Akdeniz'de sular bir kez daha ısınıyor. Doğu Akdeniz'de enerji kaynakları savaşı tüm dünyayı etkisi altına alırken, Türkiye dördüncü Sismik Arama Gemisi Oruç Reis'i bölgeye göndermeye hazırlanıyor. Bu hazırlıklar yapılırken 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'ndan bu yana kapalı durumda bulunan Maraş bölgesini de açacağını açıklayan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Başbakanı Ersin Tatar Rumların hedefi oldu. Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki enerji kaynakları konusunda kararlı duruşu ve KKTC'nin Maraş bölgesini açma hamlesi, bölgedeki sahnelenmek istenen oyunu bozdu. Peki bundan sonra ne olacak? Bölgeyi yakından tanıyan Emekli İstihbarat Albay Coşkun Başbuğ ile Türkiye'nin Maraş ve Doğu Akdeniz hamlelerini konuştuk.
MARAŞ DÜNYA SOSYETESİNİN GÖZBEBEĞİYDİ
- Coşkun bey Maraş günümüzde hayalet bir şehir. 1974 öncesinde Maraş bölgesi nasıl bir yerdi?
Maraş KKTC'nin Gazi Magosa ilinde bulunuyor. Vakti zamanında Akdeniz'in kumar ve turizm cenneti olarak anılan Maraş, bu yönleriyle dünyanın en ünlü mekanları içinde yer alıyordu. Beyrut gibi gece hayatıyla ünlü Maraş, dünya sosyetesininde gözbebeğiydi. Sophia Loren, Ömer Sheriff gibi ünlüler Maraş'ta ev sahibi olan birçok ünlüden sadece birkaçı.
BM KARARIYLA MARAŞ OPERASYONU DURDURULDU
- Maraş bölgesi Kıbrıs Barış Harekatı'ndan sonra neden kapalı kaldı?
Maraş bölgesi, Kıbrıs Barış Harekatı esnasında Türk askerinin ele geçirmek üzere planladığı bölgeler içinde yer alıyordu. Harekat esnasında çevresindeki tüm yerleşim yerlerini ele geçiren Mehmetçik, Maraş'a da plan gereği kısa süreli bir askeri operasyon gerçekleştirdi. Ancak burada BM Karargahı bulunması nedeniyle bu Karargahın ve BM askerlerinin zarar görmemesi için BM nezdinde uluslararası bir karar alındı. Türkiye bu karara uyarak Maraş bölgesinde gerçekleştirilen operasyonlara ara verdi.
- Harekatın durdurulması doğru bir karar mıydı?
Bu çağrıya uyulmasaydı bölge kesinlikle Türkiye'nin yani KKTC hakimiyetine geçerdi. Zira koca Ada yanında Maraş, Mehmetçik için çocuk oyuncağıydı. Zaten harekat sonunda bütün civar köyler Mehmetçiğin kısa sürede hakimiyet sağladığı yerlerden oldu. Türkiye bu çağrıya anında uyarak hem adaya yaptığı harekatın sadece adından da anlaşılacağı gibi barış ve huzur İçin yapıldığını, hem de uluslararası hukuka ne kadar bağlı olduğunu ispatlamış oldu.
BÖLGE İSKAN VE YERLEŞİME KAPATILDI
- Peki Maraş bölgesi neden kapalı kaldı?
1974 barış harekatı öncesinde adada tırmanmaya başlayan gerginliği azaltmak ve saldırgan Rumlar'ı kontrol etmek maksadıyla Maraş'ta BM Güvenlik Konseyinin aldığı karar sonucu Barış gücü konuşlandırıldı. Maraş bölgesinde bulunan BM Barış gücü, Harekat esnasında çatışmaların ortasında kaldı. Bu durum karşısında alınan uluslararası kararla harekatlara son verildi ve Maraş bölgesinde çatışmasızlık bölgesi ilan edilerek bölge iskan ve yerleşime kapatıldı.
- Şu anda bölgeye giriş tamamen yasak mı?
O günden bugüne bölge terk vaziyette bulunan bölgeye giriş çıkışlar yasak. Kontroller Türk ve BM askerlerince sağlanıyor. Maraş'ta deniz kıyısında TSK ait bir orduevi ve öğrenci yurdu bulunmaktadır. Bu binalar Maraş girişindedir ve halen aktif durumdadır.
- Bölgede Rum askeri yok mu?
Hayır bölgede Rum askeri bulunmuyor. 1974 harekatında kısa süreli de olsa yapılan operasyonlardan hasar olan bölge de kontroller, Türk ve BM askerlerince sağlanıyor.
MARAŞ'TA YAŞAM KISA SÜREDE NORMALE DÖNER
- KKTC'nin Maraş konusundaki attığı adım ne anlama geliyor?
KKTC Maraş'ı iskan ve yerleşime açmak İçin bir dizi kararlar aldı ve alınan bu kararlar sonucu bir dizi çalışma başlattı. Bu çalışmalar envanter sayımıyla başlayacak. Zira bölgede bulunan turistik tesisler dahil tüm binalar ilk günkü gibi müştemilatı ile duruyor. Bu safha geçildikten sonra hak sahiplerinin ve Vakıflar İdaresinin mülkiyetine dair yapılacak tespit çalışmaları sonucu bölge yavaş yavaş normal yaşama dönmeye ve normal yaşam yavaş yavaş oluşmaya başlayacaktır.
- Maraş'ın açılması ile bölgedeki tüm aktörlere verilmek istenen bir mesaj mı var?
Burada çok ince bir mesaj var ancak elbette bu mesaj görene, görmek isteyene, anlayana ve anlamak isteyene var. KKTC, Akdeniz'de oldubittilerin ve Türkiye'nin bu dayatmalar karşısında gerek yavruvatan gerek Anadolu İçin aldığı sorumluluk ve risklerin farkında. Maraş hamlesi ile Doğu Akdeniz'de bu dayatmalara ve oldubittilere izin vermeyeceğimizi gösteriyoruz. KKTC aynı zamanda, Amerika İsrail ile Fransa gibi Avrupalı emperyalist devletlerin Londra, Zürih gibi uluslararası antlaşmaları yok sayarak Güney Kıbrıs Rum Yönetimi üzerinden oluşturmak istediği kuşatmanında farkında.
3 ÜLKE DIŞINDA KİMSE KIBRIS'TA SÖZ SAHİBİ DEĞİL
- Kıbrıs sorunu gündeme gelince hep "garantör devlet" kavramını duyarız. Bunu da biraz açar mısınız?
Bildiğiniz gibi 11 Şubat 1959 Zürih ve 19 Şubat 1959 Londra antlaşmaları Kıbrıs'ta üç garantör devleti tanıyor. Bu üç devlet Türkiye, İngiltere Yunanistan. Kıbrıs, bu üç devletin dışında hiç bir devletle güvenlik ve ekonomik işbirliğine gidemez. İlişki kuramaz der. O zaman basit bir soru. Amerika, İsrail, Mısır, Fransa ve AB bu işin neresinde ve burada ne arıyorlar?
- Türkiye, Yunanistan ve İngiltere dışındaki ülkelerin bölgede hak sahibi olmaya çalışması çok açık bir hukuksuzluk değil mi?
Haklısınız, bu üç ülke dışındakiler bölgede ne arıyor? İşte bu sorunun cevabı yok. Oldubitti denilen bu işte. Sen kalk okyanus ötesinden gel ve burnunun dibinde hukuk içinde haklarını arayan Türkiye'ye kafa tutmaya kalk ve gelişmeleri endişe verici bul. Akla zarar devletler bunlar. İşte Yavruvatan KKTC, bu hukuksuzluğu vurgulamak ve dişe diş ilkesinden hareketle Maraş'ı kullanıma açma kararı aldı. KKTC Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, Maraş konusunda somut bir adım atılmasının zamanının geldiğini belirterek çok önemli ve kararlı bir çıkış yaptı. Bu çıkışta şüphesiz Türkiye'nin son aylarda Amerika başta olmak üzere emperyalist devletler karşısında göstermiş olduğu dik duruşun izlerini görmek mümkün. KKTC bu çıkışıyla hem ikiyüzlü güçlerin maskelerini düşürecek onurlu bir çıkış yaptı hem de aldığı bu kararla Türkiye'nin yanında olduğunu ve Yavruvatanlıktan kardeş vatanlığa terfi etmeye hazır olduğunu gösterdi. Zira KKTC ilk defa böylesine net bir tepki verdi.
RUMLARIN YAPACAK BİR ŞEYİ YOK
- Maraş ile ilgili atılan adımlar Güney Kıbrıs'ta nasıl karşılık bulur.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'nin fiili olarak yapacağı hiç bir şey yoktur. O tarihin her döneminde olduğu gibi ağa babalarından medet umacaktır. Kaderiyle yüz yüze kalan Rum tarafı olanları sadece uzaktan seyredecek ve hazmetmeye çalışacaktır. Yapacağı en fazla sadece kağıt üstünde kalacak cılız kınama söylemleri olur.