Başkan Recep Tayyip Erdoğan Türk-Amerikan Ulusal Yönlendirme Komitesi'nin (TASC) düzenlediği etkinlikte ABD'deki Türk, soydaş ve Müslüman toplumla buluştu. Erdoğan, şunları kaydetti:
Emperyalistlere taşeronluk yapan El Kaide, DEAŞ, Boko Haram, Eş Şebab, FETÖ gibi katil sürülerinin hayatını kararttığı insanlar, ne yazık ki kardeşlerimizdir. Çıkarları için bölgemizi yangın yerine çevirenlerin, menfaatlerini koruma uğruna terör örgütlerini TIR dolusu silaha boğanların, dökülen her damla Müslüman kanında payı olduğunu gayet iyi biliyoruz. Ancak her fırsatta diğer ülkelere demokrasi, hukuk ve insan hakları dersi verenler, maalesef bunları görmüyor, görmek istemiyor. Kendi hakları konusunda aslan kesilenler, söz konusu Müslümanlar olunca üç maymunu oynuyor.
Irkçılık, ayrımcılık Müslümana yakışmaz. İslam bir barış dinidir. Mezhebi, meşrebi, konumu üzerinden böbürlenme Müslümana yakışmaz. Başka bir dinden olduğu için insanların canına, malına, haysiyetine el uzatma, hatta saygı göstermeme de Müslüman'a yakışmaz.
(Önceki konuşmacının siyah olmakla iftihar ettiğini söylemesi üzerine) Biz Sevgililer Sevgilisi Peygamberimizin şu hadisine inanmışız: Ne siyahın beyaza ne beyazın siyaha üstünlüğü yoktur. Üstünlük sadece ittika iledir. Renkle işimiz yok. Sadece Rabbimiz'le işimiz var.
Her gün 5 kez Kabe'ye yönelen, aynı Yaratıcıya inanan, aynı duaya âmin diyen yürekleri hiç kimse birbirine düşüremez. Kardeşlik hukukumuzu gözettiğimiz sürece, aramızdaki şu muhabbeti diri tuttuğumuz müddetçe, emin olun, hiçbir sorunumuz çözümsüz değildir.
Şu anda Keşmir'in acısı bizim acımızdır. Arakan'ın acısı bizim acımızdır. Filistin'in acısı bizim acımızdır. Suriye'nin acısı bizim acımızdır. Bunu duymazlıktan gelirim diyemeyiz, duymaya mecburuz. Ülkemizdeki sığınmacıların 3.6 milyonunu Suriyeliler oluşturuyor. Bunlar sadece Müslümanlar değil. Aynı zamanda Ezidiler, Hristiyanlar var. Bunlar Ezidi, Hristiyan, Keldani demedik, hepsini aldık. Hepsine elimizi uzattık. Çünkü bu insani ve vicdani görevimizdir. Bize yakışan da budur.
FETÖ 40 yıl 'hizmet, himmet, eğitim' diyerek insanımızın iyiniyetini kullanmış, dünyayı zehirli sarmaşık gibi sarmıştır. Burada, Pensilvanya'da 400 dönüm arazi içinde karargahını kurmuş, oradan yönetimini sağlıyor. Yalan, iftira, ikiyüzlülük bunların karakteri olmuştur.
NEONAZİ DEAŞ KADAR TEHLİKELİDİR
Hiç kimse Batılı ülkelerde artan İslamofobiye, mülteci ve yabancı karşıtlığına bigâne kalamaz, kalmamalıdır. Neo-Nazi örgütler, bugün insanlık için, en az DEAŞ kadar tehlikelidir. DEAŞ, El Kaide gibi örgütlerle mücadele sergilenen o kararlılık, muhakkak, bu şer şebekeleriyle mücadelede de gösterilmelidir. Yoksa Müslümanlara yönelik ırkçı saldırıların önüne geçilmesi mümkün değildir.
Başkan Erdoğan, Almanya Başbakanı Angela Merkel'le de bir görüşme gerçekleştirdi.
