Destici, partisinin Bursa teşkilatının bir otelde düzenlediği istişare toplantısında yaptığı konuşmada, Hakkari'nin Yüksekova ilçesinde, PKK'lı teröristlerin yola tuzakladığı patlayıcının infilak etmesi sonucu şehit olan asker eşi Nurcan Karakaya (25) ve 11 aylık bebeği Mustafa Bedirhan Karakaya ile dün yine aynı yerde şehit düşen Özel Harekat Polisi Recep Emre Yılmaz ve bütün şehitleri rahmetle andığını söyledi.
Türkiye'nin tüm terör örgütlerine karşı hem içeride hem de dışarıda topyekün mücadele verdiğini vurgulayan Destici, "Bu mücadele, terör örgütlerinin bu şekilde kahpe eylemleriyle karşılık buluyor ya da dışarıda ABD başta olmak üzere batılı güçlerin Türkiye'yi köşeye sıkıştırma ve birtakım yaptırımlar uygulama yönüne itiyor." diye konuştu.
Hain ve katiller için idam cezasının geri getirilmesi gerektiğine dikkati çeken Destici, "Sayın Cumhurbaşkanımız 'Önüme gelirse imzalarım.' dedi. BBP olarak inşallah ekim ayında teklifimizi Meclise sunacağız ve oradaki grupların tavrını da göreceğiz. BBP olarak milletimize verdiğimiz sözü de tutacağız, inancımızın gereğini de yerine getireceğiz." ifadesini kullandı.
Destici, iki grup için idam istediklerine değinerek, şöyle devam etti:
"Nurcan Karakaya ve 11 bebeğinin hadisesinde olduğu gibi bizzat bombayı patlatıp onların canına kast eden, onları şehit eden ya da dünkü özel harekat polisimizde olduğu gibi bizzat kurşunu sıkıp benim, askerimi, polisimi, öğretmenimi, kundaktaki bebeğimi şehit eden teröristler için idamı istiyoruz. İkincisi de küçük yaşta çocuklarımızı, kızlarımızı, kadınlarımızı kaçırıp tecavüz ettikten sonra öldüren sapıklar için idam cezasının geri getirilmesini istiyoruz. Anayasayı değiştirecek sayımız yok diyebilirler. Referanduma götürelim millet ne derse onu yapalım. Bizim teklifimiz bu."
AMERİKA'NIN YAPTIRIMLARI
ABD'nin son dönemde Türkiye'ye karşı takınmış olduğu saldırgan ve çirkin tavırları kınadığını ifade eden Mustafa Destici, iki değerli bakana yönelik almış yaptırım kararlarını reddettiklerini vurguladı.
Destici, Türkiye Cumhuriyetinin ve milletin güvendiği bu bakanların milletin geleceği için mücadele ettiğini belirterek, şunları kaydetti:
"Bu yaptırım kararı sadece o iki bakanın şahsına değildir. Bu yaptırım sadece hükümete yönelik de değildir. Sayın Cumhurbaşkanının kurmuş olduğu kabineye yönelik de değildir. Bu yaptırım kararı Türkiye Cumhuriyeti devletine ve Türk milletine yöneliktir. Onun için böyle algılanması ve böyle karar verilip buna göre değerlendirilmesi gerekir. Mecliste grubu bulunan HDP harici dört siyasi partinin bu konuya yönelik ortak tavrını desteklediğimizi ve bu kararın yanında olduğumuzu ifade ediyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın dün iki bakanımıza yaptırım kararına yönelik ABD'nin iki bakanına aynı şekilde mütekabiliyet esasları çerçevesinde muamele edileceği sözlerini de doğru atılmış bir adım olarak görüyoruz. Bizim teklifimiz iki bakan değil bu kararın altında imzası olan, bu kararın mimarları olan ve Türkiye'ye yönelik tehdit açıklamalarını yapan Trump ve onun yardımcısı Mike Pence'e yönelik olmasını istiyoruz. Adalet Bakanımıza ve İçişleri Bakanımıza yönelik yaptırım kararına misilleme olarak Türkiye Cumhuriyeti Devleti Trump ve Mike Pence'ye yönelik yaptırım kararı almalıdır. Bildiğimiz kadarıyla Donald Trump'ın Türkiye'de epeyce mal varlığı var. Trump Towers başta olmak üzere. Bu yaptırım kararının ona yönelik olarak alınması lazım ve Türkiye'nin bu konuda asla geri adım atmaması lazım."