Azerbaycan'ın Dağlık Karabağ'ı 44 gün süren mücadelenin ardından Ermenistan işgalinden kurtardığı zafer, dün başkent Bakü'de düzenlenen törenle kutlandı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev'in de katılımıyla gerçekleştirilen törende "İki devlet tek millet" şiarıyla omuz omuza veren Türkiye ve Azerbaycan, Türk'ün gücünü tüm dünyaya gösterdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İlham Aliyev tören öncesinde ilk olarak Azerbaycan'ın eski Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev'in kabrini ziyaret etti. İki lider daha sonra Azerbaycan ve Türk şehitliklerini ziyaret ederek çelenk bıraktı.
'TÜRKİYE' TEZAHÜRATLARI
İki lider, daha sonra Azadlık Meydanı'nda düzenlenen Zafer Geçidi Töreni'ne katıldı. Caddede toplanan Azerbaycan vatandaşları ellerindeki Türk ve Azerbaycan bayraklarıyla sevgi gösterisinde bulundu, 'Türkiye, Türkiye' diye tezahürat yaptı. Erdoğan da Azerbaycan vatandaşlarını makam otomobilinden el sallayarak selamladı. Mehmetçik'in de yer aldığı Zafer Geçidi Töreni'nde Erdoğan ve Aliyev'in askerleri selamlamasının ardından her iki ülkenin de milli marşı seslendirildi. Askerler geçiş sırasında "Şehitler ölmez vatan bölünmez", "Her şey vatan için", "Karabağ Azerbaycan'dır" diye seslendiler. Askerlerin geçişi sırasında mehter marşı çalındı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende yaptığı konuşmada Karabağ'ı 30 yıllık hasretin ardından anavatanla buluşturan Azerbaycan ordusunun neferlerini tebrik ederek, onları dualarla cepheye gönderen anaların ellerinden öptüğünü söyledi. Erdoğan özetle şöyle dedi:
HAYDAR ALİYEV'İN VASİYETİ: Azerbaycan'ın hem askeri hem diplomasi alanında elde ettiği bu başarıda en büyük paylardan biri şüphesiz ki kıymetli kardeşim Cenap Prezident İlham Aliyev'e aittir. Kardeşim İlham Aliyev böylelikle merhum Haydar Aliyev'in kendisine vasiyet olarak bıraktığı arzusunu da yerine getirmiştir. Azerbaycan, kardeşim İlham Aliyev'in dirayetli liderliği altında inşallah destan yazmaya devam edecektir.
KEDERİNİZ KEDERİMİZ, SEVİNCİNİZ SEVİNCİMİZ: Türkiye olarak Azerbaycan ile münasebetlerde her zaman büyük lider Haydar Aliyev'in "İki devlet, tek millet" şiarını rehber aldık. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün veciz ifadesiyle Azerbaycan'ın kederini kederimiz, sevincini sevincimiz bildik. Bu anlayışla Karabağ'ı 30 yıl boyunca sinede yara eyledik.
MÜCADELE DEVAM EDECEK: Azerbaycan'ın topraklarını işgalden kurtarmış olması, mücadelenin bittiği anlamına asla gelmiyor. Bugüne kadar siyasi ve askeri alanda sürdürülen mücadele bundan sonra çok daha farklı cephelerde devam edecektir. 30 yıllık işgal döneminde bu bölgelerin virane haline geldiğini, taş üstünde taş kalmadığını hep birlikte gördük. Bütün şehirler tarumar edilmiş, bütün köyler yerle yeksan olmuş, mezarlıklar bile tahrip edilmiştir. Bütün bu tahribatın hesabı sorulmalı.
SAVAŞ HUKUKU İHLAL EDİLDİ: Savaş sırasında 100 masum sivil şehit edildi. Savaş hukuku ağır biçimde ihlal edilmiş, insanlık onuru ayaklar altına alınmıştır. Bunları görmezden gelenlerin gözleri kadar vicdanları da körleşmiştir. Her mecrada bunun hesabını sormak boynumuzun borcudur. Dağlık Karabağ'a yıkım, katliam ve gözyaşından başka hiçbir şey getirmeyenlerin de artık akıllarını başlarına toplaması gerekiyor.
TUTSAK HAR-I BÜLBÜL ARTIK ÖZGÜR: Şehitlerimizin fedakarlığı sayesinde Azerbaycan toprak bütünlüğünü hamdolsun yeniden tesis etmiştir. Artık Azerbaycan toprakları yıllardır hasret kaldığı Terter Çayı'nın sularına kavuşmuştur. Şuşa'nın dağlarının başındaki duman artık dertli değildir. Tutsak har-ı bülbül artık özgürdür, daha parlak açacaktır. Laçin gibi, Şuşa gibi Fuzuli, Cebrail, Zengilan, Ağdam ve Kelbecer de artık özgürdür.
NURİ PAŞA'NIN RUHU ŞAD OLSUN: Bugün Azerbaycan'ın milli şairi büyük mücahit Ahmet Cevat beyin ruhunun şad olduğu gündür. Bugün Nuri Paşa'nın, Enver Paşa'nın, Kafkas İslam Ordusu'nun yiğit neferlerinin ruhunun şad olduğu gündür. Bugün Azerbaycan şehitlerinin serdarı Mübariz İbrahimov'un ruhunun şad olduğu gündür. Bugün hepimiz için, tüm Türk dünyası için zafer ve gurur gündür. Rabbime bize bu günleri yaşattığı için sonsuz hamd ediyoruz. Bugün burada tüm kalbimle bir kez daha tekrarlamak istiyorum. Karabağ Azerbaycan'dır. Karabağ artık anavatanıyla kucaklaşmış, 30 yıllık hasret son bulmuştur. Bundan sonra Türkiye ve Azerbaycan olarak hedefimiz bu toprakları daha müreffeh, daha gelişmiş, çocuklarımız için daha yaşanabilir bir yer haline getirmek için mücadele etmektir. Türkiye ve Azerbaycan sırt sırta verdikleri sürece Allah'ın izniyle zorlukları aşmaya, başarıdan başarıya koşmaya devam edecektir."
YERLİ VE MİLLİ SİLAHLAR GÖĞÜSLERİ KABARTTI
TÖRENDE, Azerbaycan ordusunun sahip olduğu savaş sistemleri sergilendi. Tören için hazırlanan Azadlık Meydanı'nın çevresindeki binalar Türkiye ve Azerbaycan bayrakları ve "Karabağ Azerbaycan'dır" yazılı posterlerle süslendi. Tören alanına, 28 yıl işgalin ardından Şuşa şehrine dikilen ilk Azerbaycan bayrağı getirildi. Azerbaycan ordusunun özel harekât birlikleri, deniz piyadeleri, sınır muhafızları, jandarmalar, Ulusal Güvenlik Servisi timleri ve askeri okul öğrencileri zafer geçişi yaptı. Azerbaycan'a, Vatan Muharebesi'nde her zaman desteğini bildiren Türkiye'nin seçkin askerleri de törene katıldı. Türk Kara Kuvvetleri'ne bağlı bordo bereli Mehmetçikler boy gösterdi. İki ülke askerinin törendeki uyumu izleyenlerce alkışlandı. Azerbaycan ordusunun sahip olduğu tanklar, zırhlı araçlar, füze sistemleri ve toplar törende yerini aldı. Savaşta Ermenistan ordusunun büyük kayıplar vermesine neden olan insansız hava araçları da gösterildi. Azerbaycan ordusunun envanterindeki Bayraktar TB2 SİHA'ların tören alanından geçişini Aliyev tebessümle izledi. Hazar Denizi'nde Bakü açıklarında demirleyen savaş gemilerinin yanı sıra Azerbaycan Hava Kuvvetleri de törene katıldı. Törende Ermenistan ordusundan ele geçirilen silahlar da sergilendi.
MSB'DEN VİDEOLU MESAJ: KAHRAMAN ORDULARIMIZIN ASKERLERİNİ GURURLA SELAMLIYORUZ
Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Dağlık Karabağ'da kazanılan büyük zaferi sosyal medya hesabından paylaşılan video ile kutladı. Bakanlığın Azerbaycan'a özel hazırladığı video, Twitter hesabından paylaşıldı. "Tek Vatan Harekâtı'nı başarıyla icra eden ve Karabağ'da büyük bir zafer elde eden Azerbaycan Türkü kardeşlerimizi kutluyor, Bakü'deki törenlerde yürüyecek olan kahraman ordularımızın askerlerini gururla selamlıyoruz. 2 bin 783 şehidimize Allah'tan rahmet diliyoruz" mesajı ile paylaşılan videoda, Azerbaycan askerleri ve zafer kutlamaları yer aldı.
BİR ASIR SONRA BAKÜ'DE ZAFERİN FOTOĞRAFI
Dün zafer töreninde Türk ordusunun yaptığı yürüyüş, akıllara bundan 102 yıl önce 15 Eylül 1918 tarihinde Nuri Paşa komutasındaki Kafkas İslam Ordusu'nun Bakü'yü Ermenilerin ve Bolşeviklerin işgalinden kurtardıktan sonra yapılan sevinç gösterilerini getirdi. 11 bin kişilik Kafkas İslam Ordusu, 15 Eylül 1918'de 30 saatlik şiddetli muharebelerin akabinde Bakü'ye girerek bölgeyi Ermenilerin ve Bolşeviklerin pençesinden kurtarmıştı. Osmanlı askerleri kentte geçit töreni düzenlerken, Bakü halkı tarafından coşkuyla karşılanmıştı. Bu zafere ait fotoğraflar ile dünkü törende çekilen fotoğrafların gösterildiği paylaşımlar beğeni topladı.
'KARDEŞLİĞİMİZ İLELEBET PAYİDAR KALACAK'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şehitlik ziyaretinde anıt defterine şöyle yazdı: "Aziz Şehitlerimiz, bugün, ebedi istirahatgâhınızda aziz hatıralarınızı rahmetle yâd ederken, can Azerbaycan'ın işgal altındaki topraklarının azatlığının bizlere yaşattığı gururu ve sevinci yüreklerimizin en derininde hissediyoruz. Vatan muharebesini 44 gün içinde şerefli bir zaferle taçlandıran Azerbaycan ile kardeşliğimiz, bıraktığınız mirastan güç alarak ilelebet payidar kalacaktır."
İLHAM ALİYEV: BİRLİĞİMİZİ DÜNYAYA GÖSTERİYORUZ
Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, törende yaptığı konuşmada, Zafer Geçidi Töreni'ne katıldığı için Erdoğan'a teşekkür ederek, "Törene Türk heyeti ve askeri de katılıyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan'la Zafer Geçidi Töreni'ne katılarak Türkiye ile birliğimizi, halklarımıza ve dünyaya gösteriyoruz. Vatan muharebesinin ilk saatlerinden itibaren Türkiye'nin desteğini hissettik. Cumhurbaşkanı Erdoğan, ilk saatlerde Azerbaycan'ın haklı davasına destek verdi" ifadelerini kullandı. Erdoğan'ın açık ve kararlı açıklamalarının Azerbaycan halkını çok sevindirdiğini anlatan Aliyev, "Benim kardeşim (Cumhurbaşkanı Erdoğan) şunu dedi: 'Bu savaşta Azerbaycan haklıdır. Azerbaycan yalnız değildir ve Türkiye her zaman Azerbaycan'ın yanındadır.' Türkiye'nin Azerbaycan'a verdiği siyasi ve manevi destek her bir Azerbaycan vatandaşını gururlandırmış ve sevindirmiştir" dedi. Aliyev, "Ermenistan yönetiminin hareketleri savaşı kaçınılmaz kıldı. Zararlı ve tehlikeli beyanatları yüzünden müzakerelere son verildi. Bu konuda uluslararası kürsülerde dünyaya çağrılarda bulunduk. Ermenistan yine topraklarımızı işgal etmek istedi. Ancak bunun cevabını verdik ve onları yerlerine oturttuk. Son olarak 27 Eylül'de şehirlerimiz, sivil yerleşim yerlerimiz topçu ateşlerine maruz kaldı. Biz de yeter artık dedik ve işgale son verme kararı aldık. Ermenistan faşizmi tekrar başkaldırırsa, yine Azerbaycan'ın demir yumruğuyla karşılaşacak. Bundan sonra Karabağ'ı tekrar inşa edeceğiz, buna irademiz ve imkânımız bulunmaktadır. Ermenistan yönetimi bir süre önce 'Karabağ Ermenistan'dır' demişti. Ben ise 'Karabağ Azerbaycan'dır' demiştim. Karabağ Azerbaycan'dır ve bugün dünya Karabağ'ın Azerbaycan'ın olduğunu gördü. Yaşasın Türkiye-Azerbaycan dostluğu" diye konuştu.
TÜRKİYE'Yİ YENİ TEKNOLOJİLERİN ÜSSÜ HALİNE GETİRECEĞİZ
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında, "Milyarlarca Müslüman'ın temel özgürlüklerinin ayaklar altına alındığı, mukaddes değerlerin aşağılandığı, nefret dilinin medya organları ve devlet başkanı seviyesinde teşvik edildiği vahim bir tabloyla karşı karşıyayız. Salgın sonrası yeniden şekillenecek dünyada, tüm politikaların insan hakları ekseninde yapılandırılması ve adaletsizlikleri giderecek etkin mekanizmaların geliştirilmesi gerekiyor" dedi. Erdoğan, Hanuka Bayramı dolayısıyla yayımladığı mesajda ise, Musevilik inancına sahip tüm vatandaşların bayramını tebrik etti. Erdoğan, Türkiye Dördüncü Sanayi Devrimi Merkezi Açılış Töreni'ne gönderdiği video mesajında, "Amacımız, ülkemizi milli teknoloji hamlesi hedefimiz doğrultusunda dördüncü sanayi devrimi ürün ve teknolojilerinin üssü haline getirmektir" dedi. Başkan Erdoğan'ın eşi Emine Erdoğan da Dünya İnsan Hakları Günü nedeniyle yaptığı paylaşımda, "Birbirimize Yaradan'ın eşsiz birer eseri olduğumuz idrakiyle bakabildiğimiz, 'öteki' yerine 'biz' diyebildiğimiz, her insanın haklarının eksiksiz ve 'ama' demeden korunduğu bir dünya düzeni dileğiyle 10 Aralık İnsan Hakları Günü'nü kutluyorum" ifadelerini kullandı.
OLUMLU ADIM ATIN KAPILARIMIZI AÇARIZ
Erdoğan: Rusya, Türkiye, Azerbaycan, İran, Gürcistan eğer kabullenir, uyarlarsa Ermenistan da bu platformun içinde yer alabilir. Eğer bu konuda olumlu adım atıldığı takdirde biz de kapalı olan kapılarımızı açarız
CUMHURBAŞKANI Recep Tayyip Erdoğan, Zafer Geçidi Töreni'nin ardından Gençlik Sarayı'nda Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev tarafından resmi törenle karşılandı. İki lider daha sonra baş başa görüşme gerçekleştirdi.
ÜÇ ANLAŞMA
Yaklaşık 2.5 saat süren görüşmenin ardından iki ülke arasında ulaştırma, yatırım ve medya alanlarında üç anlaşma imzalandı. Ayrıca iki ülke vatandaşlarının kimlikle ülkelere giriş yapabilmelerini sağlayacak anlaşmaya imza atıldı. Erdoğan ve Aliyev, Zafer Geçidi anısına bastırılan pul ve zarflara ilk gün damgasını birlikte bastı. İki lider daha sonra ortak basın açıklaması yaptı. Erdoğan, özetle şöyle dedi:
COŞKU BÖYLE OLUR: 44 günlük bir savaş sonrasında ortaya çıkan netice Azerbaycan'daki kardeşlerimizi nasıl sevindirdiyse aynı şekilde Türkiye'deki kardeşlerini de sevindirmiştir. Bugün caddedeki o heyecanı gördüğümüz zaman böyle bir zaferin neticesinde ancak coşku böyle olurdu, bunu gördük.
PUTİN'İN YAKLAŞIMI OLUMLU ETKİLEDİ: 30 sene niçin Karabağ'da bu çile çektirildi? Bu Minsk üçlüsü denen üçlünün işi neydi? Bunlar dünyanın en güçlü ülkeleriydi, Amerika, Rusya, Fransa niçin bu kadar oyalandı? Neden neticelendirilmedi? Acaba bunu neticeye kavuşturamazlar mıydılar? Kavuştururlardı. Neden o zaman oyalandı? Fakat daha sonra çok daha olumlu mesajlar gelmeye başladı. Bunların başında da Fransa, devamlı gardaşımı arıyordu. Zaman zaman bize de ulaşmak istedi, ama doğrusu biz de dönmedik. Çünkü biliyorduk ki dert başkaydı. Sonra da biz burada Sayın Putin ile görüşmeler yaptık. Sayın Putin'in yaklaşımlarını bir kenara koyamam. Onun olumlu yaklaşımları da bu süreci olumlu istikamette götürmeye yardımcı oldu.
KAPILARI AÇARIZ: Bu arada yine kardeşimin platform konusunu ben de çok önemsiyorum. 'Gerekirse 6'lı bir platform da oluşturabiliriz' dedi. Bunu Sayın Putin de kabullendi. Rusya, Türkiye, Azerbaycan, İran, Gürcistan eğer kabullenir, uyarlarsa Ermenistan da bu platformun içinde yer alabilir. 6'lı platformda bir bölgesel barışı tesisi edelim dendi. Bu bölgesel barışın bölgedeki ülkelere getireceği yükler var. Bu yüklerin altyapı, üstyapı, siyasi, diplomatik birçok yüklediği görevler var. Bugün de kardeşime söyledim. Eğer bu konuda olumlu adım atıldığı takdirde biz de kapalı olana kapılarımızı açarız. Yeter ki olumlu adımlar atılmış olsun. Biz de kapılarımızı Ermenistan'a kapatalım diye bir derdimiz yok. Çünkü biz barışın güvercinleri olmak istiyoruz, barışın adımlarını atmak istiyoruz. Kaldı ki bizim Ermenistan halkına bir kinimiz yok. Sıkıntı bizim Ermenistan yönetimiyledir. Benim ülkemde 100 bini aşkın Ermeni vatandaşım var. Bunların içinde vatandaşlık hakkını elde edeni var, elde etmeyeni var. Biz onları dahi ülkemizde misafir ediyoruz. Niye? Bizim insanlara bir kinimiz yok. Maksat bu barışı hakim, egemen kılalım.
SİYASETİ ÖĞRENEMEMİŞ: Burada liderlikler çok önemli. Kalkıp da sen Karabağ'ı kendi meclisinden geçirdiğin bir kararla burası artık devlettir ve biz burayı tanıdık deme hakkına sahip değilsin. Ya bunu kalkıp da Paşinyan bile kabul etmiyor. Sen kalkıyorsun Macron olarak böyle bir şeyi getirip meclisinden geçirmeye yöneliyorsun. Demek ki siyaseti öğrenememiş, devlet yönetimini de anlamamış, öğrenmemiş.
'ERMENİSTAN HALKI DİASPORANIN ESARETİNDEN KURTULMALI'
Ermeni yöneticilerin halkın kaynaklarını Azerbaycan'ın topraklarını işgal altında tutabilmek için harcadığını belirten Erdoğan, "Halbuki bu kaynaklar gözlerini kin ve kan bürümüş yöneticilerin ihtiraslarına harcanmamış olsa bugün manzara çok daha farklı olurdu. Ermeni politikacıların bunu çok iyi tahlil edip barış ve istikrar temelinde geleceği kurma konusunda cesur adımlar atmalarını temenni ediyoruz. Ermenistan halkının, kendilerini geçmişin yalanlarıyla avutarak fakirliğe mahkûm eden diasporanın esaretinden kurtulmasını diliyorum. Batılı emperyalistlerin gaz vermesiyle bir yere varılmayacağı görülmeli, düşmanlık yerine iyi komşuluk temelinde ilişkiler yeniden ele alınmalıdır. Ermenistan halkı Karabağ'da yaşananlardan ders çıkarırsa bu bölgede yeni bir dönemin başlangıcı olacaktır" dedi.
VİZE MUAFİYETİ MÜJDESİ
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, çok yakında Azerbaycan'a pasaport ve vize olmaksızın sadece kimlik kartı ile seyahat edilebileceğini duyurdu. Çavuşoğlu, Azerbaycanlı mevkidaşı Ceyhun Bayramov ile imzaladıkları protokolle iki ülke arasında çok yakında sadece kimlik kartı ile seyahat edilebileceğini açıkladı. Çavuşoğlu, "Tek Millet İki Devlet'e de bu yakışır!" ifadelerini kullandı.