Olay, önceki gece saatlerinde, Kuzey Çevre Yolu Çavuşlar Mahallesi mevkisinde meydana geldi. Şeref Ateş, yönetimindeki 81 DE 868 plakalı otomobille ilerlerken yanına yaklaşan beyaz bir otomobilden ateş açıldı. Saldırganlar hızla olay yerinden uzaklaşırken, yoldan geçen sürücüler, polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine sevk edilen sağlık ekibi, aracında kanlar içinde, hareketsiz bulunan Şeref Ateş'in hayatını kaybettiğini belirledi. Düzce Emniyet Müdürlüğü ekipleri, Şeref Ateş'in öldürülmesi olayının ardından başlattığı araştırmada, saldırganların kaçtığı otomobilin plakasını tespit etti. Takibe alınarak Akçakoca yolu üzerinde durdurulan otomobildeki 3 kişi gözaltına alınarak emniyete götürüldü.
Şeref Ateş, Dink suikasti gerçekleştiği dönemde İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü ASAF biriminde görevli astsubay olarak görev yapıyordu. Şeref Ateş'in, cinayetten 5 ay 15 gün önce Hrant Dink'in konutu ve sahibi olduğu yayınevinde keşif faaliyetinde, cinayetten 3 saat önce de yayınevinin önünde bulunduğu belirlenmişti.
CİNAYET GÜNÜ ORADAYDI
Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında, aralarında FETÖ elebaşı Fetullah Gülen, eski savcı Zekeriya Öz, gazeteciler ve jandarma görevlileri hakkında İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, yaşanan tüm olayların FETÖ'nün kontrolünde gerçekleştiğine dair tespitlere yer verilmiş, iddianamede sanık olan Şeref Ateş'in ve diğer sanıklar Mustafa Küçük, Miktad Özbek ve Musa Yıldırım'ın cep telefonlarının 19 Ocak 2007 günü; saat 14.00'den itibaren Dink'in ikameti ve sahibi olduğu Beyaz Adam Yayınevi çevresinde sinyal bilgisi verdiği belirtildi. Ateş'in cinayetten üç saat önce de Agos Gazetesinin çevresinde bulunduğu anlaşılmıştı.
Soruşturma kapsamında ifadesi alınan İstanbul Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlisi Uzman Çavuş Yusuf Bozca'nın şüpheli Muharrem Demirkale'nin, askeri hiyerarşik yapıda alt rütbede görev yapan astsubaylar Şeref Ateş ve Yavuz Karakaya'ya 'abi' diyerek hitap ettiğini beyan etmişti. 15 Temmuz darbe girişiminde sivillere ateş eden yarbay Muharrem Demirkale'nin Dink cinayetinde rol alan jandarmaları koordine ettiği tespit edilmişti. Demirkale "FETÖ'nün altın çocuğu" olarak tanımlanıyordu.