Dışişleri Bakanlığı, ABD'nin Türkiye'yi F-35 programından çıkarma girişimine sert tepki gösterdi. ABD Savunma Bakanlığı Müsteşarı Ellen Lord ile Müsteşar Yardımcısı David Trachtenberg'in Türkiye'nin F-35 programından çıkartılacağına dair açıklamada bulunmasına Türkiye'den sert tepki geldi. ABD Savunma Bakanlığı'nda (Pentagon) düzenlenen basın brifinginde konuşan Lord "ABD ve diğer F-35 ortakları, Türkiye'nin program ortaklığını askıya alma ve Türkiye'yi programdan çıkaracak resmi süreci başlatma konusunda mutabıktır. Bununla beraber Başkan Donald Trump'ın da ifade ettiği gibi ABD, Türkiye'nin stratejik ortaklığına halen çok değer vermektedir. Bugün dile getirdiğimiz F-35 programıyla ilgili adımlar CAATSA yaptırımlarından bağımsız adımlardır" dedi. Lord, söz konusu sürecin 2020 Mart ayına kadar tamamlanmasını öngördüklerini, ABD'de F-35 bağlamında eğitim gören Türk pilotların da ay sonuna kadar ABD'yi terk edeceklerini sözlerine ekledi. Trachtenberg ise konuşmasında "Bu karar, Türkiye'nin S-400'leri alması dolayısıyla spesifik olarak bu adıma karşı alınmış spesifik bir karardır. Bu karar, ABD ile Türkiye'nin beraber çalıştığı NATO kapsamındaki daha geniş çıkarlarından bağımsızdır. Türkiye ile stratejik olarak güçlü bir ilişkimiz var, bu değişmedi. Uzun süreli NATO müttefikleri olarak ilişkimiz çok katmanlıdır ve sadece F-35 projesinin çok ötesindedir" diye konuştu.
YANIT VEREMEDİLER
TRT Haber Muhabiri Tuna Şanlı'nın, F-35'lerle alakalı ABD Başkanı Trump ile Savunma Bakanlığı arasındaki görüş ayrılığının nedenine ilişkin sorusuna, ABD müsteşar yardımcıları net cevap vermekten kaçındı.
TEK TARAFLI ADIM
Bu açıklamaların ardından ise Dışişleri Bakanlığı'ndan ABD'ye sert bir yanıt verildi. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazı lı açıklamada, "Bu tek taraflı adım müttefiklik ruhuyla bağdaşmadığı gibi hiçbir meşru gerekçeye de dayanmamaktadır" denildi. Kararın adil olmadığı, S-400 sisteminin F-35'leri zaafa uğratacağı iddiasının geçersiz olduğu belirtilen açıklamada, "Bu konuda NATO'nun da katılacağı bir çalışma grubu kurulması teklifimizin karşılıksız bırakılması ABD tarafındaki önyargının ve meseleyi iyi niyetle kendi boyutları içinde çözme iradesinin eksikliğinin en bariz göstergesidir" ifadelerine yer verildi. Açıklamada ayrıca "ABD'yi stratejik ilişkilerimizde onarılmaz yaralar açacak bu hatadan geri dönmeye davet diyoruz" denildi.
YAPTIRIM KONUSUNA BAKMIYORUZ
ABD Başkanı Donald Trump, Türkiye'ye şu anda yaptırım arayışında olunmadığını söyledi. Önce Oval Ofis'te değerlendirme yapan Trump, "Türkiye'ye yaptırım getirecek misiniz?" sorusuna "Hayır. Şu anda buna bakmıyoruz" yanıtını verdi. Trump bir başka programında ise "Yaptırımları göz ardı mı ediyorsunuz?" sorusu üzerine şöyle konuştu: "Birçok bakımdan çok zor bir durum. Türkiye bağlamında önceki yönetim (Obama) çok büyük hatalar yaptı ve bu çok kötü. Dolayısıyla şu anda buna bakıyoruz, ne yapabileceğimize bakıyoruz. Henüz (kararımızı) açıklamadık."
NATO GENEL SEKRETERİ STOLTENBERG:
"Türkiye ile iş birliği F-35'lerden daha derin"
ASPEN Enstitüsü tarafından ABD'nin Colorado eyaletinde düzenlenen yıllık güvenlik konferansına katılan NATO Genel Sekreteri Stoltenberg, Türkiye'nin S-400 alımına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Stoltenberg, "Türkiye'nin NATO'ya katkısı ve NATO'nun Türkiye ile iş birliği, F-35'lerden çok daha derin ve kapsamlıdır. S-400 meselesini küçümsemiyorum ancak bir NATO müttefiki olarak Türkiye S-400'lerden çok daha fazlasıdır. Ne tür savunma sistemlerini alacaklarına her bir ülke kendisi karar verir. Fakat NATO için önemli olan şey (bu sistemlerin NATO sistemleriyle) uyumlu çalışıp çalışmamasıdır. Türkiye NATO'nun hava savunma sisteminin entegre bir parçasıydı, öyle olmaya da devam edecek. Ancak geldiğimiz noktadan dolayı endişeliyim çünkü Türkiye artık F-35 programının bir parçası olmayacak" dedi.
RUS SİYASET BİLİMCİ VLADİMİR
ŞAPOVALOV: ABD'nin, Türkiye'ye yaptığı dayatmadır!
Moskova Devlet Üniversitesi Tarih ve Politika Enstitüsü Başkan Yardımcısı Vladimir Şapovalov, Radyo Sputnik'e verdiği demeçte ABD'nin Türkiye'ye Rus yapımı S-400 füze savunma sistemlerini satın aldığı için F-35 savaş jetlerinin teslimatını askıya almaya yönelik adımlarını değerlendirdi. Şapovalov şunları söyledi: *Bu yapılanlar egemen devlete bir baskı biçimidir. Bu tür adımlar işbirliği ve iyi komşuluk şekli olmayıp bir süper devletin dikte etme çabasını ortaya koyuyor. * ABD'nin Türkiye'ye yönelik eylemleri, askeri müttefiki olduğu için ABD'nin tutumu bunu daha da açık bir şekilde ortaya koyuyor. Türkiye ve diğer birçok ülke, müttefiklerden bir tanesinin kendi iradesini diğer taraflara kaba bir şekilde dayatmaya çalıştığı bu askeri birlikteki varlıklarının geleceğini sorgulayabilir.
F-35 ANLAŞMASINA İMZA ATAN VECDİ GÖNÜL:
ABD hukuk dışına çıkamaz
F-35 anlaşmasının hazırlandığı dönemde Milli Savunma Bakanlığı yapan ve anlaşmayı paraflayan Vecdi Gönül, SABAH'ın sorularını yanıtladı. Gönül, "ABD ile yapılmış bütün anlaşmalarda olduğu gibi hem Milli Savunma Bakanlığı hem de Genelkurmay Başkanlığı eski tecrübelerinden istifade ederek maddeleri düzenlediler" dedi. Gönül, Anlaşmaya göre her iki tarafından da eşit olduğunu, ticari hükümlerin her şeyin yolunda gitmemesi halinde neler yapılabileceğini de içerdiğini kaydetti. ABD Başkanı Trump'ın açıklamalarına dikkat çeken Gönül, "Bu açıklamalar, gerek hukuk bazında gerekse Türkiye'nin savunmadaki önemi bakımından kolay karar veremeyeceklerini gösteriyor. Trump, 'yeni bir satış yapılmayacak' diyor. Yani Türkiye siparişlerini alabilecek. Bu sözler bu anlama geliyor. Bu da bizim hukuki zemine sağlam bastığımızı gösteriyor. ABD'nin bu konuda kolay karar veremeyeceğini gösteriyor" diye konuştu. ABD'nin bir hukuk devleti olduğunu, bunun için anlaşmaya uygun davranacağını düşündüğünü belirten Gönül, "Hukuki zeminde herhangi bir keyfi hareketlerini beklemek hukuk devletine yakışmaz" mesajı verdi.