer Çelik'in konuşmasından öne çıkanlar:
MYK'mız, emekli amirallerin bildirisine karşıdır. Bu siyasete müdahale teşebbüsüdür. Kayıtsız şartsız bildiriye karşıyız. Bunun vatanseverlikle bir ilgisi olamaz. 24 saat boyunca Türkiye'nin huzurunu bozmaya kimsenin hakkı yok. Gayrimeşru bir teşebbüstür. Bu bildiriyi fikir açıklama olarak görüyorlar.
"MUHTIRA SİYASETİ MUTASYONA UĞRAMIŞTIR"
Geçmişimize baktığımız zaman emekli vesayet askerlerin bu denli olaylara karıştığını yapıyoruz. Bu demokrasi ikliminin zehirlenmesine çanak tutuyorlardı. Böylesi bir bildiri karşısında böyle tepki vermemiz gayet normal. Bunlar demokrasi iklimini zehirlemeye çalışıyorlar.
27 Nisan muhtırası olmak üzere, hangi mekanizmalar tarafından gerçekleştirilmeye çalışıldığını çok iyi biliyoruz. Bu bildirinin neye hizmet ettiğini çok iyi biliyoruz. Hizmet etmediği tek şey Türkiye'nin çıkarlarıdır. Bir de muhtıra siyaseti var. CHP'nin yaptığı gibi. Muhtıra siyaseti mutasyona uğramıştır. Bunlar yakın zamana kadar demokrasinin yanında olduklarını söylüyordu, ama bildiriyi görünce eski ayarlarına geri döndüler. Ne zaman muhtıra görseler, demokrasi nefesleri oraya kadar yetiyor.
"SES ÇIKMASAYDI 'EMEKLİ ASKERLER MUHTIRA VERDİ' OLACAKTI"
Bu bildirinin gece yarısı yayınlanmasının ne gibi masum tarafı olabilir. Hiçbirimiz kendi kendimizi inkar edecek durumda değiliz. Ses çıkarmasaydık bunun adı muhtıra olacaktı. Bu bildirinin hiçbir tarafından fikir hürriyeti yok. Siz bir gece yarısı bildiri yayınlayacaksınız ve bunu da masum kabul edeceksiniz. Türkiye'nin geçmiş siyasi tarihini bilenler bunu kabul etmez.
"ZAMAN AYARLI BİR PROVOKASYON"
Şimdi, Doğu Akdeniz ve Libya'daki gelişmelerle uğraşırken, Salı günü BM ziyareti varken, zamanlı ayarlı bir provokasyonla karşı karşıyayız. Doğu Akdeniz, Libya, Suriye ve Karabağ'da mücadele ediyoruz. Bütün dünya 104 emekli amiralden bildiri haberini geçiyor. Bu kimleri sevindiriyor? Düşmanlarımızı... Bu kadar askerin bir araya gelerek bildiri yayınlaması dünyanın hiçbir yerinde kabul edilemez. Bu sıradan bir şey olarak kabul edilemez.
"BUNDAN SONRA KİRLİ BİR TEŞEBBÜSLE ANILACAKLAR"
Bu yaptıkları TSK'yı istismardır, kendi geçmişlerine saygısızlıktır, millet ve devlet tarafından verilmiş üniformaya saygısızlıktır. Kendi hizmetleri ile anılmaları gerekirken, bu şekilde anılacak tavırlara girmeleri yanlıştır. Hiçbir şey ile izah edilemez. Bundan sonra kirli bir teşebbüsle anılacaklar. Onlar da, biz de bu bildirinin ne anlama geldiğini çok iyi biliyoruz.
Bunu normalleştirmeye çalışanlar, bu bildiriye imza atanlardan daha büyük kötülük yaptığı kesindir. Örgütlü bir kötülük olduğunu kabul etmemiz lazım. Asleri sıfatların bu şekilde kullanılması son derece dramatik bir durumdur. TSK'ya haksızlıktır. Bu affedilemez bir provokasyondur.
"BUNU SAVUNANLAR İMZALAYANLARDAN DAHA ZARARLIDIR"
Tepki gösterildikten sonra bunu bilmiyormuş gibi davranmalarının hiçbir tutarlı yanı yoktur. Sinsi ve kurnaz yaklaşımla kayda geçmiş olur. Bunu savunanların bildiriyi imzalayanlardan daha zararlıdır. Bunun sınırı ve tahrip gücü demokrasiyi zehirlemeye çalışanların diğerlerinin desteğiyle olur. Geçmişte de gördük bunu, şimdi de görüyoruz.
"ASIL GÜNDEMİ DEĞİŞTİRENLER BİLDİRİYİ YAZANLAR"
Sonra çıkmış ana muhalefet partisi, AK Parti gündem değiştirmeye çalışıyor diyor. Gündem değiştirmeye çalışanlar bildiriyi yazanlar. Keşke bütün partiler karşı çıksaydı. Demokrasiden taviz vermemek gerekir, bunun partisi olmaz. Bazı partiler muhtırayı aşı gibi algılıyor.
Emekli olmuş kişilerin Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşma hakkı yoktur. Kahraman Deniz Kuvvetlerinin mavi vatanı korumak için gösterdiği çabayla gurur duymak gerekmiyor mu? Ama bunlar bildiri yayınlıyor.
Doğrudan, Cumhurbaşkanlığı makamını, Cumhurbaşkanlığı Kabinesi'ni hedef alan bir bildiridir. Yargı sürecini yakından takip ediyoruz.