Son dakika... İngiltere'de ortaya çıkan koronavirüs mutasyonu dünyayı korkuttu. SABAH'a konuşan uzmanlar: Virüsteki genetik değişim antikorları etkilemez. Mutasyon, virüsün etkisizleşmesi yönünde de olabilir. Aşı en büyük koruma. Mutasyon bulaşıcılığı artıracağı için yeni pikler yaratabilir. Panik yapmadan ek tedbirler alınmalı. Mutasyonun koronavirüste aşı sürecini etkilememesi için kullanılması gereken aşı türü hangisi ve Türkiye'nin seçtiği aşı bu sürecin neresinde? İşte tüm detaylar;
KORONAVİRÜS MUTASYONUNDA KRİTİK ÜLKELER
İngiltere'de ortaya çıkan yeni koronavirüs mutasyonu tüm dünyada kabus etkisi yarattı. Mutasyona uğrayan virüsün yüzde 70 daha bulaşıcı olduğu ve hızlı yayıldığının tespit edilmesi üzerine Türkiye, Hollanda ve Fransa dahil birçok ülke İngiltere'den seyahatleri yasakladı. Mutasyon ya da değişinim, bir canlının genomu içindeki DNA ya da RNA diziliminde meydana gelen kalıcı değişmeler olarak açıklanıyor. Mutasyona sahip bir organizma ise mutant olarak adlandırılıyor.
AŞI UMUTLARI BİTİYOR MU?
Peki ama virüsün mutasyona uğraması ne demek? Aşı umutları bitecek mi? Mutasyon, aşıları etkisizleştirecek mi? Mutant Kovid 3'üncü dalgayı tetikler mi? Uzmanlar "Yeni mutant, bizim antikorlarımızı etkisizleştirecek güce sahip değil. Virüsün bulaşıcılığında ve yayılma hızında artış olduğu açıklandı. Bu dünya çapında yeni piklere ve dalgalanmalara neden olabilir. Önlemler alınmalı. Türkiye, 14 gün içte ve dışta tam kapanmaya kesinlikle gitmeli. Vakalarda azalmalar meydana gelirken, 3'üncü pik yaşanırsa hiç iyi olmaz" diye uyardı. İşte çok önemli uzman mesajları:
KORONAVİRÜS KENDİ SONUNU DA GETİREBİLİR
İstanbul Üniversitesi (İÜ) İstanbul Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Haluk Eraksoy: Virüs genetik bir değişikliğe uğradı. Virüsün kılık değiştirmesi bizim aşıyla edindiğimiz veya koronavirüs geçirerek edindiğimiz antikorları etkisizleştirmesi mümkün değil. Yeni mutant, bizim antikorlarımızı etkisizleştirecek güce sahip değil. Aşılar, koronavirüse karşı hâlâ en büyük korunma. Yeni bir mutant öbür virüsle yer değiştirirse ve insanlar arasında dolaşmaya başlarsa o zaman daha kötü durumlara yol açar. Ama unutmayalım ki mutasyonlar ters yönde de olabilir. Yani virüs hastalık yapma özelliğini kaybedebilir. Virüsün yapısındaki özellikler ortadan kalkabilir. O zaman virüs masumlaşır ve insandan insana yayılmaz ve kendi sonunu getirir.
HİÇBİR KANIT YOK
Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Fehmi Tabak: Virüste belirlenen mutasyonun aşıları etkileyeceğine dair bir kanıt yok. Hastalığın ağır geçirildiğine ya da ölümleri arttırdığına dair de bir kanıt yok. Virüsün bulaşma hızının artmasıyla ilgili 3'üncü bir dalganın yaşanmaması için tüm önlemleri almamız gerekir.
2 AYDA DÜNYANIN YÜZDE 60'I AŞILANMALI
İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Osman Erk: Virüsün hücre içine girmesini sağlayan proteinlerin bulunduğu bölgede mutant olduğu açıklandı. Bu mutasyon önemli bir mutasyon. Bugüne kadar binlerce mutasyon oldu ama virüsün bulaştırıcılığında belirgin değişiklikler yapmadı. Bu dünya çapında yeni piklere ve dalgalanmalara neden olabilir. Önlemler alınmalı. Türkiye, 14 gün içte ve dışta tam kapanmaya kesinlikle gitmeli. Mutasyon aşıyı etkisizleştirmiyor. Dünya çok kısa bir süre içinde aşılanmalı. Toplumsal bağışıklığı elde etmek için 2 ay içinde dünya nüfusunun yüzde 60'ı aşılanmalı.
KÖTÜ SENARYONUN OLMASI DÜŞÜK İHTİMAL
Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Tevfik Özlü: Mutasyon durumu yakından izlenmeli, henüz net bilgi yok. Bulaşıcılığın arttığı yönünde gözlemler var. Ancak ağır hastalık veya ölüm oranlarının arttığı yönünde bilgi yok. Virüsün bağışıklamadan kurtulmasına neden olup olamayacağı tartışılıyor ancak bu da henüz bir hipotez. Çünkü çok sayıda farklı aşı geliştiriliyor. Bu nedenle böyle kötü bir senaryonun gerçekleşme olasılığı düşük. Tedbirlere uyulmalı, bulaşıya izin verilmemeli.
AŞI İÇERİKLERİ DEĞİŞTİRİLEBİLİR
Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Murat Akova: Virüs 17 değişik mutasyona sahip. İngiltere'de hasta sayıları artınca daha yaygın bulaşıcılıktan şüphe ediliyor. Eylül'den beri İngiltere'de bu durum var. Güney Afrika'ya bile sıçradığı ifade ediliyor. Diğer ülkeler de önlem olarak uçuşlarını durdurdular. Virüsün genetik analizleri yapılıyor. Bu analizlerin sayıları artırılabilir. Mutasyonun aşıya karşı bağışıklığının olup olmadığı henüz bilinmiyor. Ancak mutasyonla birlikte virüs aşıya direnç gösterse bile aşı içerikleri yeniden değiştirilebilir. Koruyucu önlemlere devam etmek gerekiyor. Tedbirleri elden bırakmamak lazım.
TÜRKİYE'NİN SEÇTİĞİ AŞI MUTASYON SONRASI KIYMETE BİNDİ!
"İNAKTİF AŞILARDA SORUN OLMAZ"
Bilim Kurulu üyesi Prof. Dr. Sema Turan: Virüs ilk mutasyonu geçtiğimiz şubat ayında geçirmişti. Şimdi İngiltere'de yeni bir mutasyon durumundan söz ediliyor. Bulaştırıcılığın şiddetini artırıp artırmadığı konusunda henüz bir bilgi yok. Aşılar virüse karşı vücutta immün yanıt oluşturuyor. Bu durumun özellikle inaktif aşılarda bir sorun yaratacağını düşünmüyorum.
ZATEN MUTASYONA UĞRUYORDU
Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Tıbbi Genetik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Ali Ergün: Virüs tespit edildiğinden beri mutasyona uğruyor. Şimdiye kadar olan mutasyonlar hastalığın etkisini artıracak ya da azaltacak düzeyde olmadı. İnaktif aşılar güçlü bağışıklık oluşturuyor.
VİRÜS AYNI ANCAK BULAŞMA HIZI ARTTI
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. İsmail Balık: Mutasyona uğrayarak daha hızlı yayılan bir tip olan virüse ilişkin inceleme yapılıyor. Virüste 'Çoklu spike protein mutasyonu' tespit edildi. Çoklu spike protein mutasyonu, virüsün insan hücresine girmesini sağlayan dıştaki dikensi kısmında birçok noktada mutasyon olması. Daha önce görülen mutasyonlar genelde tek noktada olmuştu. Şu anki bilgiler bu yeni mutantın eski virüsten fazla farkının olmadığı, sadece bulaşma gücünü artırdığını göstermektedir.
BAKAN KOCA NE DEMİŞTİ?
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca Aralık ayı başında yaptığı açıklamada "özellikle inaktif aşıyı seçtik" demişti. İşte Koca'nın o gün yaptığı konuşma;
"En güvenilir olan geleneksel yöntemle geliştirilen inaktif aşı türü. Bu, üretimi kolay olmayan, maliyeti yüksek bir aşıdır. İnaktif aşılar, farklı hastalıklar için uzun yıllardır ülkemizde uygulanmakta olan ve uzun dönem güvenlilikleri bilinen aşılardır. Diğer aşı, yani mRNA aşısı genetik yoldan etki eden ve daha kısa sürede üretilebilen bir aşıdır. İnsanlarda yeni uygulanan bir teknolojiyle hazırlanmaktadır. Çalışmalarda kısa dönem sonuçları başarılı olmuştur, orta ve uzun vadede sonuçları bilinmemektedir. Yurtdışından inaktif aşıyı özellikle tercih ettik."