Muhafazakar Düşünce dergisi, son sayısında Avrupa'da hızla yayılan ''Aşırı Sağ ve İslamofobi'' konusunu özel bir dosya ile gündemine aldı.
Özellikle geçtiğimiz aylarda ortaya çıkan ve gündemi bıçak gibi kesen, Fransız aydınların Kuran-ı Kerim'den bazı ayetlerin çıkartılması talebi, bu konuyu yeniden gündeme getirmiş ve Fransa Eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin bu durumun içinde bulunması da İslamofobi fikirlerin ne boyutta olduğunu gözler önüne sermişti.
Yayınlanan son sayısında Muhafazakar Düşünce dergisi de, özel bir dosya ile Avrupa'da ortaya çıkan bu sorunları ele aldı.
Cumhurbaşkanlığı Özel Kalem Müdürü Büyükelçi Dr. Hasan Doğan ''Avrupa'da Aşırı Sağve İslamofobi'' isimli özel sayıda ''İslam Hukuku açısından Müslümanlar ve Müslüman olmayanlar arasındaki ilişkinin dayandığı esaslar ışığında Savaş - Barış Kavramları'' başlığıyla bir yazı kaleme aldı.
SAVAŞTA VE BARIŞTA İSLAM İLİŞKİLERİ
İslam'ın, Hz. Muhammed (SAV)'in döneminde yer alan, savaşta ve barışta gayrimüslimler ile ilişkileri düzenleyen bazı temelleri barındırdığını belirten
Dr.Hasan Doğan, yazısında bu temellerin uygulanmasının günümüzde daha net anlaşıldığını belirtti.
Özellikle savaşta ve barışa gayrimüslimlerle ilişkilerin belli prensiplere dayandırıldığını belirten Doğan, Müslümanların şiddet pozisyonuna yerleştirilmeye çalışılmasını eleştirdi.
İşte Dr.Hasan Doğan'ın o yazısından önemli başlıklar:
"İslam dini, mensuplarının aynı dünyayı paylaştıkları gayrimüslimlerle münasebetleri hususunda bazı esaslar belirlemiş ve düzenlemelere gitmiştir. Bu prensipler etrafında Hz. Peygamber (SAV)'in ve ilk Müslümanların yaşadıkları tecrübeler sonraki asırlar ve nesiller için örnek teşkil etmektedir.
İslam'ın inanç ve hukuk sistemindeki genel yaklaşım ve buna dair Hz. Peygamber (SAV)'in uygulamaları doğru tespit edilmeden Müslümanların diğer inançlara mensup kişi ve toplumlarla ilişkilerine dair isabetli değerlendirmelerde bulunulması mümkün değildir.
Bu meyanda barış, savaş ve buna bağlı olarak şiddet kavramlarının bahsi geçen resimde yanlış noktalara yerleştirilmemesi, hem Müslümanların kendi ideal pozisyonlarını belirlemeleri, hem de gayrimüslimlerin İslamiyet ve Müslümanları tanırken/tanımlarken hakkaniyetten ayrılmamaları için büyük önem taşımaktadır.
Bu çalışmada Müslümanların gayrimüslimlerle ilişkilerinin dayandığı esaslara dair yapılan değerlendirmelerde ön plana çıkarılan ayet ve hadisler ele alınmakta ve İslam hukukunun bakış açısını tespit edebilmek amacıyla bir perspektif geliştirilmeye gayret gösterilmektedir."