Adana'da Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) yönelik soruşturma kapsamında, örgüt mahrem imamları tarafından ankesörlü telefonlardan arandığı gerekçesiyle tutuklanan eski astsubay itiraflarda bulundu.
Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya, hakkında ''silahlı terör örgütüne üye olma'' suçundan dava açılan tutuklu sanık S.G, bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı. Duruşmada, sanığın avukatı hazır bulundu.
Savunması alınan sanık S.G, 2013 yılında askeri okul sınavlarına girdiğini ve sınav sonrasında mülakat için amcasının oğlunun kendisini Ankara'ya çağırdığını söyleyerek şunları anlattı:
''Ankara'ya gittiğimde amcamın oğlu beni bir yurda yönlendirdi. Bu yurtta Yasin isimli birisi beni karşıladı ve kişisel bilgilerimi sordu. 'Bu bilgileri sana kefil olacağım için soruyorum, zaten bir daha beni görmeyeceksin' dedi. Daha sonra beni başka bir birime yönlendireceğini ve onların beni bulacağını söyledi. Sonrasında Kaan isimli birisi benimle irtibata geçti. Benim kişisel bilgilerimi sorarak notlar aldı. Daha sonra askeri mülakatı geçtim ve okula başladım. Kaan bana 'telefonunu birine verdim, o ne derse yap' dedi. Beni arayan kişiyle Ankara'da buluştum. Ankara'da buluştuğum örgüt üyesi bana 'siz maaşa bağlanacaksınız, bir miktarını bize vereceksin' dedi. Ben bunu kabul etmeyince 'o zaman maaş promosyonunu vereceksin, çünkü o haram para' dedi.''
Sanık S.G. okulu bitirdikten sonra tayininin Kayseri'ye çıktığını ve örgüt üyelerinin kendisiyle burada da irtibata geçtiğini ifade etti.
Örgüt üyelerinin görüşme talebini geri çevirmesine rağmen ısrarcı olduklarını belirten sanık S.G, şöyle devam etti:
"Selim kod adlı mahrem imam benden telefonumu istedi. 'Bu telefona virüs programı yükleyelim' dedi. Sonrasında telefonuma yüklenen programın gizli haberleşme programı ByLock olduğunu öğrendim. Selim 'bana bu program üzerinden ulaşabilirsin' dedi. Ben bu programı merak ettim ve içine girdim. Hiç kullanmadım. Bir süre sonra programı sildim. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyorum. Tahliyemi ve beraatimi talep ederim.''
Cumhuriyet savcısı ise mütalaasında sanığın etkin pişmanlık hükümleri kapsamında savunmasının alınmış olması, tutuklu kaldığı süre ve ölçülülük ilkesi dikkate alınarak adli kontrol tedbiriyle tahliyesine karar verilmesi yönünde görüş sundu.
Mahkeme heyeti de sanığın tutuklulukta kaldığı süreyi dikkate alarak adli kontrol tedbiriyle tahliyesine karar vererek, duruşmayı erteledi.