CHP Muğla eski milletvekili Ömer Süha Aldan, 27 Aralık 2017'de Rusya'nın Sesi radyosunda katıldığı programda Türkiye Cumhuriyeti Devletine, milletine ve şehitlere ağza alınmayacak hakaretlerde bulundu. Aldan, 15 Temmuz darbe girişimine karşı duran sivillerin cezai sorumluluğunun olamayacağı yönünde Kanun Hükmündeki Kararname çıkarılmasının ardından yaptığı açıklamada, "Bu düzenleme, benim bir sürü itim var, bunları salarım sokağa ve onlara af bile getirebilirim mantığını toplumda yayma anlayışıdır" dedi. FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sırasında oğlu şehit olan Melih Fuat Ercan, bu açıklamayı hazmedemeyerek yargıya başvurdu. Şehit babası İstanbul Anadolu Asliye Hukuk Mahkemesinde Aldan'a 1 kuruşluk manevi tazminat davası açtı.
VATAN SAVUNMASINDA ŞEHİT OLDULAR
Şehit babasının avukatı tarafından mahkemeye verilen dava dilekçesinde, 15 Temmuz 2016 tarihinde Türkiye'nin hain ve kanlı bir darbe teşebbüsüne maruz kaldığı belirtilerek, "Bu kanlı darbe teşebbüsünü engellemek amacıyla Türk Silahlı Kuvvetlerinin Başkumandanı
Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, tüm halka demokrasiye sahip çıkmaları için çağrı yapmıştır. Cumhurbaşkanımızın çağrısı üzerine demokratik Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bütünlüğü, bağımsızlığı ve bölünmezliği için güvenlik güçlerimiz de dahil milyonlarca kişi tankların önünde durmuş, bu uğurda 2 bin 193 vatandaşımız gazi, 251 vatandaşımız da şehadet makamına ulaşmıştır. Vatanın ve milletin birliği ve bütünlüğünün devamını kendinden üstün tutan milyonlarca vatandaş, hain darbe teşebbüsünü durdurmuştur" denildi.
(Alçak sözleri kullanan CHP eski Muğla Milletvekili)
MECLİSİ BOMBALAYAN HAİNLERE ARKA ÇIKTI
Dilekçede, meşru ve seçilmiş hükümeti devirme amacı taşıyan darbe girişimi sırasında ülke genelinde Anayasal düzeni tehdit eden eylemlerin gerçekleştiği vurgulandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a suikast girişiminde bulunulduğu, darbecilerin Genelkurmay Başkanı ve Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri başta olmak üzere darbeye karşı çıkan birçok asker ve kamu görevlisini etkisiz hale getirmek için alıkoyduğu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bombalandığı, kamu kurumları ile yol ve köprülerin işgal edildiği hatırlatıldı. Ülkemizde darbe teşebbüsünün etkileri sürerken, FETÖ mensuplarının devlet kurumlarına ne kadar hain bir şekilde sızdığı ve ülkeye ne kadar zarar verdiği ortadayken, CHP'li vekilin milletin ortak acısını küçümseyen, alenen hakaret içeren, açıkça suç niteliğinde, kişilik haklarına saldırı teşkil eden ifadeler kullandığı vurgulandı.
O KAHRAMANIN RUHUNU İNCİTTİ
Dilekçede davacı Melih Fuat Ercan'ın, oğlu Yılmaz Ercan'ı 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'nde kaybettiği belirtilerek şu ifadelere yer verildi: "39 yaşındaki Yılmaz Ercan köprüde sıkıntı olduğunu öğrenince motosikletiyle oraya gitmiştir. Onlarca kişinin şehit olduğu köprüde yaralıları taşıyıp bir yandan da darbeci hainlere direnen Yılmaz Ercan, motosikletini tankların üzerine sürerken, darbeciler tarafından açılan ateş sonucu yere yığılmıştır. Darbeci hainler yaralı Yılmaz Ercan'ın alınmasına izin vermemiş, Ercan bu vahim olay sonucunda şehit olup Edirnekapı Şehitliği'ne defnedilmiştir. 15 Temmuz ruhu ve destanını tahkir eden, aşağılayan, küçümseyen her söz ve eylem müvekkile ve şehit olan Yılmaz Ercan'a hakaret teşkil etmektedir."
(Melih Fuat Ercan)
MAHKEME ŞEHİT BABASINI HAKLI BULDU
Dilekçede, CHP'li eski milletvekilinin 15 Temmuz günü sokağa çıkıp canları pahasına darbecilere karşı durduğu için şehit ve gazi olan vatandaşlara "it" demesinin kabul edilemeyeceği belirtildi.
Bu hakaret söylemi şehit Yılmaz Ercan ve babasının da kişilik haklarına saldırı oluşturduğundan şehit babasına 1 kuruş manevi tazminat ödenmesi talep edildi.
Davayı kabul eden mahkeme, Aldan'ın manevi tazminat olarak şehit babasına 0,01 TL (1 kuruş) ödemesine karar verdi.