Cumhurbaşkanı Erdoğan "Sizi memurluktan atamazlar, zulme seyirci olmayız"
MÜCADELEMİZİ VERECEĞİZ
Seçim Kanunu çerçevesinde yapılan hak arama mücadeleleri, demokrasinin bir imkanı, gereğidir. Dolayısıyla kimse bu hak arama mücadelesini verenleri kalkıp da hakaretle eleştirme yoluna gidemez. Geçmişimizden bugüne her türlü siyasi parti, bu tür yollara başvurmuştur, hak arama mücadelesini vermiştir. Ama olay partime gelince niye rahatsız oluyorsunuz? Biz de sonuna kadar bu mücadelemizi vereceğiz. Yüksek Seçim Kurulu noktayı koyduğu zaman bizim için de mesele bitmiştir. Ondan sonra yola devam.
Seçim sürecindeki ve sonrasındaki tartışmaların milli çıkarlarımızın ve hassasiyetlerimizin önüne geçmesine asla izin vermeyiz. Siyaset, milletin maslahatını, kendi menfaatinin önüne koymayı gerektirir. Türkiye'nin bekası, vatandaşlarımızın birlik ve beraberliği her türlü politik hesabın üstünde. Özellikle içinde bulunduğumuz hassas dönemde siyasetçilerin sorumluluk duygusuyla hareket etmesi önem arz ediyor.
GAYEMİZ REFAHI ARTIRMAK
Ülkemizin önünde 4.5 yıllık kesintisiz bir icraat dönemi bulunuyor. 82 milyon olarak bu dönemi, en verimli şekilde değerlendirmeliyiz. Seçim tartışmalarını geride bırakarak ekonomi ve güvenlik başta olmak üzere asıl gündemimize odaklanmamız şart. Dönem, kızgın demiri soğutma, musafahalaşma, kucaklaşma, birlik ve beraberliğimizi yeniden perçinleme dönemidir. Önümüzdeki süreçte gayemiz, milletimizin refahını artırmak, güvenlik ve özgürlük dengesini koruyarak, devletimizin bekasına yönelik tehditleri bertaraf ederek, Türkiye'yi 2023 hedeflerine ulaştırmak. Terörle mücadelemizi kararlılıkla sürdürürken, ülkemizin ihtiyacı olan yapısal reformları da hayata geçirmeye devam edeceğiz. Savunma sanayi, ihracat ve turizmde yakalanan ivmeyi diğer alanlarda da gerçekleştireceğiz.
Biz kurulduğu günden beri hep gücünü milletten alan ve bu gücü de sadece millete hizmet yolunda kullanan bir kadro olduk. Daima ortak akla, ortak vicdana, milletimizi bir araya getiren ortak değerlere vurgu yaptık. Hiç kimseyi dışlamadan, ötekileştirmeden siyaset yelpazesindeki herkesle Türkiye ortak paydasında buluşmanın mücadelesini verdik. Şiddete bulaşmadığı, terörü kutsamadığı müddetçe her siyasi görüşün başımızın üzerinde yeri oldu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan "Hak arama mücadelesinden neden rahatsız oluyorsunuz?"
Bölgemizde yaşanan onca çatışmaya rağmen halen istikrar ve güven adası olarak yükselen bir Türkiye varsa bunu son 17 yılda atılan adımlara borçluyuz. Yakaladığımız başarı 82 milyonun her bir ferdinin başarısı. 2023 Türkiyesi'ni inşa edecek olan da yine milletimizin kendisidir. Nasıl İstiklal Harbimizi elbirliği içinde zafere taşımışsak, nasıl PKK'lı hainlerin tepesine yurt içinde ve yurt dışında yumruk gibi inmişsek, nasıl 15 Temmuz gecesi FETÖ'cü alçaklara meydanları dar etmişsek, bugün de aynı dayanışmayı sergilemeye ihtiyacımız bulunuyor. TÜRKİYE İTTİFAKI ÇAĞRISI
Gerek Suriye'nin kuzeyindeki terör bataklıklarının kurutulması gerekse ekonomimizin tekrar büyüme trendine girmesi için toplumumuzun tüm kesimlerinin üzerine düşen görevler var. Ülkemizin bekasını ilgilendiren meselelerde siyasi görüş ayrılıklarımızı bir tarafa koyarak 82 milyon hep birlikte Türkiye İttifakı olarak hareket etmeliyiz. Vatandaşlarına ve kardeşlerine güven veren bir Türkiye için hep beraber elimizi taşın altına koymalıyız.
TÜRKİYE DİMDİK AYAKTA
Batı dünyasının belli kesimleri, ekonomimizi çökmüş, bitmiş gibi gösterme gayretinde. Ne yaparsanız yapın, hangi başlığı atarsanız atın, Türkiye dimdik ayakta ve güçlenerek yoluna devam edecektir.
Bu medyaya, bu paçavralara alıştık, bunları yutmuyoruz. Her zaman bunlar, bu başlıkları atacaklardır ama biz yolumuza dimdik durarak devam edeceğiz. Alışacaklar ve Türkiye'nin gücünü kabul edecekler. Bunlar, yeri gelir madalya dağıtırlar, yeri gelir bu tür başlıkları atarlar.
Ey Financial Times, 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye'yi sen tanıdın mı? Acaba senin ülkende ne kadar mülteci var? Hadi bir de onu haber yap. Biz 4 milyon mülteciye kimsenin yardımı olmadan ev sahipliği yaparken, harcadığımız para 35 milyar dolar. AB'den gelen sadece 1 milyar 750 milyon avro.
Eğer elimizde bir tas çorbamız varsa onu da mülteci kardeşlerimizle paylaşarak yolumuza devam edeceğiz. Her ne kadar ana muhalefetinin başındaki, "Suriyelileri tekrar ülkesine göndereceğim", Bolu'daki seçilmiş olan belediye başkanı "Bunlara bir tas çorba vermem" demişse de biz yedirmeye, içirmeye, giydirmeye devam edeceğiz. Çünkü biz ensar olmaya talibiz. Muhacirleri yolun ortasında asla bırakmayız.
ZULÜMLERE TRİBÜNDEN SEYİRCİ OLMAYIZ
(CHP'nin sendika değiştirme baskısı) Şunu unutmayın; insanoğlu hem cahildir hem zalimdir ve bir yere kadar menfaatleriyle beraber yürür. Ben Memur-Sen camiasının bu seçimler sebebiyle ortaya çıkan tabloda bulundukları yerlerde dimdik duracaklarına inanıyorum. Ne yapacak? Seni makamından mı alacak? Alsın. Seni memurluktan atabilir mi? Atamaz. Çünkü 657 denilen bu yasa sizi güçlü bir şekilde koruma altına almıştır. Kaldı ki bu yollara tevessül edenler karşısında arkanızda kapı gibi bir Memur-Sen camiası var. Biz hiçbir zaman yapılacak bu zulümlere tribünden seyirci olmayız. Yapılması gereken neyse onu da yaparız. Ama Memur-Sen camiası kendilerine 'Hadi bakalım sendikanı değiştir, şuraya geç' diyenlere karşı da o dik duruşuyla diklenmeden yerini korumalıdır.