Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) Türkiye'de ilk görüldüğü 11 Mart'ın yıldönümünde hastalık kaynaklı hayatını kaybeden 385 sağlık çalışanları ve vatandaşlar için anma etkinliği düzenledi. Ok Meydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesine adı verilmen Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu'nun oğlu Onur Taşcıoğlu, "1 yıl geçti, çok fazla bir şey değişmedi. Halkımızın biraz daha duyarlı davranmasını istiyorum" dedi.
İstanbul Tabip Odası öncülüğünde Prof. Dr. Cemil Taşçıoğlu Şehir Hastanesi önünde Pandeminin 1.yıldönümünde gerçekleşen etkinlikte, Kovid-19 nedeniyle hayatını kaybeden sağlık çalışanları için saygı duruşunda bulunuldu. Sendika üyeleri, ellerinde karanfillerle birlikte yaşamını yitiren sağlık çalışanlarının fotoğraflarını taşıdı.
Türkiye'de ilk koronavirüs vakasının açıklandığı günün üzerinden tam 1 yıl geçti. Pandeminin birinci yıldönümüne gelindiğinde, Türkiye'de pandemi savaşında en ön sıralarda yer alan 385 sağlık çalışanı olmak üzere 29 bin 227 kişi virüse yenik düştü. Geride bıraktığı ailesini, sevenlerini, öğrencilerini, hayatlarını kurtardığı hastalarını vefat haberleriyle hüzne boğan sağlık çalışanları için düzenlenen tören Koronavirüs nedeniyle hayatını kaybeden ilk sağlık çalışanı Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu'nun adının verildiği hastanenin önünde düzenlendi.
Taşcıoğlu'nun oğlu Onur Taşcıoğlu'nun yanı sıra Türk Tabipler Birliği, İstanbul Tabip Odası, İstanbul Dişhekimleri Odası, İstanbul Eczacı Odası, İstanbul Veteriner Hekimler Odası, SES İstanbul Şubeleri, Dev Sağlık-İş, TÜM-RAD-DER ve sağlık emekçileri de katıldı.
"BİR SAĞLIK ÇALIŞANI VEFAT ETTİĞİNDE ÇEVRESİNDEKİ TÜM SEVENLERİ ONUNLA BERABER GÖÇÜP GİDİYOR"
Anma törenine katılan Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu'nun oğlu Onur Taşcıoğlu, "Ben buraya tabii öncelikle babamı ve babamla beraber bu uğurda çalışan tüm sağlık çalışanlarına saygıya geldim. Burada tabii, bir kişi vefat ettiği zaman, bir kişi gibi görünüyor ama bir kişi vefat etmiyor. Çevresindeki tüm yakınları, tüm sevenleri onlarla beraber göçüp gidiyor. 1 yıl geçti, çok fazla bir şey değişmedi. Biraz da ona üzülüyorum. İki taraftan bakmak lazım… Bir baba olarak, bir de babanın çocuğu olarak bakmak lazım. Bir de değerli bir büyüğü kaybeden birisi olarak bakmak lazım. Çevremizde Cemil Taşcıoğlu çok. Bu Cemil Taşcıoğullarını yetiştirmek de kolay değil. Zor yetişen insanlar bunlar, o yüzden kıymetlerini çok iyi bilmemiz, gittikleri zaman da arkalarından onların yetiştireceği öğrenciler ve sağlık çalışanlarına destek vermemiz gerekiyor" dedi.
"BABAM GİBİ IŞIL IŞIL VE RENKLİ BİR HASTANE"
Babası Prof. Dr. Cemil Taşcıoğlu'nun adının verildiği hastanenin önünde olmaktan gurur duyduğunu ifade eden Taşcıoğlu, "Kimse beni yalnız bırakmadı. Onlara teşekkür ederim. Yurttaşlarımızın, halkımızın biraz daha duyarlı olması gerektiğini ve dikkat etmesi gerektiğini düşünüyorum. Hastanenin önündeyiz. Çok güzel, büyük, babam gibi ışıl ışıl ve renkli bir hastane. Sizinle beraber böyle bir hastane önünde olmaktan gurur duyuyorum" diye konuştu.
"BABAM ÖLMEDEN ÖNCE TÜRKİYE'NİN DÖRT BİR YANINDAN KENDİSİNE GELEN MESAJLARI OKUYABİLDİ"
Babasının tahmin ettiğinden daha fazla sevildiğini gördüğüne dikkati çeken Taşçıoğlu, hiç kimsenin babası hakkında olumsuz yorumda bulunmadığına değindi.
Taşçıoğlu, " Babam hakkında kimse, hiçbir zaman kötü bir yorumda bulunmadı. Benim keşkelerim hiçbir zaman olmadı.Vefatından önceki gün babamın videosunu (sosyal medyaya) koyduktan sonra ne kadar sevildiğini kendisi de gördü. Türkiye'nin dört bir yanından kendisine mesajlar geldi ve bunların hepsini okuyabildi babam. En çok da mutlu olduğum konu o. Kimse bu kadar sevildiğini tahmin edemez. Babamın bu kadar sevildiğini ne kendisi biliyordu, ne biz ailesi olarak biliyorduk ama baktığım zaman yetiştirdiği öğrenciler olsun, kurtardığı hastalar olsun hepsinin sevgisi ayrı ayrı bizim için değerli oldu." diye konuştu.