İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmaya tutuksuz sanık Çelik katılmadı, salonda avukatları hazır bulundu.
Dosyaya gelen belgelerin Daire Başkanı Maruf Alikanoğlu tarafından okunmasının ardından esas hakkındaki mütalaayı sunmak üzere Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Müslüm Canpolat'a söz verildi.
Çelik'in örgüt içinde yer aldığı belirtilen mütalaada, sanığın AYİM üyesi olduktan sonra da FETÖ mensuplarıyla birlikte hareket ettiği bildirildi.
Mütalaada, Çelik'in FETÖ'nün Türk Silahlı Kuvvetlerini (TSK) yeniden yapılandırmaya yönelik faaliyetlerine katıldığı kaydedildi.
Cemil Çelik'in örgütün menfaatleri doğrultusunda çalışmalar yaptığı ifade edilen mütalaada, FETÖ'nün gizlilik amacıyla bazı üyelerine verdiği operasyonel hattın sanık tarafından kullanıldığı bildirildi.
Mütalaada, örgüt içi buluşmaları ve toplantıları da organize eden Çelik'in, FETÖ mensuplarıyla iletişimde kullanılan ankesörlü telefonlardan arandığı kaydedildi.
Örgüt hiyerarşisi içinde "mahrem alan" kapsamında yer alan sanığın eğitim düzeyi, sahip olduğu sosyokültürel birikimi, yaptığı görev nedeniyle edindiği mesleki bilgi ve tecrübeleriyle, örgütteki konumu itibarıyla bu oluşumun bir silahlı terör örgütü olduğunu bilebilecek durumda bulunduğu belirtilen mütalaada, Çelik hakkında Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) kaçınılmaz bir hataya düşen kişinin cezalandırılamayacağını öngören "hata" başlıklı 30'uncu maddesinin uygulanmaması talep edildi.
Esas hakkındaki mütalaada sanık Çelik'in "silahlı terör örgütü üyesi olma" suçundan TCK'nin 314/2 ve terör suçlarında cezanın yarı oranında artırılmasını öngören 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu'nun 5/1 maddeleri uyarınca 7 yıl 6 aydan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi.
Sanığın, örgütte temin ettiği güç ve sadakati ölçüsünde yükselip elde ettiği statüsüne eş değer şekilde AYİM üyesi olarak konumlandırılması, FETÖ'nün mahrem yapısı içinde bulunduğu hususları dikkate alınarak, suçun işleniş biçimi, kastın yoğunluğu ve oluşan tehlikenin ağırlığına göre temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi, Çelik hakkındaki adli kontrol hükümlerinin devamına karar verilmesi talep edildi.
Çelik'in avukatları, esas hakkındaki savunmanın hazırlanması için süre istedi.
Mahkeme heyeti, sanık hakkındaki adli kontrol şartının devamına, Çelik'e ve avukatlarına esas hakkındaki savunmalarını hazırlamaları için süre verilmesine hükmederek duruşmayı karar için 12 Ekim'e bıraktı.