Sağlık Bakanlığı tarafından oluşturulan Türkiye günlük corona virüsü tablosu sitesi vatandaşların erişimine açıldı. Her gün belirli saatlerde Bakan Fahrettin Koca açıklama yaparak ülkemizdeki son durumu vatandaşlarla paylaşırken aynı zamanda erişime açılan internet sitesi sayesinde güncel gelişmelerin vaka ve ölü sayılarının takibi de yapılabilinecek. Türkiye'deki corona virüsü vaka ve ölü sayıları sitede yer alan son bilgiye göre; 5.698 vaka, 92 can kaybı olarak kaydedildi. Peki, Sağlık Bakanlığı Türkiye günlük corona virüsü tablosu vaka ve ölü sayısı sitesine nasıl erişim sağlanır? İşte detaylar…
Bugün açılan corona virüs bilgilendirme sitesi üzerinde ülkelerin ve Türkiye'nin corona virüs tanı sayısı, corona virüs vaka sayısı ve corona virüs ölü sayısı yer alıyor. Aşağıda yer alan linke tıklayarak siteye ulaşım sağlayabilir bir sonraki sayfadan yaşanan gelişmeleri takip edebilirsiniz…
FAHRETTİN KOCA AÇIKLADI!
Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, "Sokakta geçirilecek zamanın kısıtlanması en önemli konu olmuştur. Virüsün yayılımını önlemek, virüsün yayıldığı yerleri sınırlandırmak. Bunun için hareketliliği olabildiğince azaltmak. Virüsün şehirden şehre taşınmasına set çekmek. Bu yaklaşım belki de şehirlerin izole edilmesi gibi düşünebilir. Artık yeni bir mücadele yöntemi hayata geçiyor. Hastalığın önünü keseceğimize inanıyorum. Cumhurbaşkanımıza yeni kararları arz ettim" dedi.
Bakan Koca'nın düzenlediği basın toplantısından satırbaşları şöyle:
TÜRKİYE HER ŞEYİ YAPTI
Hasta sayının 90 bine yaklaştığı ülkeler var. Asla onlarla aynı durumda değiliz. Türkiye insanını korumak için elinden gelen her şeyi yaptı. Yurttaşını dışarıdan gelecek tehdide karşı koruyacak sıkı tedbirleri aldı. Bugün şartlar çok farklı. Önceki tedbirler şimdi sadece bir avantaj, daha fazlası değil. Biz de 10 Mart'tan öncesine dönemeyiz. Önümüzdeki günler istesek de istemesek de farklı olacak.
SOSYAL HAREKETLİLİK EN AZA İNMELİ
Bu bulaşıcı hastalık, en çok sosyal ortamda bulaşıyor. Temas kesilince virüsün önü kesiliyor. Hastalığın engellenmesinin şartlarını sağlamak zorundayız. Bugün Bilim Kurulumuzda belki de en önemli toplantımızı yaptık. Daha ileri tedbirlere ihtiyacımız olduğunu gördük. Dünyada başarı göstermiş yöntemleri değerlendirdik. En önemli tedbir olan izolasyonu hastalığın yayılmasına karşı prensip haline getirelim. Hastalığı bulunduğu sınırlar içinde tecrit edelim. Sosyal hareketlilik en alt düzeye inmelidir, sosyal hayat buna göre düzenlenmelidir. İnsanlar birbiriyle mümkün olduğu kadar az karşılaşmalıdır. Çalışma saatleri, çalışma günleri, tatiller düzene konulmalıdır. Sokakta geçirilecek zamana kısıt getirilmesi en önemli konu başlıklarından biri olmuştur. Toplum yaşamının yeni bir düzene kavuşması gerekir. Bizim teması en aza indirecek bir hayata ihtiyacımız var. Bunun için hareketliliği olabildiğince azaltmak. Yayılmaya karşı bu prensip şu önemli noktaya varıyor, virüsün şehirden şehre yayılmasına set çekmek...
GEÇİCİ BİR HAYAT TARZI
Bilim Kurulunun 83 milyon için önerdiği tedbir belli bir süreliğine, sınırları konmuş geçici bir hayat tarzıdır. Artık yeni bir mücadele yöntemi hayata geçiyor. Devletimiz tüm gücünü hayata koyacak. Hastalığın önüne geçeceğimize inanıyorum. Bugün tavsiye kararlarını Sayın Cumhurbaşkanımıza da arz ettim, bu konuda değerlendirmeleri olacak. Bakanlığımız bu sürede küresel tecrübelerin gerektirdiği her adımı atmaya devam edecek. Gönlünü ortaya koyan bütün sağlık çalışanlarımıza bir kez daha teşekkür ediyorum.
CAN KAYBI 92
Hastalığa dair verileri her gün kurumsal internet sayfamızda yayınlayacağımızı açıklamıştım. Bugün (dün) itibariyle internet ortamında güncellenerek her akşam açıklanmış olacak. Son 24 saatte bugünün sonuçlarını söylemiş oluyorum. 7 bin 544 test yapıldı, 2 bin 69 pozitif vaka tespit ettik. Bugün kaybettiğimiz 17 kişiyle toplam can kaybımız 92'ye yükseldi.
VAKALARI BİLİYORUZ
(Yılmaz Özdil'in İzmir'de korona virüs korkunç rakamlarda iddiası)
Bütün illerde ne kadar vaka olduğunu biliyoruz, bazı illerde vaka saylarının fazla olduğunu biliyoruz. Devlet gerekeni yapar.
SAĞLIK ÇALIŞANLARIMIZIN İHTİYACINI KARŞILAYACAĞIZ
Sağlık personelimizin çalışanlarımızın özellikle çok riskli olan hekimlerimizin ve personelimizin bu dönemde kovid19 tanısı aldığı oldu. Sayılarının da şu an söylememin doğru olmadığını ama özellikle personelimizi korumak anlamında her türlü tedbiri almak anlamında bir gayret içinde olduğumuzu söylemek istiyorum. Maske, malzeme konusunda herhangi bir eksiği oluşturmamak konusunda gayret içindeyiz. Bu dönemde biz sağlık çalışanlarımızın ihtiyacını karşılama noktasında hiçbir şeyden taviz vermeyeceğiz. Çünkü sağlık personelimiz çok özverili.
İMMÜN YETMEZLİĞİ VARDI
(Hayatını kaybeden 33 yaşındaki sağlık çalışanı) Sağlık çalışanımız, 5-6 yaşından beri immün yetmezliği olan önemli, kronik hastalıkları olan birisi, yani direnci düşük olan vatandaş. O temasla o virüsü kapıyor ama ondan önce de ateşinin olduğunu biliyoruz. Muhtemelen mevsimsel grip tablosu vardı onun üzerine koronavirüsün temas etmesiyle, takip edildiği hastaneye gidiyor, orada bir 58-59 yaşında bir kişiyle temas ediyor, o kişiyi de kaybettik. Bu bulaştırıcılığı yapan kişi hayatta. Herhangi bir yoğun bakım sorunu olmadı. Herkes kendisini virüsü taşıyormuş gibi düşünerek davranıyor olmalı, temasını ona göre sağlıyor olmalı. Mümkün mertebe bu dönemde evde kendimizi izole ederek geçirelim istiyoruz. Herhangi ciddi klinik bulgunuz olmayabilir, hafif geçiriyor olabilirsiniz ama kronik hastalığı olan gençler için de kötü sonuçlarının olduğunu görmüş oluyoruz. Bir başka kişinin hayatına biz sebep olmuş oluyoruz. Herkesin bu noktada son derece kendisini izole ederek geçici yaşam dönemi sağlamasının çok önemli olduğunu bu örnekte görmüş oluyoruz.
350 BİN HAZIR TEST VAR
Testlerle ilgili özellikle hiçbir vatandaşımızın ücret vererek testleri yaptırmaması gerektiğini, bu testlerin hangi laboratuvarlarda çalışılması gerektiğinin iznini de bakanlık olarak veriyoruz. Pozitif vaka tespit edilirse o hastanın temas ettiği kişilere bizim bir an önce ulaşmamız gerekiyor. Herkesin bulunduğu yerde izin almadan, bakılan hastayı bize bildirmeden test yapılabilirliği dünyada da istenen bir şey değil. Şu anda üniversite hastaları ve PCR çalışabilir laboratuvara izin vererek bir gayret içinde olduk. Şahısların veya özel kuruluşun kendi başına dışarıdan veya içeriden kit alarak numuneleri test ediyor olması asla kabul ettiğimiz bir durum değil. Bunun için gereken yapılmış olur. Testlerle ilgili talebin arttığını biliyoruz. Normalde PCR testi var. Şu an üniversiteler dahil olmak üzere birçok merkezde yapılabilir hale gelmiş olur. 70 ile 75 dakika arası sonuç veren ama 2,5 saat hazırlık safhası var. 4-4,5 saatten önce sonuçlandırılması mümkün değil. Çin'de yeni bir kit geliştirildi, biz Türkiye'ye getirmiş olduk. Son 3 gündür bu kitle çalışabilir olan laboratuvarlara verilmiş oldu. Toplam bizim aldığımız PCR yöntemiyle çalışan kit 350 bin. Bizim ayrıca 3,5-4 saat ortalamayla olan zaten 1 milyona yakın kitimiz var. Ama biz hem merkez sayısını arttırmak hem de bir taraftan bu süreyi kısaltmak üzere her türlü yapılabilecek olan yaklaşımı özellikle devreye sokma çabası içindeyiz. Şu an 7-8 binlere ulaşan test sayısı oldu. Önümüzdeki günlerde 15-20 binlere kadar tarama testiyle birlikte çıkmış olacak. Hızlı 15 dakikalık tarama kitleri var. Şu an hazır 350 bin tane hazır var. Antikor tespit eden kitler. Bilim Kurulunun belirlediği şeklinde daha çok taramada kullandığımız test şekli. Özellikle sağlık personelimizin taramadan geçirilmesine yönelik kullanılan bir test. Ayrıca üçüncü kullanma alanı hastanın tedavisinin sürdürüp sürdürmeme anlamında 7 veya 14. gün bakmak gibi eğilim gelişti. Herhangi kişinin veya kuruluşun veya laboratuvarının kendi başına bizden izinsiz, bizim uygun görmediğimiz kitlerle çalışabilir olmasının doğru olmadığını bunun için yapılması gereken neyse yapılır diye söylüyorum.
SPORDAKİ VAKALAR FAZLA
Spor camiasında pozitif vakaların sayısı az değil. Bu dönemde biz temas ve izolasyonu olması gereken şekliyle sağlayamazsak birçok camiada, birçok vatandaşımızın bu enfeksiyonu taşıması mümkün hale gelmiş olur. Bir sporcuda görülmüş olması onun temas ettiği kişilerde de olması anlamına geliyor. Lütfen kendimizi izole edelim diyoruz.