Suriye'de İdlib'in Eriha ilçesinde geçen hafta Esad rejimi uçakları tarafından vurulan bir binada yıkıntıların arasında kalan üç kardeşin hayata tutunmak için verdiği mücadeleyi gösteren tarihi fotoğraf hafızalara kazındı. Ülkedeki sivil katliamının en çarpıcı anlarından biri olan fotoğrafta yerle bir olan binanın dördüncü katında enkazın altında kalan 5 yaşındaki Riham, 18 aylık küçük kardeşi Tuka'yı aşağı düşmemesi için sıkı sıkı tutuyor. Amca Abdülhalik Hassun, Tuka'yı kurtarmayı başarıyor. Kardeşini hayatta tutan Riham ile birlikte diğer kardeşi Revan (3) ve çocukların anneleri beton bloğun çökmesi yüzünden hayatını kaybediyor... SABAH, o ailenin izini sürdü. Enkaz altındaki çocukların ölümle pençeleştiği anlarda çığlıklar içinde yardıma koşan Amca Abdülahlik Hassun dehşet anlarını şöyle anlattı:
Amca Abdülhalik Hassun
KARDEŞLERİM BALKONDA
Saldırının ardından kardeşimin evine koştum. Savaş uçağı saldırı düzenleyince çatı çökmüştü. Eve girer girmez kanlar içinde kalan büyük kız Amina'yı gördüm. Kızı aldım kucağıma alıp aşağı indirdim. Amina, 'kardeşlerim balkonda' diye ağlıyordu. Onu bırakıp yeniden çatıya çıktım. Riham ve Revan enkazın altında sıkışıp kalmıştı. Tuka'nın tişörtü bir vidaya takılmıştı. Riham da o düşmesin diye enkazın altından uzattığı eliyle kardeşini hayatta tutmaya çalışıyordu.
Riham'ın sayesinde Tuka'yı kurtardık ama Riham ve Revan'ı sıkıştıkları yerden çıkartmayı başaramadık. Bir süre sonra onların olduğu beton blok çöktü. Çocuklar hastanede hayatını kaybetti. Abimin eşi zaten saldırı olduğu anda hayatını kaybetmişti. Saldırı 6 kişilik aileyi paramparça etti.
BAŞKA DOSTUMUZ YOK
Kardeşim olayın ardından sağ kalan çocuklarını aldı ve uzak bir köye yerleşti. Biz hâlen buradayız. Gidecek bir yerimiz yok. Buraya da zaten Halep'ten geldik. Bu koşullarda yaşamak tüm İdlibliler için çok zor. Her gün ölüm korkusuyla yaşıyoruz. Evimizden çıktığımızda geri gelecek miyiz ya da geldiğimizde evde kalanları sağ bulacak mıyız? Her gün bu korkuyla yaşamak nedir bilir misiniz? Bizim bu coğrafyada Türkiye'den başka bir dostumuz, Türkiye'den başka bir umudumuz da yok. Burası bizim vatanımız. Biz buradan gidemeyiz. Türkiye, Türk halkı bizden desteğini, duasını esirgemesin. Elimizi bırakmasın.
Baba Emcet Abdullah Hassun, saldırının ardından ayağı alçıya alınan kızı Tuka ile birlikte daha güvenli bir yere taşındı.
DÜNYA SESSİZ KALMASAYDI AİLEM BUGÜN YAŞARDI
Saldırı olduğunda Eriha'daki ilçe pazarında çalışan Baba Emcet Abdullah Hassun hemen evine koşmuş. Çocuklarını hastaneye götüren Hassun yerle bir olan evine bir daha dönmemiş. Eriha'dan uzağa sağ kalan çocuklarıyla birlikte giden Hassun ile telefonla ulaştık. Ailesinin paramparça olduğunu söyleyen Baba Emcet Abdullah Hassun, "Amina hastaneden yeni çıktı. Tedavisi devam ediyor. Tuka'nın sağlığı yerinde. Çocuğuma annesinin ve kardeşlerinin öldüğünü bile söyleyemedim. Dünya, İdlib'deki çığlığımıza sessiz kalmasaydı bugün Riham ve Revan ölmeyecekti. Her gün bombalandık, her gün öldük. Bütün dünya sadece seyretti" diye konuştu.
208 ÇOCUK ÖLDÜRÜLDÜ
Suriye'de rejim ve destekçileri, Han Şeyhun ve Marratinnuman ilçeleri, Bıdama beldesi ve Abidin, Babolin, Kefer Sicne ve Habit köylerine, Hama'nın kuzey kırsalında Kefer Zita, Latamine ve Morik ilçelerine saldırılar düzenlemeye devam ediyor. Dün akşam saatlerinden bu yana kara ve hava saldırısı düzenleniyor. Suriye İnsan Hakları Ağı (SNHR), Beşşar Esed ve destekçilerinin, İdlib Gerginliği Azaltma Bölgesi'ne 26 Nisan-27 Temmuz'da düzenlediği saldırılarda 208'i çocuk, 140'ı kadın 781 sivilin yaşamını yitirdiğini duyurmuştu. Esed rejimi ve destekçilerinin, Türkiye ve Rusya'nın İdlib mutabakatını imzaladığı 17 Eylül 2018'den beri ateşkesi ihlal ederek gerçekleştirdiği saldırılarda 750 binden fazla sivil yerlerinden edildi.