Son dakika gelişmesi: Fatih'te geçtiğimiz 10 Kasım 2019 günü saat 20.10 sıralarında meydana gelen olayda Uygur Türkü iş adamı Saimait Airken bir otelin kafeteryasında oturmaya başladı. Bir süre sonra ağır adımlarla kafeteryaya yaklaşan suikastçı, silahına susturucu taktıktan sonra Airken'e tek el ateş ettikten sonra kayıplara karıştı.
SUİKASTÇILAR KAÇARKEN YAKALANDI
Çevredeki güvenlik kameralarını incelemeye alan ekipler, Saimait Aierken'in yakın ilişkilerini de araştırmaya başladı. Asayiş Şube Müdürlüğü, Cinayet Büro Amirliğine bağlı ekiplerin çalışmaları neticesinde şahıslar, Suriye'ye kaçmak üzereyken Adana'da yakalandı. Kırgızistanlı Hüseyin Ahmetaliyev ve Abdullah Enver ile Suriyeli Ali Isbeh'i sorgulanmak üzere İstanbul'a getirildi.
KULLANDIĞI ARAÇTA KONSOLOSLUK PLAKASI ÇIKTI
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma kapsamında polis ekipleri Aierken'in kullandığı aracın, Kırgızistan'a ait 'CC' plakalı konsolosluk aracı olduğunu belirledi. Silahlı saldırının sebebi olarak ise ilk olarak alacak verecek meselesi gösterildi. Ancak ölen Aierken'in Kırgızistan'a ait diplomat plakalı araç kullanması akıllara "Uluslararası bir hesaplaşma mı?" sorusunu getirdi. Zanlıların ilk sorgusunda, saldırıyı Kırgızistan'daki bir alacak verecek meselesi yüzünden gerçekleştirdiklerini ve olayda kullandıkları aracı da Pendik'te bir yere sakladıklarını söyledikleri bildirildi.
ÖLÜM TEHDİTLERİ SONRASI TÜRKİYE'YE GÖÇTÜLER
Saimait Aierken'in ölümünün duyulması üzerine Kırgız basınında Saimait Aierken'in adının Kırgızistan'da 700 milyon doların yurt dışına kaçırılmasıyla ilgili yürütülen soruşturmada geçtiği belirtildi. Saimait Aierken'in eşi Wufulı B., eşinin Kırgızistan ile Türkiye arasında döviz transferi yaptığını, 2014 yılında ölüm tehditleri aldıkları için ailecek Kırgızistan' dan Türkiye'ye geldiklerini anlattı.
KIRGIZİSTAN GÜMRÜK BAKANININ PARA TRANSFERLERİ
Wufulı B., eşinin öldürülmeden önce tehdit edildiğini eğer öldürülürse tüm ilişkilerini anlatması için kendisini uyardığını ifade ederek şu ifadeleri kullandı: 'Bu zaman zarfında o zamanın Kırgızistan Gümrük Bakanı olan ismini Rahim olarak bildiğim kişi ve Türk vatandaşı olan ismini Ebibullah Abdulkadar Pehlivan olarak bildiğim kişilerle de bu tarz para transferleri yaptığını biliyorum. Eşim bu şahısların para transferlerini genellikle İngiltere, Almanya, Dubai ve Amerika ülkelerine yapardı. Bu ticarette eşim bu şahıslarla problemler yaşadı. Eşimden sürekli eşime vermedikleri paraları istemeye başladılar. Olaydan yaklaşık olarak 3-4 ay önce bu tehditlerden bunaldığı için bir televizyon programına bu konu ile alakalı eşim bir röportaj verdi. Röportajın içeriğinde eşim yukarıda bahsetmiş olduğum iki kişi ile alakalı olarak Kırgızistan' dan paraların hangi amaçla, ne şekilde ve nerelere transfer edildiğini bildiğini ve bunların resmi olarak evraklarının kendisinde olduğunu, kimsenin kendisini tehdit etmemesini, yoksa bu evrakları basın yolu ile Kırgızistan televizyonlarına vereceğini belirtti.'
AÇIKLAMALARIN ARDINDAN BAKAN GÖREVDEN ALINDI
Saimait Aierken'in açıklamalarının ardından Kırgızistan Gümrük Bakanı görevinden alındığını ifade eden genç kadın, eşinin kendisine bu zaman zarfında kendisinin başına bir şey gelirse polise bu olayların tamamını anlatmasını ve kendisinin bu şahıslar tarafından öldürüleceğini anlatmasını söylediğini belirtti.
CİNAYETİN PERDE ARKASINI SABAH AÇIKLIYOR
Terör örgütü üyesi olduğu tespit edilen Abdullah E., ifadesinde Suriye'de bulunan terör örgütü Tahrir El-Şam üyesi olduğunu Moldova üzerinden Özbekistan pasaportu ile Türkiye'ye giriş yaptığını anlattı. Cinayeti örgüt talimatı ile işlediğini söyleyen şüpheli ifadesinde şu şekilde konuştu: "Olaydan yaklaşık 45 gün önce İdlip' de bulunan dergahta otururken örgüt lideri Adem beni dışarıya çağırdı, "İstanbul' a gideceksin, Hüseyin A., ile buluşacaksın" diyerek bana öldüreceğim şahsın fotoğrafını, bindiği aracın plakasını, ev adresini söyledi. Bana yol harçlığı olarak bin 500 dolar verdi. Adamı öldürdükten sonra 50 bin dolar Hüseyin' e, 50 dolar'da bana olmak üzere toplamda 100 bin dolar vereceğini söyledi. Bende adamı neden öldüreceğimizi sorduğumda "Müslüman değil, kâfir, katli vacip" dedi.
TÜRK YARGISI DEVREYE GİRDİ
Bilindiği gibi İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonunda Saimait Aierken'i öldürdüğünü tespit ettiği 7 şüpheli hakkında 'Silahlı Terör Örgütüne Üye Olmak', 'Anayasal Düzeni Ortadan Kaldırmaya Teşebbüs Etmek', 'Tasarlayarak Adam Öldürmek' suçları kapsamında ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle iddianame düzenlenirken, sanıkların yargılaması İstanbul Ağır Ceza Mahkemesinde görülüyor.