İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde eski kamu görevlilerinin yargılandığı davada 115'inci duruşma yapıldı. Duruşmaya tutuklu sanıklar Ramazan Akyürek, Muharrem Demirkale ve başka davadan tutuklu Yavuz Karakaya ise cezaevinden görüntülü olarak bağlandı. Tutuksuz sanıklardan Ahmet İlhan Güler, eski jandarma görevlisi Ahmet Faruk Aydoğdu ve tarafların avukatları duruşma salonunda hazır bulundu.
MÜFETTİŞLER FETÖ'YE HİZMET ETTİ
Cinayetin işlendiği tarihte İstanbul İstihbarat Şube Müdürü olarak görev yapan Ahmet İlhan Güler, duruşmada son savunmasını yaptı. Güler, davanın sanıklarından eski mülkiye müfettişleri Şükrü Yıldız ve Mehmet Ali Özkılıç'ın kendisi hakkında soruşturma izni almasına yönelik kararın, başvurduğu bölge idari mahkemesi tarafından iki defa usulden bozulduğunu belirterek, raporda imzası olan bilirkişiler Yunus Yazar'ın şu an firari sanık olduğu, Lokman Kırtıl'ın ise FETÖ'den ceza aldığına dikkati çekti.
İdari mahkemenin verdiği bozma kararının ardından dosyaya yeni bilirkişiler atandığı ve skandal derecesinde hataların ortaya çıkartıldığını dile getiren Güler, raporlardaki tespitlerin Şükrü Yıldız tarafından ön inceleme raporlarında kullanılmadığını, daha önceki müfettiş raporlarının ise FETÖ'nün amacı doğrultusunda hazırlandığını söyledi.
RESMİ BELGELER YOK EDİLDİ
FETÖ'nün kendisini Ergenekon ve Balyoz gibi operasyonların önünde engel olarak gördüğünü öne süren Güler, bu nedenle dönemin İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek'in kış ortasında tayinini Muğla'ya çıkartmaya çalıştığını, o dönem il emniyet müdürü olan Celallettin Cerrah ile İstanbul Valisi Muammer Güler'in ise kendisi hakkında olumlu kanaat bildirdiklerini anlattı.
Savcının mütalaasında "görevi kötüye kullanma" suçundan 3 aydan 1 yıla kadar hapis cezası öngörülen Güler, "Dink'in öldürülmesi suçunun işlenmesi için resmi belgelerin yok edildiği savcılık mütalaasıyla sabittir. Suçun işlenmesi için gerekli ortamı hazırlayan failler tespit edilmiştir. Görevi ihmal suretiyle suçlanmam, doğru olmaz. Suç örgütünün özellikle koruma istememesi ve İstanbul istihbarat şubeyi hedefe koyma niyeti, açıklama ve beyanlarla ortaya çıkmıştır. İstihbarat şubesi koruma isteyemez, yoksa bilgi ve yardımcı elemanlar tehlikeye atılmış olur. Sorumluluk Trabzon şubesine aittir" dedi.
FETÖ ORTAM OLUŞTURDU
Ahmet İlhan Güler, FETÖ'nün bilgi ve belgeleri gizleyerek, Dink cinayetinde İstanbul Emniyet İstihbarat Şubesinin kusuru varmış gibi ortam oluşturduğunu ve bu algıyı kullanarak kendi kadrolarını İstanbul İstihbarat Şubesine yerleştirdiğini söyledi.
Sanıklar Ahmet Faruk Aydoğdu, Ahmet Çetiner, Birol Ustaoğlu ve Tevfik Cantürk da son savunmalarını yaptı. Mahkeme Başkanı Akın Gürlek, duruşmada savunma sırasının listesini isteyen Ramazan Akyürek'e, "Tutuklu sanıklar olarak sizi en son dinleyeceğiz" dedi.
Gürlek, Dink ailesinin avukatlarının beyanını da tüm sanıklardan sonra alacaklarını bildirdi. Duruşmaya yarın devam edilecek.
Öte yandan, mahkeme heyetinin aldığı karara göre, sanıklardan Hamdi Egbatan, Hamza Celepoğlu, Mehmet Ayhan, Mehmet Uçar, Mehmet Ali Özkılıç, Metin Balkan, Metin Yıldız ve Muhittin Zenit 11 Ocak'ta; Okan Şimşek, Onur Karakaya, Osman Gülbel, Özkan Mumcu, Reşat Altay, Sabri Uzun ve Şükrü Yıldız ise 15 Ocak'taki duruşmada son savunmalarını yapacak.
MÜEBBET HAPİSLERİ İSTENİYOR
Cumhuriyet savcısının esasa ilişkin mütalaasında, FETÖ'cü eski emniyet müdürleri Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek ve eski tuğgeneral Hamza Celepoğlu'nun aralarında olduğu sanıkların, Dink cinayetine iştirak ettiklerini belirterek, ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılmalarını isteniyor. Mütalaada bu sanıkların, FETÖ'nün amaçları doğrultusunda önceden öldürüleceğini bildiği Hrant Dink'in hayatını korumak için görevini yerine getirmedikleri, bu nedenle sanıkların eylemlerinin bir kişiyi tasarlayarak kasten öldürmeye iştirak suçunu oluşturduğu belirtiliyor.
Mütalaada 11 sanığın beraatleri yönünde görüş bildirilirken, diğer sanıkların da benzer suçlardan çeşitli oranlarda hapis cezalarına çarptırılmaları öngörülüyor.