Avukat Mustafa Doğan İnal, Cumhuriyet Gazetesi yazarı Işıl Özgentürk'e başörtülülere 'fa…' dediği için açılan davaya müdahil olmuş ve İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi 'Halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama' suçundan Özgentürk'e 1 yıl 6 ay hapis cezası verilmişti. Solhaber bu ceza ardından Mustafa Doğan İnal'ı 'Küfürbaz avukat' diyerek hedef tahtasına oturtmuştu.
Bu hakaret üzerine Avukat İnal tarafından savcılığa şikâyet edilen solhaber site yöneticileri hakkında İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı'nca dava açılmıştı. Davanın ilk duruşması bugün İstanbul Anadolu 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü.
Duruşmaya Mustafa Doğan İnal'ı desteklemek üzere onlarca avukat katıldı. Duruşma ileri bir tarihe ertelendi. Mustafa Doğan İnal duruşma ardından avukatı Ömer Faruk Karagüzel aracılığıyla basın açıklaması yaptı.
İŞTE O AÇIKLAMA
Açıklamada şunları söyledi: "Son dönemde başörtülü vatandaşlarımıza yönelik sözlü ve fiili saldırıların arttığına şahit oluyoruz. Karaköy'de okullarına gitmek üzere ders çalıştıkları kütüphaneden çıkan iki üniversite öğrencisi kardeşimiz bu linçin son mağdurları oldu. Elbette başörtüsüne yönelik süreklilik arz eden sözlü saldırıların fiili saldırıya dönüşmesi de bir sürecin neticesinde ortaya çıktı. Bu sürecin tipik örneklerinden olan Cumhuriyet Gazetesi'nden Işıl Özgentürk, başörtüsüne olan kini bir doz daha yükseltip başörtülülerin tamamına karşı çok ağır ithamlarda bulunarak Sümerler döneminde tapınakta f…şelik yapan kadınların başörtüsü taktığını açık açık köşesinden yazdı. Mezkûr yazıda şahıs toplumun bir kesimine yönelik kin ve nefretini kusmuş, iğrençliği insani ve temel bir hak olan ifade özgürlüğünün arkasına perdelemek istemiştir.
"YAZI İĞRENÇ BİR PAÇAVRA"
Işıl Özgentürk hakkında müvekkil Av. Mustafa Doğan İnal anayasal bir hakkını kullanarak bireysel olarak suç duyurusunda bulunmuş ve şahıs yapılan yargılama neticesinde halkı kin ve düşmanlığa tahrik veya aşağılama suçundan 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmıştır. Davanın ilk celsesinde Sayın Mustafa Doğan İnal'ı temsilen bulunduğumuz duruşmada bahsi geçen yazının bir "paçavra" niteliğinde olduğu tarafımızca ileri sürülmüştür. Bu sözlerimiz üzerine Özgentürk'ün müdafi derhal Cumhuriyet Başsavcılığına hakkımızda suç duyurusunda bulunmuştur. İkinci duruşmaya bizzat katılan müvekkil Sayın Mustafa Doğan İnal, bu yazının tek başına bir paçavra değil iğrenç bir paçavra olduğunu, faşist, kindar ve iğrenç iftiraların mahkeme nezdinde teşdiden cezalandırılması gerektiğini belirtti.
Avukat Mustafa Doğan İnal
'MANŞETTEN HAKARET'E DAVA
Bu noktada devreye giren ve her fırsatta başörtüsü ve İslam karşıtlığıyla gündeme gelen solhaber isimli site, Sayın Mustafa Doğan İnal'ın mahkemedeki ifadelerini haberleştirerek "Mahkeme küfürbaz avukatın istediğini yaptı: Işıl Özgentürk'e hapis cezası" manşetiyle paylaşıp müvekkilimi kamuoyunun husumetine maruz bırakmıştır. Basın özgürlüğü, insan hakları, fikir hürriyeti gibi en temel insani kriterleri sadece kendileri için isteyen solhaber isimli haber sitesi Özgentürk'ün yapmış olduğu hakaretleri, toplumsal barışı tehdit eden ifadelerini bir kenara bırakarak "küfürbaz avukat" şeklinde manşetten müvekkilime hakaret ederek paylaşım yapmıştır. Bu hakaret karşısında doğal olarak anayasal hakkımızı kullandık ve sol haber isimli site hakkında dava açıldı.
"DAVANIN ÖZÜ MANŞETLERDEN YAPILAN HAKARET VE İFTİRA"
Davanın ilk duruşması 11 Şubat 2020 tarihinde İstanbul Anadolu Adliyesi 29. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşma öncesi solhaber adlı site yine yalan ve iftira ile hakikati çarpıtarak davayı farklı bir noktaya çekmeye çalıştı. Haber sitelerinde yaptıkları çağrılarla hukuksuzluğa geçit vermeyeceğiz naraları atan site, iktidarın sözde basına müdahalesi maskesi altında davayı çarptırarak hakaret edip, kamuoyunun husumetine maruz bırakılan müvekkilimin anayasal bir hak olarak kullandığı şikâyet hakkını yine yalanlarla sahte ve içi boş bir mücadeleye çevirmek istemişlerdir. Burada dikkat edilmesi gereken husus şudur: Yapmış olduğumuz şikâyette ortada ne basın özgürlüğüne yönelen ne insan haklarına ne de fikir hürriyetine yönelen bir saldırı söz konusu değildir. Davanın özü müvekkilime manşetlerinden yapılan hakaret ve iftiralardır.
"AYET-İ KERİME OLDUĞUNU BİLMEYECEK KADAR…"
Yalan ve çarpıtmayı kendine karakter edinmiş bu güruh davanın ardından da aynı minvalde yayın yaparak daha da trajik duruma düşmüştür. Elifi gördüğünde mertek zannedenler Sayın Mustafa Doğan İnal'ın sosyal medya paylaşımlarının ayet-i kerime olduğunu bilmeyecek kadar cehalet içinde yüzerken Leninist propaganda kurnazlığıyla müvekkil aleyhinde yayın yapmaya devam ediyorlar. Hayatları İslam'a karşı mücadele ile geçmiş olanlar ayet-i kerimeyi dahi kendi ucuz amaçları için kullanmaktan çekinmeyenler müvekkile iftira atmaktan çekinmiyorlar. Bu tutumlarını mahkeme salonunda da sürdüren solhaber, her zaman olduğu gibi attıkları çirkin manşeti değil müvekkilin twitter paylaşımları üzerinden bir takım sözde savunmalar geliştirmeye çabalamışlardır. Tümüyle beyhude çabalar olarak karşımıza çıkan savunmaların arkasındaki çarpık zihniyetle sonuna kadar hukuk önünde mücadele edeceğimizi bir kez daha ifade etmek isteriz."