Başkan Recep Tayyip Erdoğan dün Beştepe Millet ve Kongre Merkezi'nde Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla düzenlenen etkinlikte 81 ilden gelen din görevlileriyle buluştu. Konuşmasının başında Batman'da dün 8 askerimizin şehit düştüğü saldırıya tepkisini dile getirerek, "Bu şehitlerimizin ruhları için gelin, birer Fatiha okuyalım. Aynı zamanda tüm şehitlerimiz için" diyen Erdoğan, özetle şunları söyledi:
Terörle mücadelemizi hiç aksatmadan kararlılıkla sürdürüyoruz, sürdüreceğiz. Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız, gazilerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız. Bu gelişmeler, bu olaylar bizim hırsımızı da özellikle düşmanımıza karşı olan kinimizi de daha fazlasıyla artırmaktadır. Bunu tekrar hatırlatıyorum.
Diyanet camiamız, 140 bin kişilik bir ordu. 'Acaba biz inancımızı bu ülkede yaşamak ve yaşatmakta niye başarılı değiliz?' sorusunu kendimize sormamız lazım diye düşünüyorum. Bu konuda kendimizi çek etmemiz lazım. Acaba arkamda niye cemaat yok veya arkamda niye 2, 3, 5 kişi var da bir saf yok.
Sadece Sultanahmet'in, Süleymaniye'nin, Kocatepe'nin, Millet Camisi'nin kapısının sürekli açık olması bize yetmez. Bütün camilerimizin kapılarının açık olması gerekir. İmam, müezzin aralarında görev dağılımıyla nöbetleşe bu işi götürmeleri lazım.
Türkiye'de üst düzey bir yönetici hanımefendi, 'Maalesef Anadolu'da bir cenaze sebebiyle bir merasime katıldım adeta bizi camiye sokmadılar' dedi. Çok ilginçtir, hala bu çirkin geleneklerle, bunları İslam diye gösteren zihniyetler, mantıklar var. Bizim bundan kurtulmamız lazım.
"Şehitlerimizin kanlarını yerde bırakmayacağız"
CAMİYE KADIN GİREMEZ Mİ?
Hz. Ayşe Validemiz camide hadis dersi yapmıyor muydu? "Camilere kadınlar giremez" diye bir ayet, hadis mi var? Ben ne okudum ne gördüm ne duydum ne biliyorum. Bana hocalarım böyle bir şey öğretmedi. Kim hangi kafayla bunu yapıyor. Artık bu yanlış tabular yıkılmalı.
Camiler kadınlarımıza adeta kapatılmıştır. Biz şu anda çocuklarımızın ayaklarını, hanımların ayaklarını camilerimize alıştıracağız. Yarın bazı dedikodular yine başlayabilir. Varsın başlasın. Bazı şeyleri göze almaya mecburuz. Bu adımları atacağız... Özellikle vaaz ve hutbede dilimizin gençlerimizin anlayacağı şekilde güncellenmesi, yenilenmesi ve daha rafine hale getirilmesi gerekiyor.
Milletçe minarelerimizden ezanın, Allahu ekber nidalarına hasret kaldığımız günleri gördük. Tren yolculuklarında, ahırlarda, gizli saklı bir şekilde Kuran öğretildiği dönemlere şahit olduk. Milletin cenazesini yıkayacak gassal dahi bulamadığı, yazdığı kitaplardan dolayı alimlerimizin dar ağacına gönderildiği utanç sahnelerine şahitlik ettik.
Neler yazdılar neler. Şiire bak 'Ey Samsun'dan karaya çıkan ilah, merhaba' gibi abuk sabuk ifadelerle cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal'in bile istismar edildiği dönemlere tanıklık ettik, bunları da yaptılar. Yapanlar kimdi, bu ana muhalefetin menşeinde, mahrecinde olanlar.
Din görevlilerimiz ne surette olursa olsun ötekileştirici, insanımızın bir kesimini dışlayıcı ifadelerden uzak durmalıdır. Biz din görevlilerimizden insanımıza öncülük etmesini istiyoruz. Sizler imamsınız, FETÖ imamı değil ha! O ismi de nasıl bulmuşlar, biliyorlar. İhanet şebekesi çalışıyor. Gereği yapılıyor, yapılacak. Sizlerin aranızdaki çürük elmaları temizlemeniz de önemlidir.
Başkan Erdoğan: "Camilerin kapısının kadınlara açık olması gerekiyor"
FETÖ VE DEAŞ MANEVİ BOŞLUKLARI KULLANDI
FETÖ ve DEAŞ gibi yapıların topluma sirayet edebilmesinin nedeni de yine manevi boşlukların ilgili kurumlarımız tarafından doldurulamamasıdır. Gençler yaşadıkları savrulmaların çözümünü yanı başındaki camide değil de başka yerde arıyorsa yanlış giden bir şey vardır. Bu sorunların tespitini yapmak ve çözüm yollarını geliştirmek ise hepimizin görevidir.
ÇOCUK NEŞESİ İLE DOLMAYAN CAMİ BOŞTUR
Teknolojik imkanlar bir taraftan hayatı kolaylaştırırken bir taraftan da insani ilişkilere zarar veriyor. Dünyevileşme toplumdaki manevi yarıkları derinleştiriyor. Gençlerimizin ayakları gün geçtikçe camilerden daha fazla soğuyor. Camileri sadece namaz kılınıp dağıldığımız yere dönüştürmek ona yapılabilecek en büyük kötülüklerden biridir. Onun için sürekli açık kalmalı. Çocukların neşesi ile gençlerin heyecanı ile piri fanilerin tecrübesi ile kadınların nezaket ve becerisi ile dolmayan cami benim gözümde boştur.
'TERÖRİSTLERE BEDELİNİ ÖDETECEĞİZ'
Başkan Erdoğan, TRT World Forum'da da Batman'daki hain saldırıyla ilgili şunları söyledi:
Terörün bedelini o teröristlere ödeteceğiz. 7 Mehmedimiz şehit oldu ama duracak mıyız? Durmayacağız. Onlar bizden 7 şehit alacak biz onlardan 700 tane teröristi öldüreceğiz. Üzerine üzerine gideceğiz. Kesinlikle durmak yok.
Suriye'de 19 bin TIR silah, mühimmat, araç gereç, oradaki terör örgütlerine getiriliyor. Kim tarafından? Amerika tarafından.
Ne zaman ki Suriye halkı seçimlerini yapar, seçimlerini yaptıktan sonra biz Suriye'yi sahiplerine terk eder oradan ayrılırız.
Başkan Erdoğan'dan Camiler ve Din Görevlileri Haftası dolayısıyla önemli açıklamlar