TBMM Şeref Holü'nde düzenlenen Meclis Özel Kütahya Koleksiyonu 'Sıtkı' isimli sergiye katılan TBMM Başkanı Mustafa Şentop, TBMM'nin siyasî faaliyetlerin yanı sıra sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetler bakımından da milletimizin her yönüyle temsil edildiği yer olduğunu belirtti. Şentop, "Geçen yıl kurtarıcı ve kurucu Meclisimizin açılışının 100'üncü yılını kutladık. Bu yıl İstiklal Marşı'mızın 100. yılını kutluyoruz. Bu vesileyle merhum şairimiz Mehmet Âkif Ersoy'a minnet ve şükranlarımızı dile getirme imkânı buluyoruz. Yaptığımız etkinlikler kapsamında geçen ay, ülkemizde çini sanatının öncüsü merhum Füreya Koral'ın Meclisimiz için ürettiği objelerden oluşan bir sergi açmıştık. Geçen hafta İstiklal Marşımızın 100. Yılı vesilesiyle Mehmet Âkif Ersoy sergilerini açtık. Bugün de Meclisimizin sanatın ve sanatçının dostu olduğunun açık bir ifadesi olarak Meclis Özel Kütahya Koleksiyonu'nu sergileyeceğiz" ifadelerini kullandı.
Şentop şöyle konuştu:
"Geleneksel Türk çini sanatı sahip olduğumuz en değerli kültürel miraslarımızdan birisidir. Son bin yıllık görkemli medeniyetimizin sahip olduğu estetik zevkimizi ve güzelliğe bakışımızı yansıtır. Milli ve manevi değerlerimizi renk renk, desen desen, nakış nakış işlediğimiz geleneksel Türk çini sanatını korumak, geliştirmek ve yaşatmak bizler için önemli bir mesuliyettir. 2008 yılında 'UNESCO Yaşayan İnsan Hazinesi' ödülünü alan, 'Çininin Picasso'su' ve 'Çini Dervişi' olarak anılan Sıtkı Olçar'ın sevgili kızı Nida Olçar Hanımefendinin, babası ve aynı zamanda ustasının izinden giderek Türk çini sanatını, daha yukarıya taşıması memleketimiz adına çok önemli bir kazanımdır. Yurt dışında ve yurt içinde açtığı sergilerle Kütahya ve Türkiye'yi büyük bir başarıyla temsil eden Nida Olçar'ın şahsında, geleneğimizi ve kültürümüzü çağdaş formlarla gelecek nesillere aktaran tüm sanatçılarımızla gurur duyuyoruz. Bugün açılışını yaptığımız sergi ile, hem çini sanatının nadide eserlerinin Meclisimizde sergilenmesini sağlayacak hem de geleneksel çini sanatımızın, ünü ülkemizin sınırlarını aşmış hünerli eli merhum Sıtkı Usta'yı hayırla yâd etme imkânı bulacağız."
Şentop, Sıtkı Olçar'ın geleneği takip eden ancak taklit etmemeye gayret eden sanatçılardan olduğuhnu belirten Şentop, "Çini sanatında kendi tarzını geliştirmesi sebebiyle ünü sınırlarımızı aştı.İşin ustaları onu Çininin Picassosu, Çini Dervişi gibi unvanlarla andılar. Sayın Nida Olçar da, merhum babasından kalan mirası geliştirerek yaşatmaya gayret eden sanatçılarımızdan. Eski sanatçıların kavranamayan becerisini, yeteneğini öğrensin diye yanlarına verilen çıraklar, bir süre sonra olgunlaşıp iyi birer sanatkar haline geldiklerinde ustalardan el aldıklarına inanılırmış. Diğer bir deyişle usta, becerisini ve yeteneğini çırağına bir anlamda miras bırakırmış. Beş yaşından itibaren Sıtkı Usta'nın rahle-i tedrisinde yetişen, eski geleneği çağdaş bir bakış açısıyla yorumlayan, eski hammaddelerle sanatını icra eden; kaz kanadı fırça ve toprak boyadan vazgeçemeyen, adeta pergelin sabit ayağı gibi bin asır önceki geleneğe bağlı olarak çalışan çini sanatçımız Sayın Nida Olçar Hanımefendi'nin, babası Sıtkı Usta'dan emanet aldığı bu meşaleyi elden ele devrederek, Türk çini sanatını yaşatacağına yürekten inanıyorum" dedi.