Bugün gerçekleştirilen Koronavirüs Bilim Kurulu Toplantısı sonrası Sağlık Bakanı Fahrettin Koca son dakika açıklamalarında bulundu. Özellikle normalleşme dönemi öncesi tam kapanma olacak mı sorusunun yanıtını merak eden vatandaşlar için Bakan Koca, önemli açıklamalar yaptı. Her geçen gün vaka sayılarının arttığını belirlen Sağlık Bakanı Fahrettin Koca; "Şu an tam kapanma gibi bir durumu düşünmüyoruz…" ifadelerine yer verdi. İşte son dakika gelişmeleri…
Tam kapanma olacak mı sorusunun yanıtı Bilim Kurulu Toplantısı sonrasında netlik kazandı.
Koca: "(Kovid-19 tedbirleri) Şu an tam kapanma gibi bir durumu düşünmüyoruz ama her geçen gün vaka sayılarının arttığını görüyoruz."
(Karadeniz'de yeni önlem alınacak mı?) "Özellikle bugün Bilim Kurulumuzun gündeminde daha çok bölgelerin sayın Cumhurbaşkanımızın söylediği şekliyle, yani düşük, orta, yüksek ve çok yüksek olarak ayrımının nasıl olması gerektiği, hangi kriterlerin esas alınması gerektiği, illerde nasıl bir kısıtlama veya açılım olabileceğini tartışmış olduk. Şu an tam kapanma gibi bir durumu düşünmüyoruz. Ama her geçen gün vaka sayılarının giderek arttığını görüyoruz. Mutasyonun da özellikle Doğu Karadeniz bölgesinde Samsun, Ordu gibi artışını görüyoruz. Ağırlıklı olarak daha çok İngiltere mutantı dediğimiz, virülans üzerine etkisinin olmadı ama bulaşıcılığı artan bir mutasyon yaygın. Güney Afrika ile ilgili 49 gibi bir mutantın görüldüğünü söyleyebilirim. Türkiye'ye özgü, bir ara Ankara'da 5 vakamız olmuştu. Bize özgü mutant olabilir mi şüphesi içindeydik. Bize özgü mutant olmadığını çok rahatlıkla söyleyebiliriz. Ama ağırlıklı İngiltere mutantı olmak üzere toplumda bulaşıcılığın çok arttığını söyleyebiliriz. Bu dönemde tedbirler daha da önemli olmaya başladı.
İşte Bakan Koca'nın konuşmasından öne çıkanlar:
Koronavirüs salgını sürecinde her ülke elindeki imkanlar çerçevesinde tedbirler aldı. Biz de öyle yaptık ve salgınla iyi bir şekilde mücadele ettik. Bu sağlık çalışanlarının yanı sıra tüm vatandaşlarımızın özverisiyle oldu. Can yakan kayıplarımız var. Kayıplarımıza bir kez daha Allah'tan rahmet diliyorum.
Aşıyı hazır temin eden ülkeler içinde en hızlı ve en çok aşılamayı başarmış durumundayız. Aşı temininde yeterince yüksek hızda ve sistemik olarak aşı programını uygulamış olsak da nüfusa oranla daha katetmemiz gereken çok yol var. Aşıya talep artıyor. Deyim yerinde ise aşı kıtlığı yaşanan bir dönemdeyiz.
Zaman zaman aşılama sayısında artış ya da azalma olması lojistik gerekçelerdendir. Aşı tedariğinde her an aksaklık yaşanabilir. Bunun yaşamamamızın tek yolu kendi aşımızı üretmemizdir. Aşıda bir tedarik ve planlama sorunumuz yok. Daha güvenli olanı kendi aşımıza sahip olmamızdır.
Aşı ile ilgili bir hakikati daha hatırlatmak isterim. Aşı olduğumuz gün koruma başlamıyor. İkinci dozun üzerinden 14 gün sonra koruma oluyor. Nüfusun yüzde 60'ını aşılamadan güvence altında olmuyoruz. İlk dozu olmamız bizi rehavete kaptırmasın. Vaka sayılarındaki artış, bazı illerimizin diğerlerine göre daha geç normalleşme sürecine geçmesine neden olacak. Tedbir hala en güçlü silahımız.
Vaka sayıları ile birlikte pozitif test oranları, yoğun bakım doluluk oranları entübeler de illerimizin risk düzeyine etki etmektedir. Yerinde karar dönemi ile birlikte güvenlik kuvvetlerimizin denetimleri artıracak. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da kararlılıklarını iletti. Bir anca önce normale dönmek için çalışmaya devam ediyoruz