Kartal'da özel bir okulda eğitim gören 5 yaşındaki anaokulu öğrencisini istismar ettiği gerekçesiyle beden eğitimi öğretmeninin yargılanmasına devam edildi. Anadolu 16. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanık S.A. ve avukatı ile mağdur çocuğun ailesi ve avukatları katıldı. Duruşmada, KADEM'in avukatları ve üyeleri de hazır bulundu.
NEZAKETEN DİNLEMİŞ
Duruşmada tanık olarak dinlenilen Selim Cüre, olay tarihinde söz konusu okulda kampüsün müdürü olarak görev yaptığını belirterek, 7 Aralık 2017'de yaşanan olaya ilişkin aileyle görüştüğünü, kendilerine bu konudan sorumlu kişinin anaokulu müdürünün olduğunu, kendisinin nezaketen kendilerini dinlediğini anlattığını söyledi.
İstek Vakfı'ndaki 5 yaşındaki kız çocuğuna cinsel istismar davası ile ilgili flaş açıklama | Video
TUTUKSUZ YARGILANIYOR!
Cüre, görüşme sırasında ailenin, normalde hayat dolu ve neşeli olan çocuklarının, bir süredir davranışlarında sıkıntılı bir durum hissettiklerini, iri yarı bir öğretmenden korktuğunu anlattığını belirterek, konuşmanın devamında ailenin, bu öğretmenin tutuksuz yargılanan sanık S.A. olduğunu söylediklerini kaydetti.
Tanık Cüre, görüşme sırasında aileye konuya ilişkin anaokulu müdürü tarafından soruşturma başlatıldığını söylediğini ifade ederek, ailenin kendisinden öğretmenin işten çıkarılmasını talep ettiklerini, kendisinin de sakin kalmak gerektiğini, soruşturmanın başlatıldığını ve soruşturma sonucuna göre bir karar verilebileceğini, yanlış bir karar yüzünden kurum olarak bir bedel ödeyeceklerini ve sorumluluk yaşayabileceklerini anlattığını aktardı.
İNGİLİZCE ÖĞRETMENİ DEĞİŞİKLİK FARK ETTİ
Ayrıca aileye, suçu sabit olmayan biri hakkında böyle bir uygulamaya girişemeyeceklerini söylediğini anlatan Cüre, ailenin kendisine cinsel istismar konusundan bahsetmediğini belirtti.
O dönem anaokulunda İngilizce Öğretmeni olarak çalışan İnci Yazıcı ise mağdur öğrencide Kasım ayında durgunlaşma gözlemlediğini, derste boyama çalışmalarına katılmadığını ya da isteksiz yaptığını anlattı.
Tanık Yazıcı, sanığın çocuklarla yakın mesafeyi aşarak konuştuğunu, sadece beden derslerinde değil, genel olarak her yerde çocukları kucağına oturduğunu gördüğünü söyledi.
SANIĞIN TUTUKLANMASI İSTENDİ
Tanıkların ifadesinden sonra söz alan ailenin avukatı Betül Altınsoy, müvekkili çocuğun 3 ayrı pedagoga olayı çelişkisiz bir şekilde anlattığını belirterek, sanığın kamera görüntüsü bulunmadığına ilişkin anlatımının sanık lehine değerlendirilmesinin söz konusu olamayacağını vurguladı.
Avukat Altınsoy, mağdur çocuğun anlatımlarını, tanıkların beyanlarınca desteklendiğini ifade ederek, sanığın, söz konusu olay nedeniyle bir gün dahi tutuklanmadığını hatırlattı. Altınsoy, sanığın yargılanmasına tutuklu devam edilmesini istedi.
Anne Y.A, 2,5 yıldır büyük mağduriyet yaşadıklarını dile getirerek, sanığın önce tutuklanması ve en üst seviyeden cezalandırılması talep etti.
Baba N.F.A, çocuklarının sonuna kadar arkasında olacakları söyledi.
Ayrıca, duruşmada baba N.F.A'nın beyan verdiği esnada sanık avukatı Zekai Şems ile arasında tartışma yaşandı.
Sanık S.A. da önceki beyanlarını tekrar ettiği belirterek suçlamaları kabul etmedi.
Ara kararını açıklayan heyet, sanığın tutuklanma talebini reddederek, duruşmayı erteledi.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, sanık S.A'nın "çocuğun cinsel istismarı" ve "kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlarından 9 yıl 6 aydan 17 yıl 6 aya kadar hapisle cezalandırılması isteniyor.
DURUŞMA ÖNCESİ AÇIKLAMA
Davayı takip etmek üzere adliyeye gelen Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) üyeleri, "İstismar Felakettir Sesiz Kalma", "Tacizi Affetme Vicdanı Kirletme!" ve "Tacize Taviz Verme" yazılı dövizler açtı.
KADEM Hukuk Komisyonu Başkanı Avukat Canan Sarı, yaptığı açıklamada, üç yıl önce 5 yaşındaki bir kız öğrencinin öğretmeni tarafından cinsel istismara maruz kaldığı haberinin herkesi dehşete düşürdüğünü hatırlatarak, "Toplumun vicdanını derinden sarsan bu olay karşısında sessiz kalmayarak, mağdur ve ailesinin yanında başından beri yer aldık. Olayın meydana gelmesinden oldukça uzun bir süre sonra başlayan yargılamada, davaya katılma talebimiz reddedilmesine rağmen KADEM olarak bizler adalet yerini buluncaya kadar ailemizin yanında olmaya devam edeceğiz." dedi.
Hem çocukları hem de aileleri ahlaki ve manevi yönden zedeleyen insanlık dışı zihniyetlerin, toplumsal değerleri doğrudan hedef alan bu tür muamelelerinin önüne geçmeyi kendilerine görev addettiklerini söylen Sarı, "Sanığın hala tutuksuz yargılanması endişemizi artırmakta, adil yargılanma sürecine gölge düşürmektedir. Toplumsal huzur ve barış ortamının tesisi için mahkemenin suçun nitelikli halini gözeterek indirimsiz en ağır cezaya hükmetmesi elzemdir." ifadelerini kullandı.
Avukat Sarı, bugün burada, bir kez daha çocukların bedenlerine uzanan kirli ellere "dur" dediklerini ifade ederek, olayın yaşandığı okulun sessiz kalmaması ve kamu vicdanını rahatlatmak için görevini yerine getirmesi gerektiğini bir kez daha ifade ettiklerini söyleyerek, şöyle konuştu:
"Toplumun her kesimine karşı her türlü şiddetin kabul edilemez olduğuna inan bir sivil toplum kuruluşu olarak diyoruz ki, 'İstismar felakettir' masum çocukların değil, faillerin utanç içinde yaşayacağı bir dünya için, tüm kamuoyuna bu davada takipçi olmasının, çocukların ve ailelerin adalet arayışında yanlarında durmasının önemine tekrar dikkat çekiyoruz. KADEM olarak, herkesi bu suçla mücadeleye ortak olmaya davet ediyoruz."