Terör örgütü FETÖ/PDY'nin sosyal medya hesaplarından '@kacsaatolduson'un yöneticisi olduğu gerekçesi ile Gaziantep'te gözaltına alınan Hüseyin Yılmaz, dün sevk edildiği adliyede 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan tutuklandı. Yılmaz, poliste ve savcılıkta verdiği ifadesinde örgütün hedeflerine ulaşmak için sosyal medyayı aktif olarak kullandığını anlatarak, bu hesapların nasıl yönetildiğini tek tek anlattı.
'GEREKİRSE TAKİPÇİ SATIN ALIN'
Daha önce başka bir FETÖ soruşturması kapsamında tutuklanıp, tahliye edilen Yılmaz, örgütün talimatıyla çok sayıda sosyal medya hesabı açarak algı yönetimi yaptıklarını itiraf etti. Hüseyin Yılmaz, "Amaç sosyal medyada algıyı yönetmekti. Bu anlamda herkese partili, solcu, sağcı, dindar, hesap açma talimatı verildi. Her ay bunun değerlendirmesi yapıldı. Sağcı hesap açılmasının sebebi milliyetçi kesimi, solcu hesap açılmasının amacı solcu kesimi, dindar hesap açılmasının amacı dini kesimi sayfa etrafında toparlayarak, onların görüşleri doğrultusunda algı yaratıp, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve hükümetine karşı antipati oluşturarak oy kaybı sağlamak, seçilmiş hükümeti yıpratmaktır. Takipçi sayısının artırılması için gerekirse takipçi satın alınması söylendi. Bu yapıda büyük bölgeler küçük bölgeleri, küçük bölgeler de illeri takip ediyordu. En tepede Türkiye sorumlusu vardı" dedi.
'TALİMATLARLA PAYLAŞIMLAR YAPIYORDUK'
İfadesinde '@kacsaatoldu' hesabını 2014 yılında, örgütten gelen talimatla aktif ettiğini kaydeden Yılmaz şunları dedi:
"2014 yılında talimat üzerine, '@kaçsaatoldu' kullanıcı adlı hesabı aktive edip, zaman zaman kullanıcı adını değiştirerek kullanmaya başladım. Yapılacak paylaşımları örgüt içerisindeki yöneticiler bildirirdi, yönlendirmeler üzerine paylaşımlar yapardık. Bu açılan sosyal medya hesaplarının her ay takipleri yapılır ve takipçi sayısı arttırılması gerekirse takipçi satın alınması ve hesapların etkinliğinin artırılması konuları konuşulurdu. Ayrıca yapılacak olan paylaşım içerikleri, hesap kullanıcılarının ve danışmanın dahil olduğu Bylock grubu üzerinden danışman tarafından iletilirdi.
Yine bu dönemde günlük haber ile suç teşkil etmeyen hükümet aleyhine paylaşımlar yapıyordum. Ayrıca tag çalışmaları yapıyordum. Bu aylık takipleri, bölge danışmanları yapıyordu. 2015 sonlarına doğru Adil ya da Fatih isimli şahıs bana ailemle aram olmadığını kastederek @kaçsaatolldu isimli hesabı bize yani örgüte devret dedi. Bu şahıs o dönem Malatya bölgesi danışmanıydı. Zaten bu hesapların örgütün olduğunu söyledi, ben de verdim. Ben bu hesabı kullanmaya başladığımda Twitter üzerinde başka bir kullanıcının hesabından bana paylaşımlarımla ilgili talimatlar geliyordu.
O twitter hesabının kullanıcısı bildiğim kadarı ile Almanya'da bulunan ve Türkiye'deki tüm sosyal medya hesaplarının yöneticilerinin sorumlusuydu. Ben ve diğer yöneticiler bu şahıstan gelen talimatlara yönelik paylaşım yapıyorduk. Bu talimatlar Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve hükümetini eleştirerek, algı oluşturma yönünde haberlerin paylaşılmasıydı."
'DEVLETİ VE HÜKÜMETİ YIPRATMA TALİMATI VARDI'
Örgüt danışmanlarının kendisinden ve diğer hesap yöneticilerden 15 Temmuz darbe teşebbüsü öncesinde özellikle 17-25 Aralık olayları hakkında paylaşımlar yapılarak, konunun gündemde tutulmasını istediğini belirten Hüseyin Yılmaz, ifadesine şöyle devam etti:
"Bu vesile ile Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve hükümetini yolsuzlukla suçlayarak toplumda algı yapılması istenmişti. Ancak 15 Temmuz sonrası yapılacak paylaşımlarla alakalı, özel olarak bir talimat gelmedi. Zaten ben 2016 Mayıs ayında hesapları devrettim. Son olarak da 2019 yılı Nisan ayında aldım. Ancak genel olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni ve hükümetini yıpratacak paylaşımlar yapılması yönünde talimat vardı. 2014 yılında örgüt, sosyal medyanın popülerliğinin artmasından dolayı eylem ve faaliyetlerini sosyal medya üzerine taşımaya, bu şekilde daha fazla insanlara, düşüncelere ulaşarak toplumda algı yaratabilmeyi, örgütten olan ya da olmayan herkesle etkileşim haline geçmeyi hedefledi.
Bunu yeni bir güç olarak gördü, bunun için bir yapı oluşturdu diyebilirim. Ama bunu yaparken de çok sıkı bir gizlilik takip etti. Bu sosyal medya işinden bölgelerde danışmanlar sorumluydu. Danışmanlar kendi bölgelerinde bütün sosyal medya hesap ve hesap yöneticilerini bilirlerdi. Bu hesapların tamamı örgüt tarafından talimat ile yönlendirilirdi.
Ben de Gaziantep bölgesine bağlı Malatya küçük bölgesine bağlı Bingöl ilinde 2014 Eylül/Ekim ile 2015 sonlarına doğru sosyal medya hesap yöneticisiydim. @kaçsaatolduson adlı hesabı, benle beraber Sedat ve Alper/Furkan kod isimli şahıslar kullanıyordu. Bildiğim kadarıyla Sedat kod isimli kişi şu an tutuklu, cezaevinde olduğunu biliyorum.
Alper/Furkan kod isimli kişi ise yaklaşık 2 yıldır yurt dışında, firari olduğunu biliyorum. Ayrıca yine benimle aynı bölgede sekreter konumunda faaliyet gösteren Zafer kod adlı Abdullah Purtaş'ın firar ettiğini, ailesiyle birlikte Almanya'da olduğunu biliyorum. Serdar kod adlı kişinin de ailesiyle, Yunanistan üzerinden Hollanda'ya geçtiğini biliyorum. Gaziantep emniyet mahrem yapılanmasında il imamı olan Tarık kod adlı kişinin de ailesi birlikte Almanya'da olduğunu biliyorum."
ANKARA KUŞU İLE BAĞLANTISI ÇIKTI
Twitter'daki @ankarakuşu isimli hesabın yöneticisinden reklam geliri olarak 6 bin TL aldığını da bildiren Hüseyin Yılmaz, şöyle konuştu:
"Bu şahsın adını, sonradan televizyonda Oktay olarak duydum. Ben bu şahısla, cezaevine girmeden, bu hesabı kullandığım zamanlarda Twitter üzerinden tanışmıştım. @ankarakuşu isimli hesabın sahibi ile önce Twitter, sonrasında ise WhatsApp üzerinden iletişim kurdum. Bu hesapla görüştüğümüzü benim gibi sayfayı yöneten adminler ve Zafer kod adlı Abdullah Purtaş biliyordu. Bu hesap, bizden kendi reklamını değil söylediği hesapların veya videoların reklamını yapmamızı istiyordu.
Ya da söylediği tweetleri beğenmemizi ya da retweet yapmamamızı istiyordu. Bizden eski başbakan Ahmet Davutoğlu'nun partisinin videolarını, ismini hatırlamadığım İYİ Parti milletvekilinin paylaşımını, Gelecek Partisi'nin üyelerinin paylaşımlarını ya beğenmemi ya da retweet yapmamı istedi. @kaçsaatolduson' hesabını kullandığımız zamanlarda reklamları M.C. aracılığıyla Twitter üzerinden alırdık. M.C. de Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin, Adana Büyükşehir Belediyesi'nin, Antalya Büyükşehir Belediyesi'nin, Mersin Büyükşehir Belediyesi'nin, Aydın Büyükşehir Belediyesi'nin reklam ajanslarıyla ve @ankarakuşu isimli hesabının sahibi ile anlaşmalıydı.
Biz bunların reklamlarını yapardık. Parayı da akrabalarımın hesaplarına gönderirdi. Reklam olarak saymış olduğum belediyelerin kendilerinin çekmiş olduğu videoları retweet yaparak çok sayıda kişinin takip etmesini veya etkileşime girmesini sağlıyordum, diğer sayfa yöneticileri de bildiğim kadarıyla aynı şekilde yapıyordu."