Bülbül, yaptığı yazılı açıklamada, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'in, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamalarını çarpıtarak bühtanda bulunduğunu belirtti.
"Anlaşılan o ki CHP istikbalini yalan, çarpıtma ve iftira düzeni içinde şekillendirmek istemektedir.
Siyasi olarak yalandan, iftiradan, kara çalmadan medet ummak, çaresizlik alameti olmakla birlikte, ahlaki olarak nasıl bir çukurun içinde olunduğunu da açıkça göstermektedir." ifadelerini kullanan Bülbül, CHP ve dostlarının durumunun bu olduğunu kaydetti.
Bülbül, Genel Başkan Bahçeli'nin, Boğaziçi Üniversitesi'nde girişilen protesto eylemleriyle ilgili, "Gezi Parkı kalkışması çıkarmaya niyetlenmek başı ezilmesi gereken bir komplodur" açıklamasını, sanki "Boğaziçi Üniversiteli öğrencilerimizin başı ezilmelidir" demiş gibi yansıtmaya çalışmanın büyük bir ahlaksızlık ve iftira olduğunu bildirdi. Bülbül, açıklamasında şu görüşlere yer verdi:
"Her kim ki; Gezi Parkı kalkışması benzeri bir provokasyonun içinde ise buna tevessül ederse başı tabii ki ezilmelidir. Burada muhatap terör ve fitne odaklarıdır. Bu kadar net ve tartışmadan uzak biçimde kamuoyu ile paylaşılan açıklamalardan, Boğaziçi Üniversiteli öğrencilerimizin kastedildiğini ifade etmek, CHP'nin alışılan kara propaganda metodudur.
Hatırlanırsa PKK ve DHKP-C sevici Tabipler Birliği merkez yönetimine karşı liderimiz tarafından ortaya konulan ve ne kadar haklı olduğu kısa bir zaman içinde anlaşılan tepkiyi sanki doktorlarımıza ve sağlık çalışanlarımıza karşı ifade edilmiş gibi göstermeye çalışan yine CHP'nin kara propaganda ekibi ve Özgür Özel'di. CHP ve dostları, her defasında terör ve fitne odaklarının MHP tarafından deşifre edildiği anlarda; büyük bir panikle MHP'ye ve liderimize saldırmaktadır. Bunu yaparken, yalan ve çarpıtma ile ya bir meslek grubunu veya sosyal bir kesimi MHP'yle kavgalı hale getirip, dikkatleri başka yöne çekerek, deşifre edilen terör ve fitne odaklarının izlerini kaybettirmelerine yardım etmektedir. CHP'nin bu yardım ve yataklık faaliyeti Türkiye aleyhine her faaliyette kendini göstermektedir. Gezi olayları da bunlardan biridir."
- "ATATÜRKÇÜ CHP'LİLER AÇISINDAN DA BÜYÜK BİR HAYAL KIRIKLIĞIDIR"
Bülbül, Gezi olaylarının terör örgütlerinin dahil olduğu ve devamında yönlendirdiği bir isyan faaliyeti olduğunu belirterek, MHP'nin meseleye dün de bugün de böyle baktığını ifade etti.
"Kaldı ki, gerçek de budur." diyen Bülbül, açıklamasında şu değerlendirmelere yer verdi:
"46 kamu binasının, 231 polis aracının, 44 ambulansın kullanılamaz hale geldiği, 326 iş yerinin, 201 aracın tahrip edildiği, 80 belediye otobüsü ve 85 otobüs durağının yakıldığı, 687 güvenlik görevlisinin yaralandığı, polis memuru Mustafa Sarı'nın şehit olduğu, 1,4 milyar doğrudan maddi zararın meydana geldiği, dolaylı olarak ülkemize yüz milyarlarca lira zarara sebep olan Gezi olayları, CHP tarafından masum görülüp, kahramanlık destanı olarak ifade ediliyorsa CHP'nin benzer bir kalkışma için yanıp tutuştuğunu, bunun için fırsat kolladığını söylemek yanlış olmayacaktır.
Parti tüzüğünün 1. maddesinde, Mustafa Kemal Atatürk'ün liderliğinde, Anadolu ve Rumeli Müdafa-i Hukuk Cemiyetinin ve Kuvayımilliye'nin devamı olarak kurulduğu ifade edilen CHP, bugün ne yazık ki; Mavr-i Mira, Etnik-i Eterya, Taşnak, Hınçak ve İngiliz Muhipleri Cemiyetlerinin devamı olarak faaliyet göstermektedir. Bu durum ülkemiz açısından bir talihsizlik olduğu kadar, cumhuriyetin kurucu değerlerine bağlı gerçek manada vatansever, Atatürkçü CHP'liler açısından da büyük bir hayal kırıklığıdır. Atatürk'e, Atatürk demem diyen DHKP-C ve PKK sevici İstanbul İl Başkanının hala görevinin başında ve adeta baş üstünde tutulması bile başlı başına ibretlik bir durumdur.
Zilletin tam göbeğinde bulunan CHP yönetiminin, Türk milletinin mukadderatına yön verebileceğini düşünmek dahi akla ziyandır. Gayri milli bütün tertip ve terkiplerin karşısında yegane milli siyasi güç; Cumhur İttifakı'dır. Türkiye'yi güçlü ve müreffeh kılmaya ant içmiş olan MHP ve Cumhur İttifakı, Cenabı Allah'ın izniyle bütün zorlukların ve saldırıların üstesinden gelecektir."