Kurtulmuş, Afyonkarahisar'da katıldığı Erkmen Belediyesi Yöresel Ürünler Satış ve Yemek Evi açılış töreninin ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
ABD'nin Terörizm 2018 Ülkeler Raporu'nda, FETÖ elebaşına yönelik "sürgündeki din adamı" ifadesini değerlendiren Kurtulmuş, "Rapor, insan hakları, demokrasi, fikir özgürlüğü hangi açıdan alırsanız alın, bütün bunların ayaklar altına alınmasıdır. Eğer YPG, PYD terör örgütü değilse, 'Dünyada hiçbir terör örgütü yok' demektir. Eğer halkına karşı ateş eden, insanlarını öldüren, helikopterlerle, uçaklarla, masum insanları, sivilleri katleden, şehit eden FETÖ, terör elebaşı değilse 'Dünyada hiçbir terörist yok' demektir. Hiçbir vicdani gerekçesi olmayan, hiçbir aklın, mantığın, demokratik standardın, uluslararası hukukun kabul etmediği bir tasniftir." diye konuştu.
Raporu şiddetle kınadıklarını dile getiren Kurtulmuş, şöyle devam etti:
"PYD de YPG de eli kanlı terör örgütleridir. FETÖ de eli kanlı bir terör örgütüdür. Bu örgütün başında olanlar da dünyanın sayılı teröristlerindendir. Bunları masum çıkarmak, hele hele FETÖ başkanını bir dini lidermiş gibi göstermek dine de hakarettir. Dünyadaki bütün dinlere de hakarettir. Dolayısıyla bütün dinlerin ortak tarafı olan, insanların barış ve huzur içerisinde yaşamasını sağlamak idealine tamamen aykırı bir düşünce içerisinde olan FETÖ elebaşı bir dini lider değil, herhangi bir dinle irtibatlandırılabilecek olan birisi değil, eli kanlı bir terör şebekesinin şefidir, bir katildir, katilleri koruyan bir elebaşıdır. Dolayısıyla ABD'nin bu tasnifi ne bizimle olan müttefiklik hukukuna uyar ne de teröre karşı mücadele vermiş ve bedel ödemiş olan bu aziz milletin hakkını, hukukunu korur."
BÜTÜN TERÖR ÖRGÜTLERİ İNSANLIĞIN KATİLİDİR
ABD'nin büyük yanlış içinde olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, Türkiye'nin hiçbir terör örgütü arasında ayrım yapmadığının altını çizdi.
"Teröristi, 'benim teröristim', 'ötekinin teröristi' diye ayırt edenlerin sonlarını çok iyi biliyoruz." diyen Kurtulmuş, bütün terör örgütlerinin insanlık düşmanı katil çeteleri olduğunu söyledi.
Bu gerçeği bütün devletlerin en kısa sürede görmesi gerektiğini belirten Kurtulmuş, "ABD'nin de bu gerçeği görmesini arzu ederiz. Eğer terör örgütlerini tasnif etmeye çalışırlar, maşa olarak kullandıklarını kullanmaya devam ederlerse terör önünde sonunda gelir, bu terör örgütlerini koruyanları da vurur." dedi.
"CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Amerika ziyareti öncesi, diplomatik olarak özür dileme şartı koşulması"na ilişkin açıklamasını değerlendiren Kurtulmuş, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Amerika Birleşik Devleti Başkanı'nın söylediği sözlerin hepsi ve mektubun içeriği de zaten anında Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından reddedilmiş, gerekli cevaplar bütün dünya kamuoyu önünde verilmiştir. Türkiye'nin hakkını, hukukunu korumak konusunda Cumhurbaşkanımızın en doğru olan şeyi yapacağına inanıyoruz. Şimdiye kadar olduğu gibi bundan sonra da bu milletin hakkını, hukukunu, onurunu her platformda koruyacaktır."
PETROL KAYNAKLARINA OTURMAK İSTİYORLAR
Ortadoğu'daki oyunun arkasındaki temel nedenlerden birinin Ortadoğu petrolleri olduğunu ifade eden Kurtulmuş, "Sadece petrol saikiyle hareket etmiyor olabilirler ama emperyalist güçlerin asırlardır bu coğrafyayla ilgilenmesini sağlayan en temel nedenlerden birisi petroldür. Bu coğrafyayı paramparça edip halkları birbirine düşman etmek istiyorlar. Onun için PYD'sini, YPG'sini, DEAŞ'ını, FETÖ'sünü birer kirli maşa olarak, bu kanlı satranç oyununun bir parçası, birer piyonu olarak kullanıyorlar. Aynı zamanda da Ortadoğu petrollerine aynen Osmanlı Cihan Devleti'nin çözülmesinden sonra yaptıkları gibi yeniden bu coğrafyadaki petrol kaynaklarına oturmak istiyorlar." ifadelerini kullandı.
Kurtulmuş, yeni parti oluşumlarına ilişkin ise şunları kaydetti:
"Biz kendimize bakarız. Bugün Türkiye'de 3 Kasım 2002'de iktidara gelmiş olan bir siyasi partinin 17'nci iktidar yıl dönümüdür. Allah nice 17 senelere başarı içerisinde, milletimizle bütünleşmiş olarak, halkın taleplerini ciddi bir şekilde karşılamış olarak yürüyebilmeyi nasip etsin. Biz kendimiz ne yapacağız, ne yapıyoruz bununla ilgili faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Birlik içerisinde, beraberlik kardeşlik içerisinde güçlü, yeniden büyük Türkiye için yolumuza devam ediyoruz."