Başkan Recep Tayyip Erdoğan, dün Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Devlet Övünç Madalyası Töreni'nde Ankara'daki 77 şehit yakını ve gaziye devlet övünç madalyası ve beratı takdim etti. Erdoğan törende yaptığı konuşmada özetle şöyle dedi:
MİNNET BORCUMUZU ÖDEYEMEYİZ: Bu madalya ve beratlar elbette sizin fedakarlığınızın karşılığı olamaz. Zaten bir insanın canını ortaya koyarak yürüttüğü bir mücadeleye dünyevi olarak paha biçilmesi mümkün değildir. Bu topraklar üzerinde yüzyıllardır hür bir şekilde yaşıyorsak bunun sebebi şehitlerimizin kahramanlığıdır. Eğer bayrağımız 780 bin kilometrekarede dalgalanıyorsa, bu ülkenin insanı onuruyla, şerefiyle hayatını sürdürüyorsa şüphesiz bunda en büyük pay şehit ve gazilerimizindir. Şehit yakınları ve gazilerimizin meseleleriyle yakından ilgilenmeye devam edeceğiz. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak Devlet Övünç Madalyası ve Beratı takdim edeceğimiz tüm asker ve polis kardeşlerimize ülkemize yaptıkları hizmetler için şahsım, milletim adına şükranlarımı sunuyorum.
DÜŞMAN AYAĞI BASTIRTMAYACAĞIZ: Senin uğruna can verdiğin mukaddes değerleri namusumuz bilecek kutlu bir emanet gibi sonsuza kadar taşıyacağız. Bizler de her karışında bir yiğidin yattığı bu güzel vatana düşman ayağı bastırmayacağız. Bağımsızlığımız timsali ay yıldızlı al bayrağımızı indirtmeyeceğiz. Şehadetleri dinimizin temeli olan ezanlarımızı susturmayacağız. Bedeli kanla ödenmiş bağımsızlığımıza halel getirmeyeceğiz. Milletimizin kutlu yürüyüşüne set çekilmesine müsaade etmeyeceğiz.
EN BAŞARILI DÖNEM: Kahraman emniyet güçlerimizin çabaları sayesinde Türkiye terörle mücadele tarihinin en başarılı dönemini yaşıyor. Yeni güvenlik konseptimiz çerçevesinde nereye saklanırsa saklansınlar teröristleri inlerinde buluyor ve imha ediyoruz. Bölücü terör örgütü başta olmak üzere bu milletin birliğine, beraberliğine kast edenlerden döktükleri her damla kanın hesabını misliyle soruyoruz, sormaya da devam edeceğiz. Teröristleri artık ülkemiz sınırları içinde karşılamıyor, doğrudan bataklığı kurutacak adımlar atıyoruz. Bir dönem teröristlerin barındığı dağlarda bugün artık ceylanlar geziyor. Dağdaki katil sürülerinin başlarını kaldırmalarına nasıl fırsat vermiyorsak, onların şehirdeki uzantılarına müsamahakar davranmıyoruz. Teröre bulaşan, şiddeti teşvik eden, elindeki imkanları terör baronlarının emrine veren her kim olursa olsun gözünün yaşına bakmıyoruz.
ALÇAKLARA AMAN VERMİYORUZ: Suriye'de gerçekleştirdiğimiz operasyonlarla ülkemizi güneyinden bir terör koridoruyla kuşatma girişimlerini akamete uğrattık. Irak'ın kuzeyini bölücü terör örgütü için güvenli bir liman olmaktan çıkardık. DEAŞ'tan FETÖ'süne DHKP-C'sine kadar insanımızın canına, malına kutsalına saldıran ne kadar alçak varsa hiçbirisine aman vermiyoruz.
ŞANTAJA BOYUN EĞMEYECEĞİMİZİ ANLADILAR: Doğu Akdeniz'de ülkemizin ve KKTC'nin uluslararası hukuktan doğan meşru haklarını sonuna kadar savunuyoruz. Akdeniz'deki en uzun kıyı şeridine sahip olan ülkemizi birilerinin sahillerimize hapsetmesine izin vermeyeceğiz. Tehdit dilinin işe yaramadığı, Türkiye'nin şantaja ve haydutluğa boyun eğmeyeceği artık konunun tüm muhatapları tarafından anlaşılmıştır. Son günlerde meselenin çözüm yeri olarak diplomasi masasının öne çıkarılması elbette ülkemizin kararlı duruşunun sonucudur.
SABIR VE KARARLILIĞIMIZI TEST EDEN CEVABINI ALIR
Biz de başından beri bu meselede (Doğu Akdeniz meselesinde) sorunun diyalogla, müzakereyle, komşuluk hukuku içinde çözüme kavuşturulması gerektiğini savunduk. Karşı tarafın kışkırtmalarına, çocuksu davranışlarına rağmen biz hep haklı olmanın büyük devlet olmanın vakarıyla hareket ettik. Bundan sonra da gereken olgunluğu özellikle göstermeye devam edeceğiz. Türkiye'ye samimiyetle yaklaşanlar bizden daima hüsnü niyet görecekler. Türkiye'nin sabrını ve kararlılığını test edenler de her zaman hak ettikleri cevabı bizden alacaklardır.
ESKİ TÜRKİYE GERİDE KALDI
Yapanın yanına kar kaldığı, terörün ve teröristin farklı bahanelerle meşrulaştırıldığı, yazarların, aydınların, siyasetçilerin teröristlere canlı kalkan olduğu eski Türkiye artık tamamen geride kalmıştır. Sırtını millet yerine terör elebaşlarına dayayanlar, dağdaki çapulculara güvenerek devletimizi tehdit edenler boylarının ölçüsünü almıştır. Türkiye'yi terörle esir alma girişimleri başarısızlığa uğramıştır. Türk milleti çukur eylemlerinde sadece şehir eşkıyalarını değil yanı zamanda bölücü hevesleri de toprağa gömmüştür.
SANCHEZ VE MİCHEL'LE DOĞU AKDENİZ'İ GÖRÜŞTÜ
Başkan Erdoğan, İspanya Başbakanı Pedro Sanchez ile video konferans görüşmesi gerçekleştirdi. İkili ilişkileri derinleştirecek adımların ele alındığı görüşmede, bölgesel gelişmeler de değerlendirildi. Erdoğan'ın AB Konseyi Başkanı Charles Michel'le telefon görüşmesinde de Türkiye-AB ilişkileri ve Doğu Akdeniz'deki gelişmeler ele alındı. Erdoğan, AB kurumları ile üye ülkelere, objektif ve tutarlı duruş çağrısını yineledi. Erdoğan, tek taraflı adımlara karşı Türkiye'nin tüm hak ve menfaatlerini korumaya kararlı olduğunu söyledi. ANKARA
TEK TEK MADALYALARINI VERDİ
Törende 17 şehit yakını ile 60 gaziye madalyaları Erdoğan tarafından tek tek takdim edildi. Törende, Maçka'da terör saldırısı sonucu Eren Bülbül ile birlikte şehit olan Jandarma Astsubay Ferhat Gedik'in madalyasını oğlu Alp Koray Gedik teslim aldı. 15 Temmuz gazisi Tuğgeneral Nurettin Alkan da Erdoğan'dan madalya alan isimler arasında yer aldı.
TUĞRA'NIN 'ÖVÜNÇ' GÖZYAŞLARI
Cumhurbaşkanlığı tarafından valiliklere gönderilen Devlet Övünç Madalyaları ve Beratları düzenlenen törenlerde şehit yakınları ve gazilere verildi. Mersin'de 11 şehit yakınına ve 18 gaziye övünç madalyası verildiği törende, 3 yıl önce şehit olan Uzman Çavuş İsmail Hakkı Doğan'ın 7 yaşındaki oğlu İsmail Tuğra Doğan, babasının öz geçmişi okunduğu sırada gözyaşlarını tutamadı. Tuğra'nın ağlaması herkesi duygulandırdı.