Ankara Tren Garı'nın, Medipol Üniversitesi'ne hibe edildiği yönünde basın-yayın organlarında yer alan haberlere üniversite rektörü Ahmet Zeki Şengil'den yalanlama geldi.
Ankara Medipol Üniversitesi Rektörü Ahmet Zeki Şengil'in açıklaması şöyle;
Dün bazı basın-yayın organlarında ve haber sitelerinde tarihi Ankara Tren Garı binasının üniversitemize "verildiğine" dair bazı yanıltıcı haberlerin yer aldığı görülmüş ve bu haberlerin kasten ya da bilgisizlikten kaynaklı yanlışlarının tashih edilmesi zarureti doğmuştur.
Tarihi Ankara Tren Garı ana binası değil, ek bina ve misafirhane
Haberlerin bazılarında bahse konu binanın tarihi Ankara Tren Garı ana binasıymış gibi algılanmasına neden olacak fotoğraflar kullanılmıştır. Oysa konunun ana bina ile ilgisi yoktur. Tarihi Ankara Tren Garı ana binası TCDD'nin mülkiyetindedir ve TCDD tarafından kullanılmaya devam edilmektedir.
EĞİTİME UYGUN BİNA VE ARSALARIN ÜNİVERSİTELERE TAHSİSİ YASAL BİR UYGULAMADIR
Eğitime uygun bina ve arsaların eğitime destek amacıyla üniversitelere tahsisi yasal bir uygulamadır. Bu gibi uygulamaların yakışıksız tanımlamalarla itham edilmesi sadece üniversitemize yönelik bir karalama faaliyeti olmakla kalmaz, aynı zamanda Türkiye'deki birçok üniversiteyi haksız yere töhmet altında bırakır. Nitekim bugüne kadar birçok üniversiteye birçok arsa ve bina tahsis edilmiştir.
Bu gibi yapıların, tarihi kimlikleriyle korunması ve yaşatılması amacı, hatta şartıyla kamu hizmeti veren kurumlara tahsisi üniversitemize has ve ayrıcalıklı bir durum değildir. Söz konusu bina da tarihi kimliğiyle yaşamaya devam edecektir.
HİBE DEĞİL, KİRA KARŞILIĞI TAHSİS
Üniversitemize hibe edilmeyen, sadece tahsis edilen binaların "verildi" yüklemiyle haberleştirilmesi en iyimser yaklaşımla hukuki bir gerçeğin tahrif edilmesi anlamına gelmektedir.
Üniversitemiz bahse konu ek bina ve misafirhaneyi Milli Emlak'tan reel rayiç bedelle 29 yıllığına kiralamış bulunmaktadır. Yani "hibe", "verilme" gibi bir durum söz konusu değildir.
İKİ YIL ÖNCEKİ BİR İŞLEM
Bundan yaklaşık iki yıl önce gerçekleştirilmiş bir işlemin bugün olmuş gibi gösterilmesi hem bazı siyasi amaçlara hizmet etme hem de kayıt dönemi öncesi üniversitemizi itibarsızlaştırmaya çalışma teşebbüsü olarak şüphe uyandırmaktadır. Bu gibi kirli hesapların amacına ulaşma ihtimali yoktur.
Söz konusu yanıltıcı haberlerle ilgili yasal işlemler başlatılmıştır.