Başkan Erdoğan, dün ilk olarak Ankara ATO Congresium'da Türkiye Belediyeler Birliği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından düzenlenen Akıllı Şehirler ve Belediyeler Kongre ve Sergisi'nin açılış törenine katıldı. Erdoğan burada yaptığı konuşmasında her büyük projeye engel olmaya çalışan muhalefeti eleştirdi.
DAĞLAR KADAR FARK VAR: İBB başkanlığına seçildiğimde aldığım şehir manzarası ile bugünkü İstanbul arasında dağlar kadar fark vardır. Dün şehir yönetimleri en temel hizmetleri yerine getiremez, en asgari insani ihtiyaçları karşılayamaz durumdaydı. Bugün ise işte burada olduğu gibi akıllı şehirleri konuşuyoruz.
KONUT İÇİN 1 MİLYONU AŞKIN BAŞVURU: 100 bin sosyal konut inşasına 1 milyon 92 bin 741 başvuru yapıldı. Bu nereden geliyor? Demek ki halkımız, şu anda yönetimine güveniyor. Söylenen neydi? 'Konut satışı olmuyor, konutlar satılmıyor.' Eğer siz güven verirseniz halkım gelir senden konutu alır ama güven vermezsen almaz.
BAZI KAFALAR 70 YIL ÖNCESİNDE KALDI: Önce zihinlerimizi, düşünce yapımızı, kavrayışımızı değiştirmeliyiz. Dünya değişmiş, bölgemiz değişmiş, Türkiye değişmiş, şehirlerimiz değişmiş, demokratik ve ekonomik standartlarımız değişmiş, yönetim sistemimiz değişmiş ama bazı kafalar hala 70 yıl öncesinde kaldı. Maalesef sayıları, az da olsa böyle bir kesimin var olduğu gerçek
HER BÜYÜK PROJEDE DİRENİŞ: Kendi ülkesine, kendi toplumuna, kendi insanlarının değerlerine, kültürüne, sembollerine, düşmanlığı adeta hayat biçimi haline getirmişleri ne yaparsanız yapın, ne söylerseniz söyleyin değiştiremiyorsunuz. Türkiye'nin çok partili hayata geçildikten sonra teşebbüs ettiği her büyük yatırımda, her büyük değişimde bu anlayışın direnişini görmek mümkündür. Hatta son olarak Türkiye'nin Otomobili gibi iftiharla yaklaşılması gereken bir projeye bile kulp takma yarışına girenlere rastladık. Yapılana karşı çıkanlar bunun yerine daha iyisini, daha faydalısını mı teklif ediyor? Hayır. Sadece 'istemezük' diyorlar. Tüm siyasi ve bürokratik kariyerini tuğla üstüne tuğla koymadan sadece yapılanlara direnerek geçirmiş nice insan var. Keban Barajı'ndan İstanbul Boğazı'na gerdanlık kimi dizilen köprülere, yollardan turizm tesislerine, konut projelerinden sanayi yatırımlarına kadar her şeye karşı çıkmanın adı ne siyaset, ne memleket sevgisi ne de millet aşkıdır.
MARMARAY ALLAH'TAN DENİZİN ALTINDAN GİDİYOR: Marmaray'ı yaptık. Allah'tan ki denizin altından gidiyor. İnanın denizin üstünden çıksa ona da 'istemezük' derlerdi. Fakat bitene kadar görmediler, iş bitti açılışına geldiler. O günden bugüne Marmaray'dan 440 milyon insan geçti.
ENGEL ÇIKARMAYA ÇALIŞANLARIN GAYRETLERİNİ BOŞA ÇIKARIRIZ: Amacı eser ortaya koymak olan her belediye başkanımızın yanında yer almak boynumuzun borcu. Eser üretmek yerine yapılan işlerin önüne engel çıkarmaya çalışanların gayretlerini boşa çıkarmak da görevimizdir.