Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, CHP grup başkanvekili Özgür Özel'in haddini aşan, densiz ve küstah sözlerini yargıya taşıyarak 250 bin liralık manevi tazminat davası açtı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın'ın açtığı davanın dilekçesinde, Özel'in 17 Aralık 2020'de TBMM'de düzenlediği basın toplantısında "Erdoğan'a yönelik, kişilik haklarını ihlal edici mahiyette, şahsiyet haklarına saldırı kastıyla, fevkalade ağır hakaretlerde bulunduğu" belirtildi.
Son dakika! Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel'e dava | Video
Geçen hafta Meclis'te düzenlediği basın toplantısında Cumhurbaşkanı için diktatör diyerek "Franco benzetmesi" yapan Özgür Özel, bununla yetinmeyip, basın toplantısını sosyal medya hesabından paylaşmış, AK Parti ve MHP tepki göstermişti.
FETÖ AĞZIYLA KONUŞTU
Erdoğan'ın avukatı Hüseyin Aydın, dün verdiği tazminat davası dilekçesinde "Davalının ve mensubu bulunduğu siyasi partinin Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik ısrarlı şekilde ve hakaret kastı ile 'diktatör' yakıştırmasında bulunması uzun süredir yurt içinde ve yurt dışında kabul ettirilmeye çalışılan algı operasyonunun ve otoriterlik propagandasının bir yansımasıdır" ifadelerini kullandı. Aydın dilekçesinde şunları kaydetti:
" Bilindiği gibi 15 Temmuz darbe girişiminden önceki zaman diliminde FETÖ terör örgütü öncülüğünde Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik olarak 'diktatör-tek adam' algısı oluşturmak maksadıyla içerde ve dışarıda yaygın bir kampanya başlatılmıştır. Davalı ve mensubu bulunduğu parti tarafından da bu kampanya sahiplenilmiş ve Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında 'diktatör-tek adam' algısı oluşturmak için yoğun çaba sarf edilmiştir. 15 Temmuz 2016'da gerçekleşen darbe teşebbüsüyle ilgili ortaya çıkan gerçekler ışığında söz konusu kampanyanın 15 Temmuz darbe girişimine meşruiyet kazandırmak ve darbenin başarılı olması halinde özellikle yurt dışında 'diktatör devrildi' algısı oluşturmak amacıyla planlanıp icra edildiği hususunda tereddüt bulunmamaktadır."
ÖZEL'İN SÖZLERİ ELEŞTİRİ DEĞİL
Bu amaç doğrultusunda Özel'in ve mensubu bulunduğu siyasi partinin, hala ortak bir politika çerçevesinde Cumhurbaşkanı Erdoğan hakkında haksız ve mesnetsiz, hakaretamiz isnatlarda bulunduğunu, kamuoyunu da bu isnatlara inandırma hususunda yoğun gayret sarf ettiğini kaydeden avukat Aydın, tazminat dilekçesinde " "Bu propagandaya yurt içinde ve dışında PKK, FETÖ ile müzahir unsurlar da aktif destek sağlamaktadır. Özel'in sözlerinin eleştiri kapsamında değerlendirilmesi ve hukuken himaye edilmesi mümkün değildir. Zira, davalının izafe ettiği sıfatın aksine Sayın Cumhurbaşkanımızın yargı denetiminde gerçekleştirilen, gizli oy-açık tasnif ilkelerinin benimsendiği demokratik bir seçim sonucunda Türkiye Cumhuriyeti'nin halk tarafından yüzde 52 oyla doğrudan seçilen ilk Cumhurbaşkanı sıfatını haiz olmasının yanı sıra, temel hak ve hürriyetler ile demokrasimizin gelişmesi doğrultusunda sayısız reformların mimarı olan ve her fırsatta milletin iradesini referans gösteren bir lider olduğu da izahtan varestedir. Nitekim, Sayın Cumhurbaşkanımız, ülkemizin geleceği için bir mihenk taşı olan 24 Haziran seçimlerinde, milletimizin kendisine duyduğu güven neticesinde göstermiş olduğu milli iradeyle ihtilafa yer bırakmayacak şekilde yeniden Cumhurbaşkanlığı makamına seçilmiş ve böylelikle seçim yeniden cumhurun zaferiyle sonuçlanmıştır." değerlendirmesinde bulundu.
HUKUKEN MAZUR GÖRÜLEMEZ
AK Parti'nin, Erdoğan'ın liderliğinde sadece milletten icazet alarak kurulmuş bir siyasi parti olduğunu ifade eden Aydın, "Türk siyasetinde yerleşik olan vesayet odaklarının gölgesinde icazetle siyaset yapma alışkanlığını, birçok bedel ödeyerek değiştirmiş ve herkes için özgür siyaset yapma ortamını sağlamış Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik dava konusu iddia ağır bir iftiradır ve hukuken himaye edilmesi mümkün değildir. Özel'in dava konusu edilen açıklamalarının düşünce ve ifade hürriyeti çerçevesinde değerlendirilip, hukuken mazur görülemez" ifadelerine yer verdi.
AİHM VE AYM'DEN ÖRNEK VERDİ
Aydın, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), ifade özgürlüğünün ihlali nedeniyle yapılan başvurularda, kişilerin şeref ve itibarına eleştiri sınırını aşan ve hakaret içeren sözler dolayısıyla yapılan başvurularda, özel hayat hakkının korunmasını daha değerli gördüğüne dikkat çekerek,
Anayasa Mahkemesinin de kararlarında, AİHM'e benzer şekilde, bireyin manevi varlığının parçası olan kişisel şeref ve itibarına keyfi olarak müdahale etmemek ve üçüncü kişilerin saldırılarını önlemekle devletin yükümlü olduğunu belirttiği dilekçede, manevi tazminatın şartlarının oluştuğu ve saldırının tekrarlanmaması için tazminat miktarının caydırıcı olması gerektiğine vurgu yaptı.
Aydın bu sebeplerle Özel'in 250 bin lira manevi tazminat ödemesine karar verilmesi istendi.
Dava Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesinde görülecek.