Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Arslan ve avukatları katıldı. Bazı yabancı yargı derneklerinin mensuplarının da izlediği duruşmada cumhuriyet savcısı, önceki celse verdiği Arslan'ın "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan cezalandırılması yönündeki görüşünü tekrarladığını bildirdi.
Sanık avukatlarından Öykü Didem Aydın, müvekkilinin ByLock kullanıcısı olduğu yönündeki dosyadaki bilirkişi raporuyla kendilerinin aldıkları uzman raporu arasında çelişkiler olduğunu ifade etti. Aydın, çelişkilerin giderilmesi için yeniden rapor alınmasını istedi.
Müvekkiline ilişkin ByLock tespit raporu bulunduğunu ancak içerik yer almadığını savunan Aydın, ByLock tespit raporunda müvekkilinin bağlantılı olduğu belirtilen diğer kişilerin dosyalarında içerik bulunup bulunmadığının araştırılmasını ve gizli tanık Defne'nin duruşmada dinlenmesini talep etti.
Sanık avukatlarından Deniz Doğan ise esas hakkındaki savunmalarını hazırlamak için süre talebinde bulundu.
Cumhuriyet savcısı sanık tarafına esas hakkındaki savunma hazırlamaları için süre verilmesini mahkemenin takdirine bırakırken, dosyaya yenilik sağlamayacağı gerekçesiyle diğer taleplerin reddini istedi.
Mahkeme heyeti, sanık avukatlarından Aydın'ın taleplerinin bazılarını "dosya içeriğinde mevcut olması", bazılarını ise "dosya kapsamına göre esasa etkili olmayacağı" nedeniyle reddederken, avukatlardan Doğan'ın "savunma hazırlamak için süre verilmesi" talebinin ise "adil yargılanma hakkı ve savunma hakkının kısıtlanmaması" için kabul etti.
Tahliye konusunda söz verilen sanık Arslan, "Bir diyeceğim yoktur." ifadesini kullandı. Sanık avukatları tahliye talebinde bulundu.
Mahkeme heyeti, sanık ve avukatına esas hakkındaki savunmalarını hazırlamaları için süre verilmesini kararlaştırdı. Arslan'ın tutukluluğunun devamına da karar veren heyet, davayı erteledi.
- Savcı 15 yıla kadar hapis istemişti
Cumhuriyet savcısının önceki celse verdiği esas hakkındaki görüşte, FETÖ'nün nihai amacının Türkiye'de mevcut anayasal düzeni ortadan kaldırmak olduğu, bu amaç doğrultusunda devlet kurumlarıyla sivil toplum kuruluşlarında kadrolaştığı, YARSAV'da da kadrolaşmaya gittiği ifade edilerek, Arslan'ın bu kapsamda YARSAV'a üye olduğu ve nihayetinde başkanlığını üstlendiği kaydedilmişti.
Arslan'ın örgütün mahrem yapılanmasında yer aldığı, toplantılarına katıldığı ve ByLock kullandığı bildirilen görüşte, sanık hakkındaki delillerin "örgüt yöneticiliği" suçunu değil, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçunu oluşturduğu belirtilmiş ve alt sınırdan uzaklaşılarak 15 yıla kadar hapis cezası istenmişti.