SETA Medya Direktörü Araştırmaları Dr. İsmail Çağlar, Binali Yıldırım ve Ekrem İmamoğlu ortak yayını değerlendirdi. Tartışmayı farklı açılardan değerlendiren Dr. İsmail Çağlar, "Amerika'da yapılan tartışmaya benzer bir durum vardı. Adaylar eşleriyle birlikte kongre merkezine geldi. İki aday da uygun davranışı ortaya koydu. Binali Bey, kameramanlarla tokalaşırken, Ekrem bey bu tokalaşmadan kaçındığı görüldü.?"
Adayların beden dili ve seçmen üzerindeki etkisi nasıldı?
"EKREM İMAMOĞLU'NA "YALAN SÖYLEME" MESELESİNDE YARDIMCI OLDU DİYEBİLİRİM"
"Moderasyon gelince; iki şeyi vurgulamak istiyorum: Türk kamuoyu bu programı takip ediyordu. Moderatörün üzerinde adil olması için olumlu bir baskı oldu. Alışık olduğumuz bir tarafgirlik sergilenmedi. Kendi küçük inisiyatiflerini Ekrem İmamoğlu'ndan yana kullandı. Ekrem İmamoğlu'na "yalan söyleme" meselesinde yardımcı oldu diyebilirim. Diğer yandan Binali Yıldırım'a sürekli konuşmasında süreye değinerek kesintilere uğratıldı diyebilirim."
NASIL BİR BEDEN DİLİ GÖZLEMLENDİ?
SETA Medya Araştırmaları Direktörü Dr. İsmail Çağlar, adayların beden dilini nasıl kullandıklarını değerlendirdi. Dr. İsmail Çağlar şunları söyledi: "Yayının ilk 5-10 dakikasında herkes gergindi. Çok fazla anlam yüklendi. Sonra gerginlik özellikle Binali Yıldırım'da azaldı. Kendi doğal halini göstermeye başladı. En fazla gergin olanlardan birisi de moderatördü. Baskı hissi vardı. Beden dili de şöyle; Ekrem İmamoğlu'nun çalışılmış bir beden dili vardı. Fakat gözlerinde bir yorgunluk belirtisi var gibiydi. Ya da gözlüklerden dolayı öyle görünmüş de olabilir. CHP'nin teknik ekibinin iyi çalışmadığını düşünüyorum. Ekrem İmamoğlu'nun gerginliği rakibini dinlerken verdiği tepkilerden belliydi. CHP adayı çalışmış olduğu beden dilini kullanmaya çalıştı. Fakat bu rol giderek gerginliği doğru gitti. Binali Bey, olduğu gibiydi. Her zaman olduğu gibi olmaya çalıştı. Gülerek, Ekrem Bey'e 2 saniye de ben veriyorum demesi gibi..."
ORTAK YAYIN SEÇMEN EĞİLİMİNİ ETKİLER Mİ?
SETA Medya Araştırmaları Direktörü Dr. İsmail Çağlar, dünkü ortak yayının seçmen üzerindeki etkisini değerlendirdi. Çağlar, "İstanbul icraatleri son anlara kaldı. Bu bir sorundu mesela. Binali Yıldırım bu konuda baskıda bulundu. İstanbul'u ve projelerimizi konuşmayacak mıyız? demesi üzerine yavaş yavaş İstanbul projeleri üzerine konuşulmaya başlandı. Seçmenin kanaatine gelince; bu bir tartışma, münazara. Hangi seçmenden bahsediyoruz? Tarafsız bir gözle baktığımızda, bir seçmen gözüyle baktığımızda çok net; teknik içerik ve siyasi retorik anlamında Binali Yıldırım'ın bu tartışmanın galibi olduğunu söyleyebiliriz. Diğer yandan CHP'li seçmenin Ekrem İmamoğlu'nun kazandığı görüşünde. Farkın çok az olduğunu biliyoruz. Tabii ki Binali Bey, ben yüksek bir farkla kazanmak isterim dedi. Bu programın kararsız seçmen üzerindeki etkisi çok etkili olacaktır. Binali Bey'in performansına bakarsak bu kararsız seçmenin üzerinde olumlu bir sonuç çıkacaktır. Elbette her iki aday da kararsızları etkiledi ama Binali Bey daha etkili oldu." ifadelerini kullandı.