FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden bugün itibariyle tam 2 yıl geçti. 250 vatan evladının şehit edildiği kanlı darbe girişimine ilişkin araştırılan konulardan birisi de o gece neler yaşandığı. Peki,15 Temmuz gecesi neler yaşandı? İşte saat saat o gece yaşananlar...
- Ankara, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi askerlerin 15 Temmuz 2016'da düzenlediği ve ülke genelinde 251 vatandaşın şehit olduğu darbe girişimi sırasında olayların merkez üssü oldu.
- Milli İstihbarat Teşkilatına (MİT) 15 Temmuz'da gelen ihbarla başlayan süreçte Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ile Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'ın da arasında bulunduğu birçok komutan darbecilerce Akıncı Üssü'nde alıkonuldu.
- Birçok birlikteki tank ve zırhlı araçlar kışla dışına çıkarken Ankara üzerinde FETÖ mensubu pilotların kullandığı savaş uçakları TBMM, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, Emniyet ve TÜRKSAT'ı bombaladı, çok sayıda vatandaşın şehadetine neden oldu. Vatandaşların kahramanca direnişine sahne olan başkentteki olaylar, ertesi gün öğle saatlerinde tamamen sona erdi.
- Darbe girişimi günü saat 16.16'da Kara Havacılık Komutanlığında görevli subayın MİT Müsteşarlığına giderek FETÖ üyesi askerlerin Müsteşar Hakan Fidan'ı almak üzere kuruma saldırıda bulunacağını ihbar etmesinin ardından MİT yetkilileri, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler'i telefonla bilgilendirdi. Sonrasında bir MİT Müsteşar Yardımcısı ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan da ayrı ayrı Genelkurmay Başkanlığına geldi.
- Karargahtaki hareketliliğin dikkatlerini çektiği FETÖ mensupları paniğe kapılarak, 16 Temmuz saat 03.00'te başlamasını planladıkları girişimi 15 Temmuz saat 20.30'a çekme kararı aldı.
- MİT Müsteşarı Fidan'ın Genelkurmaydan ayrılmasından bir dakika sonra karargahtan yaklaşık 50 kilometre uzaktaki Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığında darbe hazırlıkları için toplanan 33 Özel Kuvvetler Komutanlığı (ÖKK) personeli Genelkurmaya doğru otobüsle yola çıktı.
- Karargaha dönen dönemin Genelkurmay Stratejik Daire Başkanı Tümgeneral Mehmet Dişli, saat 21.00'de makam odasına girdiği Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a, "Komutanım operasyon başlıyor, herkesi alacağız, taburlar tugaylar yola çıktı." sözleriyle darbeyi tebliğ etti. Söylenenlere tepki göstererek, girişimi desteklemeyeceğini belirten Akar'ın ağzı ve burnu içeri giren diğer darbecilerce kapatıldı, elleri plastik kelepçeyle bağlandı.
- Akıncı Üssü'nden gelen darbeci ÖKK personeli, karargaha dönen Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Salih Zeki Çolak, beraberindeki Kara Kuvvetleri Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar ve emir subayı Yunus Can'ı derdest etti. Çolak'ın koruma astsubayı Piyade Başçavuş Bülent Aydın, olaya müdahale etmeye çalışırken şehit edildi.
- Hemen hemen aynı dakikalarda darbeci pilotların havalandırdığı uçaklar, Ankara semalarında alçak uçuşa başladı.
- Ankara'daki Polatlı 58. Topçu Er Eğitim Tugayı ve Topçu Füze Okulu, Mamak 28. Mekanize Piyade Tugayı, Beytepe Jandarma Eğitim ve Okullar Komutanlığı, Kara Havacılık Komutanlığı, Harp Okulları Komutanlığı, Etimesgut Zırhlı Birlikler Okulu ve Eğitim Tümen Komutanlığı, Genelkurmay Özel Kuvvetler Komutanlığı ve Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayındaki darbeciler de aktif olarak harekete geçti. Birçok tank, zırhlı personel taşıyıcı ve diğer araçlarla binlerce asker kışlaların dışına çıktı. Kuvvet Komutanlıklarındaki darbeciler de hareketlendi.
BAŞBAKAN YILDIRIM, KALKIŞMAYI DUYURDU
Ankara'da herkes olan biteni anlamaya çalışırken, dönemin Başbakanı Binali Yıldırım, saat 23.02'de televizyon kanallarına bağlanarak, "Bir kalkışma ihtimali üzerinde durduklarını" bildirdi ve "Bu kanunsuz eylemin içerisinde olanlar en ağır şekilde bedelini ödeyecekler." dedi.
Darbenin başına geçme önerilerini reddeden Genelkurmay Başkanı Akar, saat 23.03'te Genelkurmay Başkanlığı bahçesinde bulunan helikopterle Akıncı Üssü'ne götürüldü.
Darbecilerin çeşitli planlarıyla derdest ettikleri Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga ile Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Galip Mendi, Kara Kuvvetleri Komutanlığı Kurmay Başkanı Orgeneral İhsan Uyar, Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Kamil Başoğlu'nun da arasında bulunduğu birçok general Ankara, Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Abidin Ünal ve bazı komutanlar ise İstanbul'dan alınarak Akıncı Üssü'ne götürüldü ve alıkonuldu.
TSK içinde hareketlilik olup olmadığını öğrenmek için akşam saatlerinde Jandarma Genel Komutanlığına giden Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanı Turgut Aslan ve koruması da derdest edilerek komutanlıkta tutuldu.
ŞEHİRDE BOMBALAR
Ankara'da bu gelişmeler yaşanırken, Gölbaşı ilçesi dolaylarından patlama sesi yükseldi. FETÖ mensubu darbecilerin kullandığı F-16'dan saat 23.18'de Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Havacılık Daire Başkanlığına atılan bomba 7 kişiyi şehit etti, 5 kişiyi yaraladı.
Vakit gece yarısını 33 saniye geçtiği sırada bu kez Gölbaşı'ndaki Emniyet Genel Müdürlüğü Özel Harekat Daire Başkanlığı bombalandı. Burada da 44 polis şehit oldu, yaralanan 36 kişi hastaneye kaldırıldı.
Darbecilerin bulunduğu helikopterler, Yenimahalle'deki MİT yerleşkesini tararken Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'ndan TRT'ye giden darbeciler saat 00.13'te canlı yayında zorla darbe bildirisi okuttu.
ERDOĞAN'IN ÇAĞRISI KARŞILIK BULDU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan saat 00.24'te CNN Türk kanalına bağlanarak, "Bu gelişme gerçekten Türk Silahlı Kuvvetlerimizin içindeki bir azınlığın, ne yazık ki kalkışma hareketidir ve bu malum yapıya ait paralel yapılanmanın teşvik ettiği üst akıl olarak onların kullandığı bir harekettir." dedi. Erdoğan, milleti, darbecilere karşı durmak üzere meydanlara çağırdı.
Çağrının ardından Ankara'nın her semtinden vatandaşlar Genelkurmay Başkanlığının çevresindeki İnönü Bulvarı ve Milli Müdafaa Caddesi ile Kızılay Meydanı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi, AK Parti Genel Merkezi ve Jandarma Genel Komutanlığı civarı başta olmak üzere meydan ve caddelerde toplanmaya başladı. Vatandaşlar, darbe girişimi için kışladan çıkan askerlere tepki gösterdi, hatta mücadeleye girişti.
Polatlı'da kışlalarından çıkarak Ankara'ya doğru hareket eden askeri araçların önü vatandaşlarca kesildi. Bunların bir kısmı kışlalarına döndü. Aynı sıralarda Erdoğan'ın çağrısını duyan Kazan halkı da Akıncı Üssü çevresinde toplanmaya başladı. Ancak FETÖ mensubu darbecilerin kullandığı ateşli silahlarla 8 vatandaş şehit oldu.
Darbenin yönetim merkezi Akıncı Üssü'nden mühimmat yüklü halde kalkan uçaklar, sonik patlamalarla vatandaşları ürkütmek için ses hızının üzerinde seyretmeyi sürdürdü. Darbeciler bir yandan da Kara Harp Okulunda eğitim gören kursiyer askerleri helikopterlerle Genelkurmay Başkanlığına taşıdı.
ANKARA EMNİYET MÜDÜRLÜĞÜ BOMBALANDI
Bu sıralarda, uydu yayınlarını durdurmak isteyen ve arasında sivillerin de olduğu darbeci grup, helikopterle TÜRKSAT'ın Gölbaşı'ndaki tesislerine gitti. Darbecilere karşı tedbir amacıyla kuruma gelen 2 TÜRKSAT görevlisi, FETÖ mensubu darbecilerce ateş açılarak şehit edildi.
Yenimahalle'deki Ankara Emniyet Müdürlüğü binasına saat 00.56'da 2, 01.08'de ise bir bomba daha atıldı. Saldırı sonucunda 2 vatandaş şehit oldu, 39 kişi yaralandı. Ankara Emniyet Müdürlüğü önünde zırhlı araçlarda bulunan darbecilerin faaliyetleri sonucu da 8 vatandaş şehit oldu.
Darbe faaliyetleri için Özel Kuvvetler Grup Komutanı Tuğgeneral Semih Terzi ve beraberindeki ÖKK askerlerini Diyarbakır'dan taşıyan uçak, saat 01.13'te Etimesgut Havalimanı'na indi. Terzi ve ekibi, buradan helikopterlerle Gölbaşı'ndaki ÖKK karargahına hareket etti.
Özel Kuvvetler Komutanı Korgeneral Zekai Aksakallı'nın, "Sana tarihi bir görev veriyorum. Semih Terzi darbeci bir haindir, vatan ve millet adına Semih Terzi'yi öldür. Bunun sonunda şehadet var. Hakkını helal et." dediği ÖKK'da görevli Astsubay Ömer Halisdemir, beraberindeki askerlerle Ankara'ya ulaştıktan sonra ÖKK karargahına gelen Tuğgeneral Semih Terzi'yi vurarak öldürdü. Ancak Halisdemir de Terzi'nin ekibindeki darbeci askerlerce şehit edildi.
TBMM TOPLANDI
TBMM'de temsil edilen tüm siyasi partilerden milletvekilleri, demokrasi ve Meclise sahip çıkmak üzere TBMM Genel Kurul salonunda saat 01.39'da toplandı.
Darbe girişimine karşı çıkmak üzere Genelkurmay önünde toplanan, tanklar ve zırhlı araçların önüne kesen ve üstlerine çıkan vatandaşlar, saat 02.21'de Genelkurmaya girdi. Ancak darbeciler, vatandaşlara ateş açtı.
Genelkurmay Başkanlığı ile Jandarma Genel Komutanlığı civarında seyreden helikopterlerden de vatandaşlara ateş açıldı. Genelkurmay Başkanlığının içi ile karargah çevresinde darbecilere karşı koymaya çalışan 38 kişi ateşli silah ve helikopter saldırıları sonucu şehit oldu.
Ayrıca Akay Kavşağı'nda tankın üzerinden düşen 2, Dikimevi'nde ise ateşli silahla vurulan bir vatandaş hayatını kaybetti.
Havada bulunan F-16'ların birinden saat 02.35'te Genelkurmaya birkaç yüz metre mesafedeki TBMM'ye bomba atıldı.
Aynı dakikalarda, TRT Genel Müdürlüğü binasını ele geçirmeye çalışan FETÖ mensubu askerler gözaltına alınmaya başlandı. Kurumun yayını saat 03.00'te normale döndü.
Darbeci pilotlarlar Gölbaşı'ndaki TÜRKSAT tesislerine 4, TBMM'ye 2 bomba daha attı. TBMM'ye atılan bombalar 32 kişiyi yaraladı. Darbe girişiminin ardından yapılan tespite göre, Meclis'te yaklaşık 20 milyon liralık hasar meydana geldi.
Bu sırada Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Meclis kürsüsünden, "Meclis burada dursun, burayı kapatıp aşağıya (sığınağa) gidersek bu millet meydana gelmez, bu millet 'Meclis bunlardan korktu' der. Bizim burada yapacağımız şey burada ölmektir." dedi.
Jandarma Genel Komutanlığı, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi ve AK Parti Genel Merkezi civarındaki eylemler sırasında biri tankın üzerinden düşen, diğerleri ateşli silahlarla vurulan 14 vatandaş şehit oldu.
Darbeci askerlerden bir kısmı gözaltına alınmaya başlanırken, darbenin idare merkezi konumundaki Akıncı Üssü'nün elektrikleri saat 04.29'da kesildi.
KÜLLİYE YAKINI BOMBALANDI
Günün aydınlanmasıyla darbecilerin hedefi bu kez Cumhurbaşkanlığı Külliyesi oldu. Darbe girişimi içinde yer alan pilotların kullandığı F-16'ların birinden saat 06.19'da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi yakınındaki köprülü kavşak ve otoparka 2 bomba atılarak 15 kişi şehit edildi. Darbecilerin saldırısında 7 kişi yaralandı.
Darbeci pilotların Ankara üzerindeki uçuşlarının sabah saatlerinde de devam etmesi üzerine darbe girişiminde yer almayan uçaklar, üsteki çeşitli noktaları vurarak darbecilerin uçaklarının kalkışının önüne geçti.
Halk ve polisin mücadelesi sonucu darbecilerin mukavemetlerinin kırılmasının ardından Akıncı Üssü'nde tutulan Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, saat 08.26'da helikoptere binerek, Çankaya Köşkü'ne hareket etti.
Özel harekat polisleri sabah saatlerinde Jandarma Genel Komutanlığını ele geçirdi. Ancak bundan kısa süre önce, akşam saatlerinden o saate kadar burada alıkonulan Turgut Aslan ve koruması Hasan Gülhan, yemekhane bölgesinin arka tarafında başlarından vuruldu. Gülhan şehit olurken, Aslan ağır yaralandı.
Darbe girişiminin başarısız olacağını anlayan askerler, sabah saatlerinde Genelkurmay karargahından çıkarak polise teslim olmaya başladı. Kısa süre sonra özel harekat polisleri de Genelkurmay kışlasına girdi.
Başbakan Binali Yıldırım, saat 12.57'de Çankaya Köşkü'ne geldi. Dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Akar, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ve Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile kameraların karşısına geçen Yıldırım, teşebbüsün bastırıldığını resmen duyurdu.
İSTANBULLULAR, FETÖ ÜYELERİNE, ADETA DİZ ÇÖKTÜRDÜ
Türk Silahlı Kuvvetlerine sızmış FETÖ/PDY mensubu ve/veya bu örgütsel faaliyeti destekleyen 8 binin üzerinde askeri personelin, savaş uçakları da dahil 35 uçağın, 3 geminin, 37 helikopterin, 74'ü tank 246 zırhlı aracın ve 4 bine yakın hafif silahın kullanıldığı kanlı darbe girişiminde örgüt, İstanbul'da stratejik bölgeleri hedef aldı.
Bir grup asker Boğaziçi ve Fatih Sultan Mehmet köprülerini saat 22.00 sıralarında tek taraflı trafiğe kapattı. Anlam verilemeyen askeri hareketlilik, televizyon kanallarında haber oldu. Sosyal medyada Ankara ve İstanbul başta olmak bazı şehirlerde patlama ve silah sesleri duyulduğu haberleri yer aldı.
Diyanet İşleri Başkanlığının emriyle camilerden selalar okutuldu. Darbeci askerlerin yönetimindeki uçaklar kent üstünde alçak uçuş yaparak sonik patlamalarla halkı sindirmeye ve halkın dışarıya çıkmasını engellemeye çalıştı.
Buna karşın Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı üzerine binlerce kişi Boğaziçi Köprüsü'ne adeta akın etti. Bazı darbeci askerler, köprüyü geçmeye çalışan vatandaşların üzerine ateş açtı. Tankın da kullanıldığı saldırılarda aralarında polis memurları Münür Alkan, Kemal Tosun, reklamcı Erol Olçok, 16 yaşındaki oğlu Abdullah Tayyip Olçok'un da bulunduğu 34 kişi şehit oldu. Halkın direncini kıramayan askerler, sabaha karşı teslim olmak zorunda kaldı.
Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'nün Anadolu Yakası tarafı giriş kısmında meydana gelen olaylarda ise Hasan Kaya ateşli silahla mermi çekirdeği yaralanmasına bağlı, İsmail Kefal kafa travması sonucu, Şükrü Bayrakçı Ümraniye Çakmak Köprüsü civarında tankla ezilme nedeniyle genel beden travması sonucu şehitlik mertebesine ulaştı.
ÇENGELKÖY'DE DARBECİLER POLİSLE ÇATIŞTI
Kuleli Askeri Lisesi'nde saat 20.00 sıralarında alarm verildi. Hazırlıkların ardından 2 unimog 15 Temmuz Şehitler Köprüsü'ne, 2 unimog Fatih Sultan Mehmet Köprüsü'ne hareket etti. Bir grup darbeci asker de Kandilli-Beykoz istikametine gitti. Okul önünden yaya olarak geçen bazı vatandaşları darbeci askerler derdest etti. İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan'ın kolluk kuvvetlerine bulundukları noktaları korumaları, darbecilere direnç göstermeleri konusundaki talimatı üzerine Çengelköy Polis Merkezi Amirliğindeki görevli polisler, polis otolarıyla karakolun kapısını kapatacak ve yolu kesecek şekilde park ederek tertibat aldı.
Çengelköy Polis Merkezinden kalkışmanın hukuksuz olduğu yönündeki çağrılara rağmen çöp konteynerlerini siper alan darbeciler, ihtilal yaptıklarını belirterek polislere teslim olmalarını isteyip ateş açtı. Polisler de ateşe karşılık verdi.
Darbeciler, Çengelköy Işıklar Bölgesi'nde sivil vatandaşlara uzun namlulu silahlarla ve etkili mesafeden ateş etmeye devam etti. Polis ve vatandaşın direnci ile darbeciler, darbe girişiminin başarısızlıkla sonuçlandığını anlayınca saat 05.48 sıralarında geri çekilme kararı aldı. Kelepçelenen vatandaşlar polisler tarafından serbest bırakıldı. Olaylar sonucunda gazeteci Mustafa Cambaz, Kader Sivri, Burak Cantürk, Fatih Dalgıç, Gökhan Esen, Halil Kantarcı ve Osman Yılmaz şehit oldu, 62 kişi de yaralandı.
ATATÜRK HAVALİMANI
Atatürk Havalimanı, tanklar vasıtasıyla sevki sağlanan örgüt üyesi askerler tarafından ele geçirilmeye çalışıldı. Darbeciler, saat 22.15 itibarıyla havalimanına giriş-çıkışlar kapatıldı. Darbeci askerler, uçuş kontrol kulesini ele geçirerek, tüm yurt içi ve dışı uçuşları durdurdu. F-16 savaş jetleri ile havalimanı üzerinde alçak uçuş yapılarak yolcu uçaklarının iniş-kalkış yapmaları engellendi. Askerler, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı üzerine havalimanına akın eden binlerce kişinin üzerine ateş etti. Pistte bulunan 17 yaşındaki Mahir Ayabak şehit düşerken, onlarca kişi yaralandı. Halkın direnişi karşısında askerler burayı terk etmek zorunda kaldı.
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, darbe girişimi sırasında Atatürk Havalimanı'nda yaşananlara ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında 1 üsteğmen, 3 uzman ve 7 er gözaltına alındı.
Saatler 03.20'yi gösterdiğinde Cumhurbaşkanı Erdoğan, uçakla Atatürk Havalimanı'na geldi. Kendisini karşılayan kalabalığa Erdoğan, "Milletin üzerinde hiçbir güç yoktur. Bu bir ayaklanma, ihanet, vatana ihanet hareketidir. Bunun bedelini çok ağır ödeyecekler." diye seslendi.
DARBEYE KARŞI İLK SORUŞTURMA
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığınca, 00.34'te askeri kalkışmayı yapanlara karşı ''darbeye teşebbüs'' suçundan soruşturma başlatıldığı duyuruldu. Küçükçekmece Başsavcısı Ali Doğan, darbe girişiminde bulunan askerlerle ilgili soruşturma başlattığını ve askerlerin görüldükleri yerde tutuklanacaklarını bildirdi.
1. Ordu Komutanı Orgeneral Ümit Dündar, 01.00 sıralarında bir televizyon kanalına bağlanarak askeri kalkışmaya ilişkin "Bu, TSK tarafından desteklenen bir hareket değildir. Bu olaylar meydana geldiği andan itibaren Sayın Valimizle bir araya gelip İstanbul üzerine yoğunlaştık. Buradaki problemi çözmek için çalışıyoruz." ifadesini kullandı.
HEDEFTE POLİS VARDI
Darbecilerin polise yönelik ilk hedef noktası Bayrampaşa'daki Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü oldu. Buraya saat 22.20 civarında ulaşan askerler, polise "teslim olun" çağrısı yaptı. Polis, teslim olmadı. Saat 00.30'dan itibaren burada toplanmaya başlayan vatandaşlar askerlere tepki gösterdi. Askerler havaya ateş açarken vatandaşların tepkileri daha da arttı. Çıkan olaylarda Ümit Yolcu şehit olurken, 16 kişi yaralandı. Askerler, vatandaşların artan tepkisi üzerine burayı terk etmek durumunda kaldı.
Vatan Yerleşkesi'ne ulaşan darbeci askerler, polisin ve halkın direnişi karşısında başarılı olamadı. Vatan Yerleşkesi'ne darbeci askerlerce hava desteği istenmesi üzerine gelen helikopter, eski lunapark olarak adlandırılan noktaya inmek istedi. Polisin yerden atışla karşılık vermesi üzerine helikopter Vakıf Gureba hastanesinin arkasındaki okulun bahçesine indi. Vatandaşların tepki göstermesi üzerine buradan da kalkmak zorunda kalan helikopter, Topkule Kışlası'na döndü. Darbeci askerler, zırhlı araçları çevreleyen vatandaşların da sayesinde polis tarafından gözaltına alındı. Tanklardan birinin içinden vatandaşlarca çıkarılan ve darbeci askerlerle birlikte hareket ettiği anlaşılan 4. Sınıf Emniyet Müdürü Mithat Aynacı da yakalandı.
AKOM'UN İŞGALİ
Darbecilerin hedeflerinden biri de, 3 bine yakın kamera ile İstanbul'un birçok noktasını kayıt altına alan ve anlık olarak MİT'e ileten İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne bağlı Afet Koordinasyon Merkezi (AKOM) oldu.
Saat 21.15 sıralarında AKOM'a giren darbeci askerler, görevlileri etkisiz hale getirip dışarı çıkardı. Darbeci askerler binada kilitli odaların kapılarını kırarak arama yaptı. Askerler, bilgisayarların ve elektronik eşyanın fişlerini çekti, server odalarına girerek sistemi engellemeye, kamera ve ekranları devre dışı bırakmaya çalıştı. Bunu başaramayan askerler, teknik ekip çağırdı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısının ardından vatandaşlar AKOM binası çevresinde de toplanmaya başladı. Darbeci kurmay yarbay Mustafa Kubilay'ın emri ile askerler, vatandaşların girişini engellemek amacıyla bina kapısına barikat oluşturdu. Vatandaşlar buradan ayrılmayınca darbeci askerler hedef gözetmeksizin halka doğru ateş etti. Açılan ateş sonucu 6 kişi yaralandı.
ACIBADEM TÜRK TELEKOM
Acıbadem'deki Türk Telekom Hizmet Binası'nın önüne saat 22.30 civarında gelen darbeci kurmay yüzbaşı Mehmet Karabekir yönetimindeki askeri birlik, binanın önünde, etrafındaki yol ve caddenin köşelerinde konuşlanarak giriş-çıkışı durdurdu. Acıbadem Türk Telekom binasını darbecilerin ele geçirdiğini öğrenen vatandaşlar, kısa bir süre sonra Türk Telekom civarında toplanmaya başladı. Kolluk görevlileri de olay yeri ve civarına gelerek, darbeci askerlere müdahale etmeye çalıştı.
Karabekir, bölgeye ulaşan ya da tesadüfen oradan geçmekte olan vatandaşlara, "Asker yönetime el koydu haberiniz yok mu? Evlerinize gidin" diyerek tehditte bulundu. Karabekir, buradan ayrılmayan vatandaşlara ateş açtı.
Olaylarda Murat Mertel, Muhammet Fazlı Demir, Orhun Göytan, Şirin Diril ve Murat Naiboğlu da şehit düşerken, 18 kişi de çeşitli yerlerinden yaralandı. Darbeci askerlerden Karabekir, olay yerine gelen güvenlik kuvvetlerince etkisiz hale getirildi.
SABİHA GÖKÇEN HAVALİMANI
Maltepe 2. Zırhlı Tugay Komutanlığından 8 zırhlı araçla çıkan darbeci askerler, saat 23.30 sıralarında Sabiha Gökçen Havalimanı yakınlarına ulaştı. Buradaki trafik yoğunluğu ve halkın toplanmaya başlaması üzerine zırhlı araçların bir kısmı bariyerleri aşarak karşı şeride geçti ve buradan ilerlemeye devam etti. Emniyet güçleri tarafından havalimanı nizamiyesine 100 metre kala zırhlı araçlar durduruldu. Vatandaşlar, darbeci askerlere müdahale etti. Polis tarafından teslim olmaları yönünde uyarı yapıldı. Tanklarda bulunan darbecilerden bir kısmı havaya ateş açtı. Güvenlik koridoru oluşturularak ve müdahale edilerek zırhlı araçlardaki darbeci askerler saat 03.00 sıralarında yakalandı.
Tuzla ilçesi Orhanlı gişeleri üzerinde meydana gelen olaylarda da Ozan Özen, Mustafa Direkli, Yalçın Aran, Erdem Diker, İhsan Yıldız, Vahit Kaşçıoğlu şehit oldu.
TÜRK ASKERİ DİRENDİ
Darbe karşıtı olan askerler, 15 Temmuz'da darbecilere karşı direniş gösterdi. Hava Harp Akademisi Komutanlığı binasında darbe karşıtı olduğu bilinen Hava Harp Akademisi öğrenci subaylarından Yüzbaşı Cihan Okur ile Üsteğmen Hüseyin Balık, darbe girişimine katılanlarca bina amfisinde rehin alınıp, silah ve telefonlarına el konuldu. Kemer ve bağcıkları çıkartılan Okur ve Balık'ın başlarına silahlı öğrenci subaylar dikildi.
Harp Akademileri Komutanlığı görevini yürüten Korgeneral Tahir Bekiroğlu, Harp Akademileri Komutanlığı sahasındaki konutunda, darbeci askerlerce Hadımköy Askeri Cezaevi'ne götürüldü. Bekiroğlu, sabah saatlerine kadar tutulduğu cezaevinden darbe girişiminin başarısız olması üzerine serbest kaldı.
Deniz Harp Okulu Komutanlığı görevini yürüten Tümamiral Mesut Özel, karargaha gitmek için bindiği araçta ağzı bantlandı ve ellerine plastik kelepçe takılarak Maltepe Askeri Cezaevine götürüldü. Burada tutulan Özel, darbe girişiminin başarısız olması üzerine serbest kaldı.
TRT ULUS YERLEŞKESİ BİNASININ İŞGALİ
Kara Harp Akademisinde yapılan toplantıda görevlendirilen bir grup darbeci asker, saat 21.00-21.30 sıralarında silahlı ve tam teçhizatlı olarak yola çıktı. Askerler zırhlı araçlarla saat 22.30'a doğru TRT Ulus Yerleşkesi'ne ulaştı. Kapıdaki güvenlik görevlilerine, "Terör tehdidi var, binayı süratle boşaltın." diyen darbeci askerler binaya dağıtıldı. Darbeciler içerideki yaklaşık 40 kadar TRT çalışanına telefonlarını bıraktırarak binayı boşalttı. İç aydınlatmaları kapatan darbeci askerlerden Binbaşı Yüksel Demir, alay komutanı Müslüm Kaya'yı aradı ve binanın kontrolünün ele geçirildiğini bildirdi.
Darbeci askerlere binada beklenmesi talimatı verildi. Saat 22.30 sıralarında TRT binası bahçesine 10 kadar asker, helikopterle indi. Darbeciler, TRT Arapça kısmına girdi.
Bu arada dışarıda vatandaşlar toplanmaya başladı. Vatandaşların dağılması için havaya ateş açıldı. Binbaşı Yüksel Demir'in telefonuna saat 05.00 sıralarında "RUN" yazan bir mesaj geldi. Darbeci albay Hüseyin Ergezen'in de aralarında bulunduğu 5 kişi buradan temin ettikleri sivil kıyafetleri giyerek saat 06.00 sıralarında uzun namlulu silahlarını bırakarak olay yerinden kaçtı. Diğer darbeci askerler saat 07.45 sıralarında polis ekiplerine silahlarını vererek teslim oldu.
HARBİYE'DEKİ TRT BİNASININ İŞGALİ
Hasdal Kışlası 6. Motorlu Piyade Alayının eski komutanı albay Müslüm Kaya ile yeni komutanı Nebi Gazneli'nin bizzat organize ettiği ve talimatlarını verdiği olayda, Hasdal Kışlası'ndan çıkan bir grup darbeci asker 21.30-22.00 sıralarında Harbiye'deki TRT binasına geldi.
Darbeciler, bina önündeki trafik polislerini silah tehdidiyle etkisiz hale getirip binaya girerek güvenlik görevlilerine "Bomba ihbarı var." şeklinde beyanda bulunarak burayı ele geçirdi.
Olay yerine gelen polis ekiplerine ateş açan darbeciler Şişli Emniyet Müdürü Melih Ekici'yi gözünden yaraladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısıyla sokağa çıkan vatandaşlar, TRT binası önünde toplanmaya başladı. Darbeciler, vatandaşların kendilerine tepki göstermesi üzerine havaya ateş açtı. Dağılmamaları üzerine vatandaşların ve buraya gelen polislerin üzerine ateş açan darbeciler, Fahrettin Yavuz ve Murat Demirci ile 2 yıldır İstanbul'da yaşayan Faslı Jaouad Merroune'yi vurarak şehit etti. Vatandaşlardan 48'i de çeşitli yerlerinden yaralandı. Darbeci askerler, polis ekiplerinin "teslim olun" çağrısına ateşle karşılık verdi. Darbe girişiminin başarısız olduğunu anlayan askerler daha sonra teslim oldu.
DİGİTÜRK'ÜN İŞGALİ
Vodafone Arena Stadı'na helikopterle inen darbeci 43 asker ve 3 sivil teknik personel, albay Hamdi Acar ve binbaşı Ali Akkaş önderliğinde toplandı.
Stat kapılarını zorlayarak açan darbeciler, Digitürk binasını işgal amacıyla dışarı çıktı. Yoldan geçen İETT otobüsünü havaya ateş açarak durduran darbeci askerler, otobüse binerek Digitürk binasına yakın bir noktada indi. Yürüyerek Digitürk binasına giren darbeciler, burayı işgal etti. Yayını durdurma amacıyla faaliyette bulunan darbeci askerler, yayını kesemedi. Darbeci binbaşı Akkaş, yayın kesilmeyince içerideki cihazlara ateş etti.
Polislerin gelmesi üzerine yapılan müzakerelerle darbeci askerler teslim oldu.
HAİN DARBE GİRİŞİMİNİN ÜZERİNDEN 2 YIL GEÇTİ
Gizli örgütlenerek başta askeriye, emniyet, adliye, mülkiye, adliye, maliye olmak üzere sinsice devletin tüm kılcal damarlarına sızan Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin üzerinden 2. yıl geçti.
Devletin emanet ettiği silahları millete doğrultan ve demokratik yönetimi rafa kaldırmayı hedefleyen ihanet şebekesinin Türkiye Cumhuriyeti tarihine kara bir leke olarak sürdüğü 2 yıl önceki darbe girişimi, hafızalarda ilk günkü tazeliğini koruyor.