S-400 Füze Savunma Sistemi'nin Türkiye'ye teslimi konusunda artık geri sayım başladı. Özellikle Doğu Akdeniz'deki enerji kaynaklarında ülke çıkarlarımızın tehdit altında olması, bu sistemin önemini bir kat daha arttırdı. Muhalefet CHP-HDP ve İyi Parti'den oluşan muhalefet cephesi ise sürekli olarak bu sistemin Türkiye için gereksiz olduğuna vurgu yaparken, kamuoyu araştırmaları ise S-400 Füze Savunma Sistemi'ne halk desteğinin giderek arttığını gösteriyor.
Türk Hava Kuvvetleri'nde önemli görevler almış İstinye Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Öğretim Üyesi Prof. Mesut Hakkı Caşin ile S-400 Füze Savunma Sistemi hakkında doğru bilinen yanlışları konuştuk.
TÜRKİYE KENDİ GÖBEĞİNİ KESECEK
-Hocam S-400 Füze Savunma Sistemi neden bu kadar önemli?
Baştan şunu söylemek gerekir. Türkiye, çevresindeki her türlü hava saldırısına karşı 80 milyon vatandaşının güvenliğini korumak için bu savunma sistemini almak zorundadır. S-400 alımı siyasi bir karar değildir. Amerikan Senatosu, Patriot sistemini vermeye yanaşmaması nedeniyle böyle bir ihtiyaç doğmuştur. Almanya ve ABD, 2013 yılında eşzamanlı olarak Patriot'ları geri çekti. Bu gerçek atlanılmamalı. Gerekçe olarak DAEŞ ile değil PKK ile mücadele edildiği gibi nedenler öne sürülmüştür. NATO, Suriye'deki tehditin Türkiye açısından önemsiz olduğunu düşünüyor. Burada Sayın Cumhurbaşkanı'nın da belirttiği gibi kendi göbeğimizi artık kendimiz keseceğiz. S-400 Füze Savunma Sistemi'nden artık vazgeçmemiz mümkün değil.
Dış politikada hangi hamleler oyunları bozdu?
-Füzeler ne zaman teslim edilecek ve nereye konuşlandırılacak?
Füzeler Ankara, İzmir ve Antalya'da konuşlandırılabilir. Fakat harekat planı MSB ve Genelkurmay'ın ortak koordinasyonu ile belirlenecek. İlk başta Eğitim Üssü olarak Ankara Akıncılar Üssü düşünülebilir. Çünkü o üste faal olarak uçak uçmuyor. Önemli parçalarının havayolu ile emniyetli şekilde gerçekleşmesi gerekecektir. Gemi ile zarar göreceği düşünülebilir. Teslimatın Temmuz ayı içerisinde tamamlanması bekleniyor.
SİSTEMİN 600 KM MENZİLİ VAR
-Sistemin özelliklerinden biraz bahseder misiniz?
Bu sistem S-300'ün bir üs versiyonu. 600 km yatay, 30 km dikey menzili mevcuttur. Bu alan içerisinde gelişmiş saldırı araçları, seyir füzeleri, balistik füzeleri ve insansız hava araçlarını imha edebilmektedir. 4 ayrı füze sistemi kullanabilmektedir. 160 hedefİ izleyebilmektedir. 33 tane füze kapasitesi vardır. 2007'den beri pek çok ülke tarafından kullanılmaktadır.
-Zaman zaman "S-400 den vazgeçmezseniz F-35'i unutun" gibi bir tehdit ile karşılaşıyoruz. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Bu bir savunma sistemidir. F-35 uçakları ile bir ilgisi yoktur. ABD yönetimi ısrarla bunu masaya getiriyor. Şu unutulmamalıdır; Bu yerden bir savunma sistemidir. Hiçbir uluslararası askeri anlaşmada bu sistemin kullanılmasını veya alınmasını kısıtlayan bir madde yoktur. Yapılan konuşmalar uluslararası hukuka aykırıdır. Türkiye, Akkuyu Nükleer Santrali gibi dev bir proje üzerinde çalışıyor. Buna benzer birçok uluslararası çapta projemiz bulunuyor. Türkiye'nin böyle savunma sistemine her zamankinden daha fazla ihtiyacı var.
DOĞU AKDENİZ'DE ÇIKARLARIMIZI KORUMALIYIZ
-Doğu Akdeniz'de enerji savaşlarında tansiyonun giderek artması, bu sistemin önemini de arttırıyor mu?
Geçtiğimiz günlerde Kuzey Kıbrıs'a düşen füzeler bizim S-400 konusunda ne kadar haklı olduğumuzu bir kez daha gösterdi. Sadece Türkiye'yi değil Kıbrıs'taki varlığımızı korumalıyız. Ayrıca Doğu Akdeniz'de enerji kaynakları konusunda bir soğuk savaş var. Bölge çok farklı gelişmelere gebe olabilir. Bölgedeki son gelişmeler Türkiye'ye tehdit algısının yapısını değiştirmiştir. Özetle bütün bunları korumamız için gelişmiş savunma sistemlerine ihtiyacımız var.
BİRÇOK NATO ÜLKESİ KULLANIYOR
-NATO ülkeleri arasında bizden başka bu sistemi kullanan ülke yok mu?
Yunanistan'da S-300 füzeleri Girit adasında konuşlandırılmıştır ve kullanılmaktadır. Bulgaristan, Slovenya gibi NATO ülkeleri bu sistemi kullanıyor. Ayrıca ABD'nin envanterinde Ukrayna'dan alınan S-300 füzeleri bulunuyor ve simultane olarak kullanılıyor. NATO'da da kod ismi var. Şimdi Türkiye ABD'ye ambargo mu uygulasın? Ayrıca birçok eski Varşova Paktı ülkesinde Rusya'nın Füze Savunma Sistemleri kullanılıyor. ABD'nin bunların tamamına yaptırım uygulaması gerekmez mi? Yaptırım konusunu artık gündemimizden çıkarmamız gerekiyor. Yaptırım olursa da burada kayden taraf Türkiye olmaz.
-NATO Genel Sekreteri'nden sonra Trump da bu sistem konusunda Türkiye'ye hak verdi. Yaptırım konusunun tamamen bittiğini düşünebilir miyiz?
Türkiye kendi tezlerini ortaya koyarken NATO Genel Sekreteri ne dedi? "Ülkelerin ne tür askeri yatırım yapacakları üye ülkelerin bileceği iştir" dedi. Osaka'daki zirvede yapılan konuşmalar Türkiye'nin tezlerini doğruladı. Sayın Cumhurbaşkanı Osaka'da "egemenlik hakkımızdan geri atmayacağız, gerekirse tahkime gideriz" demiştir. Sayın Trump da "Türkiye'ye adil davranmadık" diyerek Obama yönetiminin hatasını ikrar etmiştir. Ayrıca ABD büyükelçisinin atanması, ABD ile yapılan ortak tatbikatlar, Türk-Amerikan ilişkilerinde bir kırılma ve sert bir yaptırım hamlesinin gelmeyeceği yönündeki işaretlerdir.
MİLLİ SAVUNMA SİSTEMİMİZ YÜZDE 70'E ULAŞTI
-Bütün bu gelişmelere rağmen NATO ve ABD yönetimi yaptırımlarda ısrar ederse Türkiye'nin tavrı ne olur?
Evet NATO Genel Sekreteri ve Trump'ın açıklamalarına rağmen yaptırımlar konusu hala masada durmaktadır. Bu hukuka ve adalete aykırıdır. Çünkü bu silahlar saldırı değil savunma amaçlıdır. Türkiye bu meseleye karşı uhuletle yaklaşıyor. Ama her türlü yaptırıma karşı da Türkiye yeni bir milli savunma sistemi hamlesi başlatmaktadır. Türkiye 1974 Kıbrıs Barış Harekatı'nda yaptırımlara maruz kalan ülke değildir. 45 yılda çok şey değişmiştir. Türkiye, savunma sisteminde %70 milli kaynaklara ulaşmıştır. Bir yaptırım olursa bu hamle yüzde yüz milli savunma sistemine ulaşabilir. Burada kaybeden taraf Türkiye değil ABD olur. Sert yaptırımlarla bizi kenara gitmek gibi bir yol izlerse tarihi bir hataya girerler. ABD'li dostlarımız sanırım bunu görmektedir. Türkiye'nin stratejik önemini biliyorlar. Türkiye olmadan NATO'nun Güney kanadı çöker.
SİLAHLAR AKTİF OLARAK KULLANILACAK
-Bu sistemin savaş ve çatışma dönemi dışında kapalı tutulacağı, radarının çalıştırılmayacağı gibi iddialar da sık sık gündeme getiriliyor. Bu konuda ne söylemek istersiniz?
Türkiye bu silah sistemini almıştır. Ülkemize yönelik tehdit algısı ve yapısı değiştiği için bu sisteme bir ihtiyaç doğmuştur. Türkiye bu konuda artık kararını vermiştir. Bu silahları aktif olarak kullanacaktır.
Nasıl kullanılacağına, nerede konuşlandırılacağına Kuvvet komutanları, Milli Savunma Bakanı ve Sayın Cumhurbaşkanı ortak karar verecektir. Bunu istediği şekilde kullanabilir. Bu çok hassas bir silah sistemi. Personel eğitimi çok önemli. Türkiye ve ABD birbirini tartmaktadır ama ABD yönetimi Türkiye'nin blöf yapmadığını çok iyi bilmektedir.