İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi, CHP'li Enis Berberoğlu hakkında yeniden yargılama talebinin kabulü ve infazın durdurulmasına karar verdi. Enis Berberoğlu hakkında kesinleşmiş bütün hükmün sonuçlarıyla ortadan kaldırılmasına hükmeden mahkeme ayrıca, Berberoğlu'nun yasama dokunulmazlığının kaldırılması için Adalet Bakanlığına yazı yazılarak sanık hakkında fezleke düzenlenmesinin istenilmesine de hükmetmişti. Mahkeme Berberoğlu hakkında 3 ayrı suçtan düzenlediği fezlekeyi Adalet Bakanlığı'na gönderdi. Adalet Bakanlığı, hazırlanan fezlekeyi TBMM'ye gönderdi.
3 AYRI SUÇTAN FEZLEKE DÜZENLENDİ
Adalet Bakanlığı'na mahkeme tarafından gönderilen fezlekede Berberoğlu'na yöneltilen 3 ayrı suçlama şu şekilde:
"Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri siyasal ve askeri casusluk maksadıyla temin etme", "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri açıklama", "Devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri siyasal ve askeri casusluk maksadıyla açıklama"
ÖNCE TELEFONLA SONRA YÜZ YÜZE GÖRÜŞTÜ
Fezlekede, Berberoğlu hakkındaki suçlamalar tekrar edildi. Özellikle firari eski Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın MİT TIR'larının durdurulmasına yönelik görüntüleri kendisine 'Bir solcu milletvekili' tarafından verildiği yönündeki açıklaması ve Dündar'ın 'Tutuklandık' isimli kitabında bu konuya değindiği hatırlatıldı. Yapılan soruşturma çerçevesinde bu 'Solcu milletvekilinin' CHP'li Kadri Enis Berberoğlu olduğunun tespit edildiği vurgulanan fezlekede, Berberoğlu ile Dündar'ın cep telefonlarına ait baz bilgilerine yer verildi.
GÖRÜNTÜLERİ VERDİ 2 GÜN SONRA MANŞET OLDU
27 Mayıs 2015 tarihinde ikilinin saat 14.32'de 21 saniyelik görüşme gerçekleştirdiği ve görüşme esnasında Berberoğlu'nun cep telefonu sinyalinin Şişli civarında baz verdiği, Dündar'ın çalıştığı Şişli'deki Cumhuriyet Gazetesinin de Şişli'de bulunduğu kaydedildi. Fezlekede, ikilinin bu telefon görüşmesinden sonra yüz yüze görüşerek MİT TIR'ları görüntülerinin flash disk içerisinde Enis Berberoğlu tarafından Can Dündar'a verildiği hatırlatılarak, devlet sırrını içeren söz konusu görüntülerin 29 Mayıs 2015 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi'nde haberleştirildiğine vurgu yapıldı.