Suç örgütü lideri Adnan Oktar ile 168 örgüt üyesi "Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve üye olma", "Çocuğun cinsel istismarı", "Nitelikli cinsel saldırı", "Şantaj", "Malvarlığı değerlerini yurt dışına çıkarma" ve "Cebir, şiddet ve tehdit kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma" suçlamalarıyla tutuklandı. Oktar ve 168 örgüt üyesi Silivri Cezaevi'ne gönderildi.
VİLLANIN MASRAFI 100 BİN TL!
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın suç örgütüne yönelik soruşturmasında şüphelilerin adliyedeki sorguları önceki gece sürdü. Lüks içinde yaşamıyla gündeme gelen, Çengelköy'deki villasının aylık masrafı 100 bin lirayı bulduğu öne sürülen elebaşı Oktar, hakimlik sorgusundaki kimlik tespitinde aylık gelirinin 3 bin 500 lira olduğunu bildirdi ve suçlamaları reddetti. İşte özetle söyledikleri:
Lakap kullanırım ancak kod adım yoktur. Müştekiler bana kumpas kurmuşlardır. Yurtdışı görüşmelerim Türkiye aleyhine değil, Türkiye lehine yapılan görüşmelerdir. Gizli, anlaşılmaz örgüt lideri bir kişi değilim. Halkın içinde yaşayan bir kişiyim, milletin içinde yaşayan televizyonda yaşayan bir kişi olmakla herkes halk da beni görür, tanır. Gittiğim yerler bellidir.
Oktar'ın "kedicikler" dediği kadın örgüt üyeliri ceza arabasında böle görüntülendi.
Gizli anlaşılmaz örgüt lideri bir kişi değilim. Dürüst insanlarla yaşamayı seven, dost olmayı seven, arkadaş çevresi olan bir kişiyim. İddiaları çirkin buluyorum kabul etmiyorum. Bize karşı atak yapan bu grup 25-30 kişilik bir gruptur. Bunları da biliyoruz. İnternette de bunları yapılacak operasyonları ifşa eden kişiler vardır.
Bu kız çocuklarına tecavüz olaylarını ise kesinlikle kabul etmiyorum. Bu da iftiradır. Buna aşırı bir abartı yapılmaktadır. Kız çocuklarının ailelerine 50'şer bin TL vererek onları aldığımıza dair iddialar vardır. Halbuki ben hayatımın her evresinde dikkatli olduğu gibi kız çocukları konusunda da son derece dikkatli olarak ilişki kuran bir kişiyimdir. O bahse konu küçük kız annesi ile birlikte geldi. Ancak eve almadım, bahçede görüştük, gönderdim. Bu iftiraları kabul etmiyorum. Atatürkçü, milliyetçi bir kişiyim.
(Kedicikler için) En estetik varlıklar olduğu için çevremdeler. Beni çok seviyorlar. Biz bir arkadaş grubuyuz.
(FETÖ için) FETÖ'den çok korkuyordum. Bu nedenle sürekli onları övdüm.
SON GÖRÜNTÜ
Oktar ve 168 örgüt üyesi 5 polis otobüsüyle getirildikleri hastanede sağlık kontrolünden geçirildi. Oktar, sağlık kontrolü sonrası polis minibüsüyle götürüldüğü Silivri Cezaevi'ne konuldu.
VİLLADAN TARİHİ TEVRAT ÇIKTI
Oktar'ın Çengelköy'deki adresinde bulunan bir adet Tevrat'a paha biçilemedi. El konulan eşyaların yüzde 60'ının tarihi eser olduğu iddia edildi.
OKTAR SORUŞTURMASI SAHTE PROFESÖRÜ DE YAKALATTI
Sahte profesör Cüneyt Turan, Oktar soruşturmasında teknik takibe takıldı. 13 Haziran'da yakalanınca hikayesi şok etki yaratan Turan'ın, Oktar'a ait kapatılan A9 TV'de Oktar Babuna ile programlara çıktığı ve yakın markaja alınan suç örgütüne yönelik 8 ay önce başlatılan teknik ve fiziki takip sırasında deşifre edilerek gözaltına alındığı ortaya çıktı. Sağlık alanında hiçbir eğitimi olmadığı halde kendini profesör diye tanıtan lise mezunu Turan tutuklandı. Turan, yıllarca kendisini beyin sinir ve omurilik cerrahı olarak tanıtmış, ameliyatlara katılmış ve seminerler vermişti. Turan'ın yakalanmasından 1 ay sonra da örgüte yönelik operasyonun düğmesine basıldı.
İSRAİL BAĞLANTISI İÇİN SUÇ DUYURUSU YAPTI
İşadamı Doğan Kasadolu, Oktar soruşturmasına müdahil olarak Adnan Oktar'ın İsrail bağlantısı iddiasıyla ilgili suç duyurusu dilekçesi verdi. Örgütün İsrail ayağında yer alan kanun dışı eylem ve faaliyetlerin ortaya çıkarılabilmesi için dosyayla ilgili gizlilik kararı verilmesi istenen dilekçede "İsrailli milletvekili Yehuda Glic ve İsrail Ekonomi Bakan Yardımcısı Yitshak Kohen ile görüşmeleriyle gündeme gelen Oktar örgütü ile İsrailli bazı yetkililerin işbirliği eskiye dayanıyor. 2012'de Kohen ile Oktar arasındaki gizli görüşmeye İsrailli 4 milletvekili haham da katıldı. İşlenen suçların MOSSAD'ı ellerinde bulunduran İsrail makamlarınca bilinmediği düşünülemez" denildi.
RTÜK'E 4 YILDA 13 BİN 313 ŞİKÂYET
Suç örgütü lideri Adnan Oktar'ın kanalı A9 TV'yle ilgili 4 yılda vatandaşlardan Radyo Televizyon Üst Kurulu'na 13 bin 313 şikayet iletildiği öğrenildi. Bugüne kadar defalarca en üst orandan kanala müeyyide uygulayan Üst Kurul'a iletilen şikayetler en fazla "Genel ahlak, manevi değerler ile ailenin korunmasına aykırılık" gerekçesiyle yapıldı. Bir şikayette "Dini sömürücü hareketlerle insanları sapkınlığa yönlendiriyor" denildi.