Amerikan Daily Beast haber sitesinde yer alan ve adı açıklanmayan bazı üst düzey ABD'li yetkililere dayandırılan iddia, Amerikan kamuoyunda yankı buldu.
BEYAZ SARAY'IN ŞAHİNLERİ DEVREDE!
Haberde, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı John Bolton'ın başını çektiği Beyaz Saray'daki "şahin" bazı isimlerin, İran'la ilgili bir istihbaratı olduğundan daha büyük bir tehdit olarak yorumlayıp bölgeye uçak gemisi taarruz grubu gönderilmesinde önemli rol oynadıkları iddia edildi.
İSTİHBARAT DOĞRU, REAKSİYON ABARTILI
Daily Beast'e konuşan bir yetkili, söz konusu istihbaratın doğru olduğunu, ancak yönetimin bu istihbarata aşırı tepki vererek bölgeye uçak gemisi gönderdiğini belirtti.
Bir diğer yetkili ise söz konusu istihbarata göre, İran Devrim Muhafızları Ordusu'na bağlı Kudüs Gücü Komutanı Kasım Süleymani'nin, "Irak'taki İran'a bağlı güçlere Amerikan birliklerine yönelik saldırı konusunda talimat verdiğinin" bildirildiğini söyledi.
"BÜYÜTÜLDÜ"
Bu istihbaratın ele alındığı toplantıda verilecek karşılığın "büyütüldüğünü" kaydeden yetkili, "Buradaki risk, yanlış hesap yapıp tansiyonu artıran düşük seviyeli (İran adına hareket eden) bir 'proxy' birimidir. Tehdit, betimlendiği kadar yakın olmasa da biz bu reaksiyonumuzla istihbarata bir mesaj gönderiyoruz." değerlendirmesini yaptı.
Haberde, pazar günü Beyaz Saray'da yapılan ulusal güvenlik toplantısına katılan bazı isimlerin İran'a çok güçlü bir mesaj gönderilmesini savundukları, bunun sonucunda da uçak gemisi taarruz grubunun gönderilmesi kararının çıktığı iddia edildi.
BOLTON DUYURUYU YAPMIŞTI
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Bolton, pazar günü yaptığı açıklama ile USS Abraham Lincoln Uçak Gemisi Görev grubunun bir bombardıman görev gücü ile birlikte Körfez'e yönlendirildiğini bildirmişti. Bolton, bu sevkiyatı İran yönetimine "net ve kesin bir mesaj" olarak nitelemişti.
İSRAİL KAYNAKLI İSTİHBARAT!
Amerikan medyasında yer alan bazı haberlerde İsrail istihbaratının ABD'ye İran'ın bölgedeki Amerikan askerlerine yönelik saldırı hazırlığında olduğu bilgisini ulaştırması üzerine Washington'un söz konusu kararı aldığı iddia edilmişti.