Başkan Recep Tayyip Erdoğan, Macaristan ziyareti sonrası Türkiye'ye dönüşünde uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı.
İşte Erdoğan'ın değerlendirmeleri:
Maalesef Avrupa'da ufuk daralmasına, stratejik aklın devre dışı kaldığına ve Türkiye'ye karşı ön yargılı tavırların sergilendiğine şahit oluyoruz. Bunun en son örneğini Barış Pınarı Harekâtı'na yönelik tepkilerde açık bir şekilde gördük.
Biz haklı davamızı her platformda anlatmaya devam edeceğiz. Macaristan, AB ülkeleri içinde terörle mücadelemizi ve Barış Pınarı Harekâtı'nı en iyi anlayan ülke. Aslında pek çok ülke haklı olduğumuzu biliyor ancak bazıları oyunları bozulduğu için rahatsız oluyor.
Sayın Trump'la telefon görüşmemiz ve arkadaşlarımızla birlikte yaptığımız değerlendirme sonucunda, Barış Pınarı Harekâtı'nın şu an geldiği noktayı yüz yüze değerlendirmenin faydalı olacağına inandık.
Suriye'de güvenli bölge ve mültecilerin kendi topraklarına geri dönüşü, S-400, F-35, ticaret hacmi, FETÖ ve Halkbank konularını görüşeceğiz. ABD ile stratejik ortaklığımıza sığmayacak bazı gelişmeler bizi ciddi manada rahatsız etmekte. Bunu aşabilmek için de bu ziyaretin çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Özellikle sözde Ermeni yasa tasarısı ve yaptırım tehditleri ile bizi yıldırmaya çalışma gayretleri var. Sayın Trump'ın da bunun farkında olduğunu telefon görüşmesinde de hissettim. "Bugüne kadar bu nasıl oldu?" diye sordu. Bu soru üzerine ben de "Oğul Bush ve Obama dönemlerinde bu işi komisyona havale ederlerdi ve komisyondan dönerdi. Şimdi ise komisyonu by-pass ettiler ve kongreye gönderdiler.
Direkt böyle bir durumla karşı karşıyayız" dedim. Kendisi "Ben bunu inceleyeceğim ve arkadaşlarla konuşacağım" dedi. Şu ifadesi de manidardı:
13 Kasım ziyareti için iyi bir hazırlık yapıyoruz.
Biz de bu iyi hazırlığa karşı kendimiz de iyi bir hazırlık yapıp gideceğiz. Temennim odur ki gerçekten başarı bir ziyaret olur. Bu ziyaretle de hayırlısıyla oradan döneriz.
MALUM MEKTUBU TAKDİM EDECEĞİM
Tel Abyad ve Resulayn bölgesinde kontrolümüz
devam ediyor. Ancak Resulayn'ın güneyinde
Tel Tamer bölgesi var. Burası terör örgütünün
bulunduğu bir yer. Terör örgütü oradan sınırlarımızı
sürekli taciz ediyor. Aynı şey Münbiç'te ve Ayn
el-Arab çevresinde var. ABD ziyaretimizde bunların
hepsini paylaşacağız. Resulayn'ın doğusundan
Kamışlı'ya doğru ABD askerleri terör örgütü ile devriye
yaptılar. Burada son terörist bölgeyi terk etmedikten
sonra biz bu işi bırakmayız. Bu işin bir boyutu.
İkinci olarak, diğer ülkeler buradan çıkmadıktan sonra biz buradan çıkmayız. Biz Suriye'nin birliğine, beraberliğine ve bütünlüğüne taraftarız. Asla parçalanmasını da istemeyiz. Eğer diğer ülkeler de buna taraftarlar ise kendilerinin de bunu ispat etmeleri lazım. Onlar ispat edecekler ki bizden de bunun ispatını istesinler. Bunların hiçbirinin burada sınırı yok ama bizim burada sınırımız var. En batıdan aldığımız zaman en doğuya kadar sadece 911 kilometre Suriye sınırı var. Oysa burada ne Rusya'nın ne ABD'nin ne de İran'ın sınırı var. Sadece Irak'ın biraz sınırı var. Bizim Adana Mutabakatı gibi bir belgemiz var. Bu terör örgütleri temizlenmedikçe, Adana Mutabakatı'nın bize vermiş olduğu yetkiyle buradaki duruşumuzu aynen devam ettireceğiz.
Terör örgütünün Mazlum Kobani diye ad taktığı Ferhat Abdi Şahin PKK elebaşlarından bir tanesi. Biz önceki akşamki görüşmemizde sayın Trump'a "Ne yazık ki siz böyle bir kişiyle bir araya geliyorsunuz. Böyle bir kişi ile bir araya gelişinizi biz kınıyoruz. Elimizde malum mektup var.
Kılıçdaroğlu ağzına dolamıştı. Bu mektubu ben Sayın Trump'a takdim edeceğim. Siz bana bu mektubu bu adamın arabulucu olmasını düşünerek gönderdiniz. Benim size söylediklerim belli. Dedim ki "Ben böyle bir teröristi veya terör örgütünü muhatap almam.
Bunun üzerine kendisi "Pence'i göndereceğim" dedi. Ardından Pence'i, Pompeo ve O'Brien da yanında olmak üzere bize gönderdi.
Bir gün öncesinde arkadaşlarımız O'Brien ile görüşmeler yaptılar.
TRUMP'A AKDAMAR'I ANLATTIM
Sözde Ermeni soykırımı meselesi
pişirip pişirip önümüze getirdikleri bir
yemek oldu. Bıkkınlık veriyor. Bunu
da Trump'a ifade edeceğiz. Kendisi
"Buna soykırım değil de savaş desek
nasıl olur?" dedi. Ben de "Bir defa
karşımızda bir devlet yok. Bu bir
zorunlu göç meselesiydi. Bunda
da bazı sıkıntılar yaşandı. Bizim
Van Gölü'müzde Akdamar Adası ve
Kilisesi var. Biz devlet olarak buranın
restorasyonunu yaptık. Şu anda
her yıl Ermeniler gelir, orada yıllık ayinlerini
yaparlar. Kaldı ki şu anda Türkiye'de
100 bine yakın Ermeni var. Bunların içerisinde
benim resmi vatandaşım olan Ermeniler
var. Bir de vatandaş olmadığı halde
bize sığınmış olan Ermeniler
var. Şu anda Türkiye'deki
dini azınlık gruplarını
temsil eden 17 kişi
New York'ta bir Yahudi
fotoğraf sanatçımızın
Akdamar Kilisesi ile
ilgili fotoğraf sergisini
açmak üzere bulunuyor.
Dolayısıyla her şey size anlatıldığı gibi değil.
Türkiye'de patrik adayı olan Ermeni vatandaşımızın yaptığı açıklamalar çok manidardır. Ben onu Sayın Pence'e de verdim. Bunun dışında diğer dini azınlıkların Barış Pınarı Harekâtı ile ilgili yaptıkları destek açıklamaları var.
Yine bu açıklamaları da Pence'e verdik.
Tabi merakla bizim yine bunlarla ilgili anlatacaklarımızı bekliyorlar.
Bizim heyetlerimiz Ruslarla da görüşüyor. Cumartesi (bugün) Sayın Putin ile telefon görüşmemiz olacak.
Oradan da görüşmelerde bilgilerimizi alalım ki, ayın 13'ünde yapacağımız görüşmelerin altyapısını oluşturmuş olalım.
7 BİN 550 YABANCI TERÖRİSTİ YAKALADIK VE ÜLKESİNE GÖNDERDİK
DEAŞ konusunda sorumlulukları açık ve net yerine getirdik. 7 bin 550 yabancı teröristi yakaladık ve bunları ülkelerine geri gönderdik. Suriye'de DEAŞ'a katılmak üzere tespit ettiğimiz Türk vatandaşlarını, eşlerini ve çocuklarını geri alıyoruz. Bunları yargılıyoruz. Çocukların rehabilite edilmeleri için ilgili kurumlarımızı devreye sokuyoruz. Sınır dışı edilenlerin sayısı 7 bin 550. Hapishanelerimizde bin 201 DEAŞ militanı var. Dünyada Türkiye gibi DEAŞ'la mücadele veren ikinci bir ülke yok.
NATO NEDEN TERÖRLE MÜCADELEDE DEVREYE GİRMİYOR!
3-4 Aralık'ta Londra'da NATO Liderler Zirvesi olacak. Orada bu konuları çok açık ve net gündeme getireceğim. İlla savaş olduğu zaman mı NATO devreye girer? 5. madde terörle mücadele esnasında devreye girmeyecek mi? Ben bunu Stoltenberg'e sordum. Şu ana kadar NATO en ufak bir adım atmadı. En ufak olumlu açıklamaları yok. Bunlar sadece "Doğu Akdeniz'de petrol arama işlerinde Türkiye'yi nasıl engelleriz?" gayreti içindeler.
AYAKLANMALARIN ARKASINDAKİLERİ TAHMİN EDİYORUZ
BİZ Pençe 1-2-3 harekatlârımızı kararlılıkla devam ettiriyoruz. Sincar ise Sincar, Kandil ise Kandil... Aynen devam edeceğiz. Ama şunu açık ve net söylüyorum; Burada özellikle Irak'taki bu ayaklanmaların arkasında kimler yatıyor? Kimler tarafından yapılabileceğine yönelik tahminde bulunuyoruz. Tabi bunun İran'a sirayet durumunu da tahmin ediyoruz. Çünkü dert İslam dünyasını bölmek, parçalamak ve birbirine düşürmek.