MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli dün partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada gündemdeki konulara ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bahçeli özetle şöyle dedi:
VAY EKMEKSİZLER VAY: Askıda Ekmek Kampanyası siyasal bir tepki veya eleştiri değil, manevi bir görevi ifa hassasiyeti, kardeşliği, hatırlamayı, paylaşmayı ve kader ortaklığını ifade hasbiliğidir. Biliyoruz ki, bölüşürsek tok oluruz, bölünürsek yok oluruz. Biz askıya ekmek koyduk, şu işe bakınız ki, ekmeksizler birer birer saklandıkları delikten fırlayarak ortalığa çıktılar. Vay ekmeksizler vay, milletimizin ekmeğine bile göz koyacak kadar nankörsünüz, milli ve manevi hasletlere tahammülsüzlük gösterecek kadar da namertsiniz. Manevi dayanışmayı hedefleyen, paylaşmayı önceliğine alan, empatiyi gözeten "Askıda Ekmek Kampanyamıza" yüzsüzce kulp takıp kara çalanlar utanmalarını kaybetmiş gafillerdir.
İYİMSER BEKLENTİLERİ KAMÇILADI: Karadeniz'de 21 Ağustos'ta bulunan 320 milyar metreküplük doğal gaz rezervine ilave olarak geçtiğimiz cumartesi günü de 85 milyar metreküplük doğal gaz rezervinin bulunması ekonomideki iyimser beklentileri kamçılamıştır. Sakarya sahasının Tuna-1 Bölgesi'ndeki toplam doğal gaz rezerv miktarı böylelikle 405 milyar metreküpe ulaşmıştır. Enerjide dışa bağımlılığı azaltan bu keşif sonucunda kalpleri vatan ve millet sevgisiyle çarpan her insanımız ziyadesiyle memnuniyet duymuştur.
BİR KUŞ HAVALANAMAZ: Türkiye, Cumhur İttifakı'nın müstesna iradesiyle, Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin muazzam imkânlarıyla tarihin arkasından koşan, gelişmeleri yedek kulübesinden izleyen, olan bitenleri yalnızca günübirlik analiz ederek enerji ve vakit kaybeden bir ülke olmaktan tamamen uzaklaşmıştır. Mücadele eden, müdahale eden, zamanlama yanlışına müsaade etmeyen bir ülke olarak Türkiye, bölgesel ve küresel olayların aktif, etkili, sözü ve nazı geçen güçlü bir takipçisidir. Artık bizden habersiz bir kuşun havalanması söz konusu değildir.
BU SUSKUNLUK TÜRK'E YAKIŞIYOR MU?: Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri'nin bize göre cılız ve yetersiz tepkisini nereye koyalım? Bu gelişmeler karşısında kendi içine kıvrılan Kırgızistan'dan da bir ses çıkmamasını nasıl yorumlayalım? Bişkek'te baş gösteren sokak eylemlerine, FETÖ'nün oyunlarına bugüne kadar yüksek sesle itiraz eden hangi Türk devletleri olmuştur? Bu suskunluk, bu durgunluk Türk'e yakışıyor mu? İşgalci Ermenistan 30 yıla yakındır kirlettiği topraklardan derhal çekilmelidir.
KKTC'DE TÜRK'ÜN MUTEBER İRADESİ KAZANDI: KKTC Cumhurbaşkanı seçiminde, mücahit ruhu, müzakereci saplantıları tarihin kenarına itmiştir. Çok şükür esaret değil cesaret kazanmıştır. Taviz değil milli duruş kazanmıştır. Zillet değil millet kazanmıştır. Rum tezleri değil Türk'ün muteber iradesi kazanmıştır. Çözümü federasyonda arayan, çareyi toprak vermekte gören gayri milli zihniyetler Kıbrıs Türklüğünün önünden çekilmek zorunda kalmışlardır.
KARABAĞ'IN ASIL SAHİBİNE GEÇMESİNİN ZAMANI GELDİ
ERMENİSTAN TERÖR DEVLETİDİR: Dağlık Karabağ coğrafyasında yazılan Türk tarihidir, dökülen Türk kanıdır, feda edilen Türk canıdır; bunun karşısında defteri dürülüp tepelenecek, yerle yeksan edilecek işgalci unsur ise terör devleti Ermenistan'dır. Tohum çatlayalı çok olmuş, mefkûre güneş gibi doğmuş, mazlumların gözyaşıyla ıslattığı, kanlarıyla suladığı Dağlık Karabağ'ın asıl sahibine geçmesinin zamanı gelip çatmıştır.
SOYSUZ TORUNLARI: Meşrutiyet yıllarında, çeteleri dağlarda gezerken, militanları kahramanlarımızı şehit ederken, memurları ve siyasetçileri sokaklarımızda baston sallayan, nifak saçan, Meclis-i Mebusan'da olay çıkartan, ayrılıkçılık yapan bölücülerin soysuz torunları bugün Ermenistan'da cinayet nöbetindedir. Osmanlı Devleti'nin topraklarına hücum edip onun bir parçasını işgal eden ilk Batı devleti Fransa da destekçisidir. Bunun yanı sıra MİNSK Grubu'nun diğer eşbaşkanları, tıpkı Fransa gibi Ermenistan'a silah ve mühimmat temin etmektedir.