15 Temmuz Hain darbe girişiminin ardından bağımsız mahkemeler önünde hesap sorulan terör örgütü FETÖ üyeleri, yargılama aşamasında örgütün yönlendirmesiyle inkar taktiği uyguluyor. Cezaevine girdikten sonra örgüt talimatı çerçevesinde inkar yolunu seçen sanıkların savunmalarında öne sürdükleri tezler, kanıtlanan delillerle çöktü.
FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminde İstanbul Emniyet Müdürlüğünü işgal teşebbüsüyle Esenler Birlik Köprüsü'ndeki olaylarda 5 kişinin şehit edilmesine ilişkin 67 sanık hakkında açılan ve karara bağlanan davada yargılanan eski emniyet müdürü Aynacı da FETÖ'nün "ne olursa olsun, inkar et" stratejisini izledi.
- "Hava desteğine ihtiyacımız var" beyanını inkar etti
FETÖ'nün kumpası olduğu anlaşılan 17/25 Aralık öncesinde İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şube Müdürü olan, 15 Temmuz'da 4. sınıf emniyet müdürü olarak aktif bir görevde bulunmayan ve tankın içinden çıkan darbeci Mithat Aynacı, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumu Yerleşkesi karşısındaki binada yer alan büyük salonda yapılan duruşmada, 1 Kasım 2017'de savunma yaptı.
Tankın içinden polis üniformasıyla çıkan Aynacı, darbe sanıklarından eski yarbay Osman Akkaya ile görüştüğünü belirterek, "Saat 23.27'de Yarbay Osman Akkaya ile görüştüm, doğrudur fakat kendisine 'Hava desteğine ihtiyacımız var.' şeklinde beyanda bulunmadım. Ben hava desteği istemedim." iddiasında bulundu.
Aynı davada yargılanan sanık eski askeri öğrenci Ahmet Gök ise, "Mithat Aynacı, yanımıza gelir gelmez Yarbay Osman Akkaya'ya 'Helikopterler nerede kaldı. Hava desteğine ihtiyacımız var' dedi. Mithat Aynacı, sürekli telefonundan mesajlaşıyordu." şeklinde yaptığı savunma ile Aynacı'nın ifadesinin doğru olmadığını gözler önüne serdi.
- Telefon şifresini 10 ayda unuttu
Darbecileri vazgeçirmek için tanka bindiğini iddia eden Aynacı, gözaltına alındıktan sonra telefonunun polisler tarafından alındığını ve polislere telefonunun şifresini verdiğini iddia etti.
Soruşturma aşamasında yaklaşık 10 ay sonra kendisine telefonun şifresinin sorulduğu öne süren Aynacı, "Onlara şifremi verdiğimi söyledim. Şu an hatırlayamadığım için söyleyemedim. Bana güldüler ve 'hatırlamıyor' diye tutanak tuttular." ifadelerini kullanarak, 10 ay önce verdiğini iddia ettiği şifresini unuttuğunu söyleyerek başka bir yalana daha sarıldı.
Darbeci Aynacı, FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock kullanıcısı olduğunu ve üzerinden çıkan 1 ABD dolarını da kabul etmeyerek, tüm suçlamaları inkar etti.
- "Darbeyi içine girdiğim ZPT'de öğrendim" yalanı
Davanın iddianamesinde darbeci firari eski tugˆgeneral Mehmet Nail Yiğit, darbeci Osman Akkaya'yı telefon ile arayarak I·stanbul Emniyet Mu¨du¨rlu¨gˆu¨nu¨n ele gec¸irilmesi konusunda FETO¨ tarafından go¨revlendirilen 4.Sınıf Emniyet Mu¨du¨ru¨ olan Mithat Aynacı'nın kendisine yardımcı olacagˆını söylediği tespitine yer verilmişti.
Bu tespiti de inkar eden Aynacı, savunmasında "Osman Akkaya'yı daha önce tanımıyordum, kendisine telefonumu kim verdi bilmiyorum. Osman Akkaya beni aradı. Bir süre müzakere ettik. Osman Akkaya, bana askerin ayrılacağını söyledi. Herhangi bir darbe toplantısına katılmadım. Darbeyi içine girdiğim ZPT'de öğrendim. Darbe yapılacağından haberim yoktu." iddiasında bulundu.
Davanın sanıklarından eski öğrenci Selim Ses savunmasında, "Üzerinde üniforma vardı. Elindeki telefonla sürekli mesajlaşıyordu. Mithat Aynacı, Osman Akkaya'ya, 'Ön tarafa tanklar gelecekti, neden zırhlı araçlar geldi?' dedi. Bunun üzerine Osman Akkaya, yukarı çıktı ve ateş etti. Daha sonra Mithat Aynacı, Osman Akkaya'ya, 'Hava desteğine, helikoptere ihtiyaç var.' Mithat Aynacı bir de 'Ankara'yı, İzmir'i aldık, bir tek İstanbul kaldı.' dedi." ifadelerini kullandı.
Sanık eski uzman çavuş Özgür Akkaya, "Ben vatandaşlara darbe amacıyla buraya gelmediğimizi ve teslim olacağımızı söyledim. Mithat Aynacı, 'Teslim olmayın, ateş edin, bizi linç edecekler, kimseye güvenmeyin.' diyordu." diye konuştu.
Tutuksuz sanık er Enes Arabacı ise "Yarbay ile emniyet müdürü birlikte hareket ediyorlardı. GZPT'nin üstündeyken Mithat Aynacı, telefonla konuşuyordu ve o sırada yanında bulunan Yarbay Osman Akkaya'ya, bağırarak 'Buradan RPG-7, roketatar atsak emniyet müdürlüğünü delip geçer mi?' diye sordu." beyanında bulundu.
Sanıkların haricinde olaya ilişkin ifadeleri alınan tanıklar da Aynacı'yı teşhis ederken, darbeye iştirak ettiğine dair beyanlarda bulundu. Alınan tüm bu ifadeler, Aynacı'nın ''darbeyi içine girdiğim ZPT'de öğrendim'' savunmasını çürüttü.
- "Telefonuma program yüklemedim" yalanı
Darbeci Aynacı'nın çapraz sorgunda telefonunu neden fabrika ayarlarına döndürdüğüne ilişkin soruya verdiği "Ben telefonuma hiçbir şey yüklemedim." yanıtının da yine sanıklardan Ahmet Gök'ün beyanıyla yalan olduğu ortaya çıktı.
Sanık Gök ifadesinde, ''Emniyet Mu¨du¨ru¨ oldugˆunu so¨yleyen Mithat denilen kişi bizim bulundugˆumuz zırhlı tas¸ıyıcıya bindi. Bu kis¸i su¨rekli olarak WhatsApp da go¨ru¨s¸meler yapıyordu'' dediği ortaya çıktı.
Müşteki avukatının, "O gün neredeyse bütün görüşmenizi darbe sanıklarıyla yapmışsınız. Örneğin Albay Gürcan Sercan, Yarbay Osman Akkaya, emniyet müdürü Zafer Kuloğlu ve komiser Hüseyin Uzunlu. Bunların hepsi tutuklu. Bu durum tesadüf mü?" şeklindeki sorusunu, Aynacı, "Konuştuğum kişilerin darbeci olduğunu bilmiyordum." şeklinde yanıtladı.
- Meslekten atılmış ardından geri dönmüş
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde, Vatan Caddesi'ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü Yerleşkesi'nin ele geçirilmesi ve bu sırada zırhlı araçların altında kalarak 5 kişinin şehit düşmesi, çok sayıda vatandaşın yaralanmasına ilişkin 67 sanık hakkındaki yargılama sonucunda, olay gecesi Vatan Caddesi'ndeki bir tankta yakalanan eski Emniyet Müdürü Mithat Aynacı ve 10 muvazzaf asker, "anayasayı ihlal" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmıştı.
Heyet, darbeci sanık Mithat Aynacı'yı ayrıca "kasten öldürmeye teşebbüs" ve ''hakaret'' suçlarından 14 yıl hapis cezasına çarptırdı.
Gezi olayları ve 17-25 Aralık süreçlerinde İstanbul Güvenlik Şube Müdürü olarak görev yapan Aynacı, FETÖ'ye iltisakı nedeniyle 1 Kasım 2014'te açığa alınarak meslekten ihraç edilmişti.
Açtığı davaya bakan o dönem görevli FETÖ'cü hakimlerin kararıyla mesleğe geri dönen ancak görev verilmeyen ve atama yapılmayan Aynacı, 15 Temmuz'un ardından darbeye iştirak nedeniyle meslekten yeniden atılmıştı.