FETÖ'nün darbe girişiminde Hava Kuvvetleri Komutanı olan emekli Orgeneral Abidin Ünal, Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görülen Akıncı Üssü davasında müşteki sıfatıyla ifade verdi. Darbe girişimi başladıktan sonra aradığı Akıncı Üssü komutanı Hakan Evrim'in emirlerine uymadığını söyleyen Ünal, Ankara'da uçan uçakları indirmesini istediği Evrim'in "İndiremem. Durum bildiğiniz gibi değil. Benim hayatım da sizin hayatınız da tehlikede. Yanımdakiler de telefonu kapatmamı istiyor" dediğini ve telefonu kapattığını aktardı. Ünal, sanık avukatlarının "Sizi derdest etmeye gelen ekibe karşı nasıl direndiniz" sorusuna ise "Etrafımda 5-6 silahlı kişi vardı. Onlarla bilek güreşi mi yapsaydım" yanıtını verdi.
"ÖNCEDEN PLANLADIM"
Ünal darbe girişiminden haberdar olduğu yönünde bazı sanıkların ifadelerine ilişkin "yalan ve iftira" dedi. 15 Temmuz günü Hava Harp Okulu Yalova kampını denetlemek ve Korgeneral Mehmet Şanver'in kızının düğününe katılmak, 16 Temmuz'da da askeri hava lisesi ve hava meslek yüksekokulunun Aliağa'daki kamp eğitimlerini yerinde denetlemek maksadıyla bir hafta önceden planlama yaptığını savundu.
Kampa plansız gittiği ve "Bu çocukları yormayın, akşama yorulacaklar" şeklinde talimat verdiği şeklindeki ifadelerin doğru olmadığını kaydetti.
Ünal ifadesinde kendisinin Moda'daki düğündeyken 19.06'dan sonra Hava Kuvvetleri Komuta Merkezi'nin, (MİT Müsteşarlığına yapılacağı ihbar edilen bir operasyona karşı alınmış bir tedbir olarak) Genelkurmay'dan gelen "askeri uçuşların durdurulması, havadaki uçakların indirilmesi"ne yönelik emri kendisine ilettiğini söyledi. Bu emri Eskişehir Birleştirilmiş Hava Harekât Merkezi'ne (BHHM) ilettiğini belirten Ünal, BHHM'nin bu emri ilgili birimlere 19.26'da ilettiği bilgisini verdi. 19.48'de uçuş yasaklarının yumuşatıldığını anlatan Ünal, bu yumuşamanın hemen hemen tüm meydanları açık hale getirdiğini aktardı. Şunları söyledi:
"DARBEYİ 22.10'DA ANLADIM"
Durumu raporlamak için 20.30 ve 21.05'ten sonra Genelkurmay Başkanı'na ulaşmaya çalıştım. 'Toplantıda, size döneceğiz' dediler. Aynı teşebbüsü Genelkurmay 2. Başkanı'na yaptım. Benzer cevaplar aldım. Sonradan öğrendiğim kadarıyla her iki makamın emir subaylığı FETÖ kontrolündeymiş.
21.53'te Korgeneral Fikret Erbilgin'in evinden alınıp götürüldüğünü öğrendim. Ankara'da bulunan Kurmay Başkanı Vekili Tümgeneral Cevat Yazgılı'dan durum tespiti istedim.
22.03'te Yazgılı'yı tekrar aradım ancak cep telefonundan jet sesi duydum. 'Ankara üzerinde F16'lar uçuyor' dedi.
22.10'da durumun bir darbe teşebbüsü olduğunu değerlendirdim.
"EMRİMİ DİNLEMEDİ"
Uçakların Akıncı meydanından kalkmış olduğunu tahmin ederek üs komutanı Hakan Evrim'i aradım. Üçüncü teşebbüsümde telefonu açtı. "Bu uçaklar senin mi?" diye sordum "Benim. Görevi ben verdim. Mecburum" dedi. Evrim'e "Böyle bir mecburiyet yok. Havaya uçak kalkmayacağına dair size emir verildi. Derhal indir o uçakları" karşılığını verip anayasal suç işlediğini söyledim. "İndiremem. Durum bildiğiniz gibi değil. Benim hayatım da sizin hayatınız da tehlikede. Yanımdakiler de telefonu kapatmamı istiyor" dedi ve telefonu kapattı. Sonraki aramalarda bir daha açmadı.
"FETÖ O GECE İMRALI'DAYDI"
Daha önce savcılıkta ve Genelkurmay Çatı Davası'nda da beyanları alınan Ünal, hain darbe gecesine ait kritik bilgiler aktardı. Ünal ilk kez, FETÖ'nün o gece, PKK terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan'ın tutulduğu İmralı Adası'nda faaliyet gösterdiğini açıkladı. 15 Temmuz gecesinde İmralı'da kontrolsüz uçuşlar olduğunun tespit edildiğini belirten Ünal darbe girişiminin önlenmesinde etkili olan gelişmeleri sıralarken, "Ada civarında kontrolsüz uçan helikopterler görülünce İmralı güvenlik birimleri ikaz edilerek tedbir alınmıştır" dedi.
'O EKİBE KARŞI NASIL DİRENDİNİZ' SORUSU
Ünal, sanık avukatlarının "Sizi derdest etmeye gelen ekibe karşı nasıl direndiniz" sorusuna ise "Etrafımda 5-6 silahlı kişi vardı. Onlarla bilek güreşi mi yapsaydım. Yürüttüğümüz koordineli çalışma sayesinde gerekli önlemleri aldık" yanıtını verdi. Ünal beyanlarında darbecilerin kendisine silah doğrultarak önce helikopterle uçağa, uçakla da Ankara'ya getirdiklerini anlatırken, "Ben uçaktan ininceye kadar Akıncı'ya geldiğimizi fark etmemiştim" ifadesini kullandı.
MAZERET BİLDİRDİ
Mağdur olarak beyanlarının alınması için duruşmaya davet edilen Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Hasan Küçükakyüz mazeret belirterek duruşmaya katılamayacağını bildirdi.
20 DARBECİ ASKER, 30 GENERALİ DERDEST ETTİ
O gece saat 23.00 sıralarında gelen 20 kişilik MAK timi, Ünal ve düğündeki 30 generali derdest etmişti.