Koronavirüsten ölen 12 kişinin testislerinin alındığını ve yapılan patolojik çalışma sonucunda bu testislerde bozulmalar olduğunun tespit edildiğini belirten Gerik, "Spermleri taşıyan kanallarda çamurlaşmalar, tıkanmalar olduğu, hücrelerde şişmeler ve hücre bozulması dediğimiz stoplazma kitlesinde bir azalma olduğundan bahsediliyor. Dolaysıyla bunların hepsi kısırlığa sebep olacak faktörler" dedi.
SPERM DÜŞÜKLÜĞÜ TESPİT EDİLDİ
Diyarbakır'da özel bir hastanede görevli Üroloji Uzmanı Prof. Dr. Gerik, koronavirüsün testislere verdiği zararıyla ilgili olarak dünyaca ünlü dergiler ve makaleler üzerinde araştırma yaptı. Malezya, İtalya, Amerika ve Çin'de ayrı ayrı yapılan çalışmaları inceleyen Gerik, koronavirüs hastalarında sperm düşüklüğü ve kısırlığın tespit edildiğini söyledi.
Koronavirüsten ölen 12 kişinin testislerinin alındığını ve yapılan patolojik çalışma sonucunda bu testislerde bozulmaların olduğunu anlatan Gerik, şunları söyledi:
"SONUÇLAR GERÇEKTEN ÇOK CİDDİ HASAR OLUŞTURDUĞUNU GÖSTERİYOR"
"Yaptığım birkaç yayın taramasında gördüğüm çok ilginç çalışmalar oldu. Mayıs ve haziran ayı içerisinde 4-5 tane yayınlanmış çok ciddi yayınlar var. Malezya'da yapılan bir çalışmada koronavirüs hastalığının sperm kalitesini nasıl bozduğuyla ilgili, hastalığın iki yolla kısırlığa sebep olduğundan bahsediliyor. Sonrasında DNA fragmantasyonu oluştuğuyla ilgili yayınlar var. Çok ciddi çalışmalar bunlar ve erkeklerde sperm kalitesinin bozulduğu DNA fragmantasyonuna bağlı olarak hastalarda kısırlık gelişebildiği belirtiliyor. Çin'de ve Amerika'daki iki merkez tarafından yapılmış bir çalışmada ise hastalık benzer şekilde etki ediyor. Koronavirüsten ölen 12 kişinin testisleri alınmış ve incelenmiş. Yapılan patolojik çalışma sonucunda bu testislerde çok ciddi anlamda bozulmalar olduğunu ve smileför dediğimiz spermleri taşıyan kanallarda çamurlaşmalar, tıkanmalar olduğu, hücrelerde şişmeler ve hücre bozulması dediğimiz stoplazma kitlesinde bir azalma olduğundan bahsediliyor. Dolayısıyla bunların hepsi kısırlığa sebep olacak faktörler" dedi.
Ancak yaşayanlar üzerinde bir çalışma görmediğini ifade eden Gerik, "Ölmüş insanlar üzerinden bu çalışmalarda sonuçlar gerçekten çok ciddi hasar oluşturduğunu gösteriyor bize. Araştırılması gereken konulardır. Açıkçası bana bu şikayetle başvuran olmadı. Ama böyle bir risk her zaman vardır" açıklamasını yaptı.