Başkan Recep Tayyip Erdoğan dün Haliç Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen 94 Ruhuyla Cihannüma ve Kadim Dostlar Buluşması programına katıldı. Cihannüma ile İstanbul Dostluk Derneği'ne teşekkür eden Erdoğan, konuşmasında özetle şunları kaydetti:
"Bugün aramızda karşılığını sadece Mevla'dan bekleyerek Hakk'ın ve halkın rızası için ter dökmüş, çile çekmiş kardeşlerim bulunuyor. Rahmetli Erbakan hocamızın dediği gibi "Hayra motor, şerre fren" yapan tüm dostlarımıza şahsım ve milletim adına teşekkür ediyorum.
1994 yılı sadece bizim hareketimiz için değil aynı zamanda Türk siyasi hayatı için de bir kırılmadır, yeni bir milattır. Hukuk, adalet,özgürlük ve demokrasi mücadelesi açısından 1950 seçimleri ne kadar önemli ise 1994 seçimlerinde yakalanan başarı da aynı şekilde önemlidir.
İstanbul'da sessiz bir devrime imza attık. 1994 senesiyle beraber belediyelerin iradesine, belediyecilik hizmetlerinde hamdolsun ülkemizde yepyeni bir dönemi başlattık. İstanbul böylece faşist CHP zihniyetinden kurtuldu.
Şimdi 'Herkesi kucaklamak için geliyorum' diyen kişi, Ordu'da bu milletin, bu devletin valisine ne diyor, 'it' diyor. Bu nasıl kucaklama ya. Sen her şeyden önce bu devletin valisine tahammül edemiyorsun. Sen İstanbul gibi bir şehre belediye başkanı olmak için yola çıkıyorsun.
Böyle bir kişi benim milletimden, başta Ordu Valimiz olmak üzere özür dilemedikçe bir defa böyle bir adaylığa bırakın layık olmak, böyle bir makama gelemez. Bu makamda bulunanların her şeyden önce edeple bu makama gelmesi lazım. Bundan sonra bu milletin polislerine 'şerefsizler' ifadesini kullanan bir güruhun da yanında olduğunu düşünün. Valimiz tabii ki bunu yanında bırakmayacaktır. Davasını açmak suretiyle süreci devam ettirecektir. Fakat bizler kendisine 'Şu seçim atlatılsın' dedik.
Bolu'da, Yalova'da, Antalya'da, İzmir'de daha birçok yerde olduğu gibi gözler, evine helal ekmek götürmeye çalışan emekçi kardeşimize dikildi. Şu anda buradaki işçileri dışarı atıyorlar mı? Hani sen diyordun ki 'Ben kimseyi atmam, attırmam.' Şu anda işçiler Bolu'dan yola çıktılar yürüyorlar. Genel merkezine kadar yürüyecek. Hadi daha önce söylediklerini tekrar et. Bunların mumu yatsıya kadar bile yanmaz.
Milletin inancıyla, İstanbul'un tarihiyle kavgalı bu azgın azınlığın bu şehrin dokusunu, kadim karakterini bozmasına izin veremeyiz. Hamdolsun şu anda zaten İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin meclisinin kahir ekseriyeti AK Parti'den oluşuyor. Komisyonların tamamı AK Parti'den oluşuyor. Başkanvekillikleri öyle. Tüm bunlara asla sonuna kadar müsaade etmeyeceğiz.
İnşallah 23 Haziran, CHP adayının bühtan ve iftira siyasetinin milletimiz tarafından çöpe atıldığı gün olacak. 23 Haziran siyaset mühendislerinin parlatmaya çalıştığı küfürbazların sandığa gömüldüğü gün olacaktır. 23 Haziran'da takiyye siyaseti kaybedecek, bir kez daha samimiyet kazanacaktır.
Dönem ülkenin bekasını, milletin bekasını her türlü küskünlüğün, kızgınlığın önüne koyma dönemidir. Gün fitneyi büyütme, kırgınlıkları derinleştirme değil, bir olma, beraber olma, kenetlenme, safları sıklaştırma günüdür. İstanbul'un istikbali karşımdaki bu kadronun omuzlarındadır. Türkiye'nin aydınlık geleceği her birinizin vereceği mücadeleye bağlıdır. Unutmamalı ki son pişmanlık fayda vermez.
Keşke dememek, eyvah dememek, ömür boyu yüreğimizi yakacak nedamet yaşamamak için önümüzde sadece 5 gün var. Sizlerden 23 Haziran seçimlerinde hem oyunuza hem sandığınıza, hem de sonraki süreçlere sahip çıkmanızı istiyorum. Bu yolda rehberimiz, pirimiz Yunus Emre'dir."
Bu arada Erdoğan dün BM Genel Sekreteri Antonio Gutterres'le de bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
ANAHTARI EHLİNE TESLİM EDECEĞİZ
Bizler tesadüflerin, çıkarların biraraya getirdiği değil ortak hedeflerin, ideallerin buluşturduğu insanlarız. Kibri, tekebbürü hiçbir zaman kapımıza yaklaştırmayacağız. Zorluklar karşısında yılmadık, saldırılar karşısında sinmedik, 12 Eylül ve 28 Şubat'ın üzerimize abandığı o meşum günlerde bir an olsun yeise düşmedik. İstanbul'un anahtarını, bu şehrin kıymetini bilecek, bu şehre hizmet etmeyi görev bilecek emin ve ehil olan Binali Bey kardeşimize teslim edeceğiz.
VERİ KOPYALAMA FETÖ SANATIDIR
Özellikle 31 Mart tarihinden bu yana şahit olduğumuz hoyratlıklar, pervasızlıklar, ülkemiz ve İstanbul'u ne tür bir felaketi beklediğini ortaya koymuştur. 18 günde neler yaptım diyor. Ben söyleyeyim neler yaptığını, 18 günde başkanvekillerinin ofislerinin, odalarının kilitlerini sökmekle meşgul oldu. Veri kopyalama diye bir olayın içerisine girdi. Madem seçildin bu işlerle niye uğraşıyorsun. Bu FETÖ sanatıdır.