Cumhurbaşkanı Erdoğan, yemin töreninin ardından gerçekleştirdiği Bakü ve KKTC ziyaretleri sırasında gazete yöneticilerinin sorularını şöyle yanıtladı:
"MUHALEFETİN YEMİN TÖRENLERİNDEKİ TUTUMU: KENDİLERİNE ZARAR VERİR, BİZE DEĞİL"
"Muhalefetin bu tür yaklaşımları kendilerine zarar verir. Bize hiçbir zarar vermez. Bunların hepsi milletin gözü önünde oluyor. Gizli saklı değil. Örneğin İstiklal marşı okunacağı anda bile birilerinin kaşına gözüne bakarak ayağa kalkanlar milletin gözünden kaçmadı. İstiklal Marşı bu milletin marşıdır belli bir grubun marşı değildir. Cumhurbaşkanı içeri girerken ayağa kalkmış kalkmamış hiç umurumda değil. O da yine kendilerine fatura ettikleri bana göre bir harekettir. Tayyip Erdoğan cumhurun başkanı olarak oraya inmiştir ve 26 milyon 334 bin kişinin oyunu almış bir Cumhurbaşkanı var. Kabul edersin etmezsin, bu 26 milyon 334 bin kişiye saygısızlıktır."
"ATAMA DURUMU OLABİLİR"
İkinci bir başkan yardımcısı konusunda açıklama yapan Erdoğan "ileride ikinci yardımcı atama durumu olabilir" dedi. Ayrıca Erdoğan, "Genelkurmay Başkanlığı Savunma Bakanlığı'na bağlanabilir" açıklamasını yaptı.
"BAKANLIK İLE KOMUTANLIK ARASINDAKİ İLİŞKİ DAHA İYİ OLACAK"
Başkan, "Hulusi Akar'ın bakanlığında ne etkili oldu, Genelkurmay Başkanının yetkilerinde bir değişiklik olacak mı?" sorusunu "2014 yılı sonunda AB müktesebatına göre Genelkurmay Başkanlığı'nı Milli Savunma Bakanlığı'na bağlama süreci ve gerekliliği vardı. O günden bugüne biz, AB müktesebatında bir şeylere, tatsızlığa fırsat vermeyelim diye bu işi pek kurcalamadık. Ama yeni yönetim sistemi içinde bu konuyu arkadaşlarımızla değerlendireceğiz. Bir çift başlılığın olması doğru bir şey değil. Bunu artık bir yoluna koymamız lazım. Bunu kararlılıkla aşacağımızı tahmin ediyorum. Gerek Hulusi Akar Paşa'nın gerek ise Yaşar Güler Paşa'nın ve Ümit Dündar Paşa'nın birbirleri ile olan gönül bağları ve birliktelikleri "şüpheci nazar" ile bakma gibi bir durumu ortadan kaldırmıştır. Sivil- asker gibi bir yaklaşım kalmamıştır, aşılmıştır. Milli Savunma Bakanı ile Türk Silahlı Kuvvetlerimizin arasındaki ilişkiler çok daha dayanışmacı olacaktır. İnanıyorum ki karar alma sürecinde de bir sekteye fırsat vermeyecektir." diye yanıtladı.
Genelkurmay, Milli Savunma Bakanlığı'na bağlanabilir
"GENELKURMAY, MİLLİ SAVUNMAYA BAĞLANABİLİR"
Recep Tayyip Erdoğan, "Genelkurmay, MSB'ye bağlanabilir mi?" sorusuna
"Bağlanabilir, hiçbir manisi yok. Dikkat ederseniz, Hulusi Akar Paşa'yı bakan olarak açıkladık. Aynı anda da Genelkurmay Başkanı'nı, Kara Kuvvetleri Komutanı'nı ve Genelkurmay İkinci Başkanı'nı atadık. Çünkü Silahlı Kuvvetler boşluk kabul etmez. Aslında devlet yönetiminde hiçbir yer boşluk kabul etmez. Nitekim ben aşağıda bakanlarımızı açıklamaya giderken, vekaleten olmaz dedik ve atamaları hemen yapalım diyerek, işi bitirdik." karşılığını verdi.
BİRÇOK ENSTRÜMANIMIZ VAR, FAİZ DÜŞECEK
Birileri bu işi tırmandırmaya çalışsa da bunun düştüğünü göreceksiniz. Bu kadar emin konuşuyorum. Hazine ve Maliye Bakanımız elbette ne gerekiyorsa yapacaktır. Burada birçok enstrümanlarımız var. Önümüzdeki süreçte inanıyorum ki faizin de düştüğünü göreceğiz. Ben eminim, sadece devlet bankalarımız değil, özel bankalarımız da gerektiğinde taşın altına eline koyacaktır. Yüksek faiz, istihdamda düşüşü de beraberinde getirebiliyor. Yatırımcılar, gerçek girişimcilerin, yatırımlarını geliştirmeleri, istihdamlarını artırmaları, elbette kendilerine imkan sunulmasıyla mümkündür. Bu işi sadece devlet bankalarının sırtına yükleyemeyiz.
BERAT BEY ÇOK DAHA SERİ DERLEYİP TOPARLAYACAK
Hazine ile Maliye Bakanlığı'nı birleştirdik. Devlet bankaları da Merkez Bankası da artık bu bakanlıkla ilişkili kurum olarak ilintili hale geldi. Berat Albayrak Bey'in finans sektörü ile hem pratikte hem de teorikte geçmişi var. Özel sektörde başarıyla çalışmış, son dönemlerde Marmara Üniversitesi'nde bu konunun dersine girmiş, böyle bir geçmişi olmuş bir arkadaşımız olması sebebiyle bu işi çok daha seri derleyip toparlayacağına ve başarıyla yürüteceğine inanıyorum. Maliye ve Hazine Bakanlıkları geçmişte zaten tek bir bakanlıktı, ancak sonradan ayrılma süreci oldu. Ama o uygulama fayda getirmedi, zarar getirdi. Zira Maliye Hazine'den ayrı hareket ediyor, Hazine Maliye'den ayrı hareket ediyor. Bunlar aslında bir bütünün parçalarıydı. Şimdi biz bunu 'deneme- yanılma' diyelim; neticelerini gördük ve birleştirmeyi uygun bulduk. Çalışma şemasında Hazine-Maliye Bakanlığı'nın alt birimleri olarak çok önemli kurum kuruluşlar var. Bu adımla birlikte Hazine Maliye Bakanlığı, devlete finans temininde çok daha güçlü bir kaynak oluşturacak.