Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen'in yeğenleri Şamil Gülen ve Tavus Bin Keysan Gülen hakkında "silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek" suçundan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis istemiyle dava açtı. Sanıklardan Şamil Gülen, FETÖ'yü terör örgütü olarak görmediğini belirtirken kardeşi Tavus Bin Keysan ise FETÖ'nün silahlı bir terör örgütü olduğunu ifade ederek, etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak istedi.
SANIK ŞAMİL GÜLEN'İN İTİRAFLARI
Şamil Gülen: "FETÖ/PDY'ye yardımda bulunmadım, örgütten de yardım almadım. Suçlamaları kabul etmiyorum, suçsuzum. Fetullah Gülen ve ona bağlı insanları terör örgütü olarak kabul etmiyorum" - Tavus Bin Keysan Gülen: "Ben bu örgütü terör örgütü olarak kabul ediyorum. Babam, FETÖ/PDY terör örgütünün içindedir, bunu kabul ediyorum. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyorum"
Ankara 29. Ağır Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın iddianamesinde, sanıkların Cevdet Türkyolu ve Abdullah Aymaz'ın da arasında bulunduğu örgütün tepe yöneticileriyle görüşme kayıtları olduğu belirtildi.
BYLOCK KULLANICISI OLDUĞU ORTAYA ÇIKTI
FETÖ/PDY kapsamında haklarında işlem yapılan kişilerle yurt dışına giriş-çıkışları bulunan şüphelilerin, soruşturma geçiren kimi örgüt şüphelileriyle aynı tarihlerde aynı otellerde konakladıklarının ve örgüte ait iş yerlerinde çalıştıklarının belirlendiği kaydedildi.
Sanıklardan Şamil Gülen'in örgütün şifreli haberleşme uygulaması ByLock kullanıcısı olduğu tespit edildiği, örgüt elebaşı Gülen'in talimatının ardından Bank Asya'da altın alım işlemi gerçekleştirdiği, hesaplar açtırdığı vurgulandı.
İddianamede, müşteki sıfatıyla beyanı alınan Çetin Acar'ın, Şamil Gülen ile ilgili, "Bizzat babası Salih Gülen'in ağzından, Şamil Gülen'in askeri hizmetler yaptığını duydum. Hatırladığım kadarı ile Ankara Kara Harp Okulu'nda okuyan takip ettiği öğrencisi vardı." dediği aktarıldı.
Sanıklardan Tavus Bin Keysan Gülen'in cep telefonunda örgütün darbe girişiminin ardından, Gülen'in video ve ses dosyalarının bulunduğu internet sitelerine girdiğinin belirlendiği ifade edildi.
İddianamede, sanıkların 2013'e kadar örgüt elebaşı Gülen'in yanına gittikleri, bu seyahatler sırasında aldıkları talimatları, örgüt mensuplarına ilettikleri belirtilerek, "Sanıkların, örgütün amaçları doğrultusunda örgütü idare etme, emir ve direktif verme, örgüt içinde inisiyatif ve karar verme gücüne sahip oldukları, dolayısıyla örgütün hiyerarşik yapısı içinde yönetici konumunda oldukları anlaşılmıştır." bilgisine yer verildi.
Bu kapsamda söz konusu sanıkların, "silahlı terör örgütü kurmak ve yönetmek" suçundan 15'er yıldan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
GÜLEN'İ ABD'DE DEFALARCA ZİYARET ETMİŞ
İddianamede, sanıkların soruşturma aşamalarında verdikleri ifadeler özetlendi.
Sanık Şamil Gülen, FETÖ'ye ait dershanelere gittiğini, üniversiteden mezun olduktan sonra Türk Telekom'da uzman yardımcısı olarak görev yaptığını, 20 Temmuz 2016'da iş akdinin feshedildiğini anlattı.
Hükümet veya devlet aleyhine herhangi bir organizasyon içinde bulunmadığını öne süren Şamil Gülen, Zaman gazetesi ile Sızıntı ve Aksiyon dergilerine abone olduğunu ancak bu yayın organlarının FETÖ'ye ait olduğunu düşünmediğini söyledi.
Bank Asya'daki hesabında artış olmadığını ileri süren Şamil Gülen, darbe girişimini televizyonda gördüğünü iddia ederek, "Siyasilerin 'Bu bir darbe girişimidir' açıklamalarıyla bunun bir darbe girişimi olduğunu anladım. Darbeden daha önce bilgim yoktu. Darbeci askerleri tanımam." beyanında bulundu.
"FETÖ'YÜ TERÖR ÖRGÜTÜ OLARAK KABUL ETMİYORUM"
Çetin Acar'ın "Ankara Kara Harp Okulunda takip ettiği bir öğrenci olduğu" yönünde kendisiyle ilgili beyanlarını da kabul etmeyen Şamil Gülen, babası Salih Gülen'in nerede olduğunu bilmediğini savundu.
İddianamede, 2002, 2005 ve 2009'da kardeşleriyle ABD'ye amcası Fetullah Gülen'i ziyaret ettiği hatırlatılması üzerine, Şamil Gülen, "Orada amcamın (FETÖ elebaşı Gülen) bulunduğu sitedeki evlerden birinde kaldık. Ziyaretlerim yaklaşık 10 gün sürmüştür. Amcamla hal hatır sormak babında kısa sohbetler etmiştik. Kendisiyle bir araya fazla gelemedik. Pensilvanya'da bulunduğum sırada akrabamız Cevdet Türkyolu ile zaman zaman karşılaşıp, merhabalaştık. Sitede birçok şahıs vardı. Günde 20-30 kişi ziyarete gelirdi." dedi.
Şamil Güler, örgütten de yardım almadığını ileri sürerek, "Suçlamaları kabul etmiyorum, suçsuzum. Ben Fetullah Gülen ve ona bağlı insanları terör örgütü olarak kabul etmiyorum." dedi.
"DİNİ SOHBETLERE KATILDIK"
Tavus Bin Keysan Gülen ise 2002'de kardeşleri Şamil ve Yasir Gülen ile amcalarını görmek için ABD'ye gittiklerini, 10 gün boyunca Gülen'in dini sohbetlerine katıldıklarını, bunun dışındaki faaliyetlerinin olmadığını söyledi.
2007'de de eşi Tuğba Gülen ve bir yaşındaki oğluyla Gülen'i görmek için Amerika'ya gittiklerini anlatan sanık Gülen, 2009'da babası Salih, annesi Naime, kardeşleri Yasir, Şamil, Fatmanur ve Zeynep Gülen ile Amerika'yı ziyaret ettiklerini belirtti.
Sanık Gülen, "Amcamın kaldığı malikanenin dışında bir ev bizim kalmamız için tahsis edilmişti. Biz burada kaldık. Sadece dini sohbetler yapılacağı zamanlar erkekler çıkıp söz konusu malikaneye gidiyorduk." diye konuştu.
"TERÖR ÖRGÜTÜ OLDUĞUNU KABUL EDİYORUM"
Gülen, akademik yaşamda başarılı olamayınca ticarete atıldığını, bir süre yurt dışından canlı hayvan ticaretiyle ilgilendiğini, daha sonra mermer işi yaptığını bildirdi.
Sanık Gülen, "Fatih itfaiyesinin arkasında bulunan bir cemaat evine yerleştim. Dört sene kadar bu evde kaldım. Bu evin abisi, Halit Akın olarak hatırladığım kişidir. Örgüt bana dershanede öğretmenlik teklif etti fakat kabul etmedim. 2012'de kayınpederime ait firmada finans öğrendim. 2012 başında kayın biraderimle Amerika'ya giderek ticari faaliyette bulunduk." diye konuştu.
Darbe girişiminin ardından eşinin boşanma davası açtığını ifade eden Gülen, "Ben bu örgütü, terör örgütü olarak kabul ediyorum. Babam, FETÖ/PDY terör örgütünün içindedir, bunu kabul ediyorum. Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istiyorum." dedi.
GÜLEN'İN YAKININDAKİ KİŞİLERİ ANLATTI
Telefon irtibatı tespit edilen örgütün tepe yöneticilerinden Abdullah Aymaz ile görüşmesini kabul eden Gülen, Aymaz'ı amcasının talebesi olması dolayısıyla tanıdığını belirterek, "Aymaz, sürekli amcamın yanındadır. Üst düzey bir konuma sahiptir." dedi.
Fetullah Gülen'in çevresindeki isimler hakkında bilgi veren sanık Gülen, ifadesini şöyle sürdürdü:
"Suat Yıldırım, Fetullah Gülen'in ilk talebesidir. Kendisiyle babam arkadaştır. Ben görüşmedim. Ahmet Kurucan, halam Fazilet Korucuk'un damadıdır. En son 2013 başında Amerika'da amcamın yaptığı dini sohbette gördüm. Naci Tosun ve Mustafa Özcan, Suat Yıldırım ile aynı dönemde Fetullah Gülen'in ilk öğrencilerindendir. Mahmut Akdoğan, FETÖ kurumlarından İzmir'deki Şifa Hastanesinin Erzurum'daki şubesini açmıştı. Barbaros Kocakurt, bir dönem FETÖ'ye müzahir İzmir Yamanlar Kolejinin müdürlüğünü yapmıştı. Aynı zamanda Cevdet Türkyolu ile nöbetleşe Fetullah Gülen'in yemek, ilaç ve randevuları gibi konularda yardımcılığını yaparlardı. Bahattin Karakaş, FETÖ'nün 2005'te Güneydoğu Anadolu Bölgesinin imamıydı. İsmail Büyükçelebi'nin Amerika'da amcamın kaldığı çiftlikte amcam ile aynı katta odası bulunur. Kendisinin pozisyonunu bilmiyorum ancak üst düzey bir görevli olduğunu düşünüyorum. Mehmet Ali Büyükçelebi, İsmail Büyükçelebi'nin kardeşi olur, fakat faaliyetleri hakkında bilgi sahibi değilim. Kazım Avcı, babamın halası Dürdane Avcı'nın oğludur. Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurumundan emekli. Halen FETÖ/PDY kapsamında tutukludur. Şerif Ali Tekalan'ın Fatih Üniversitesi rektörü olduğunu biliyorum. Kudret Ünal, Fetullah Gülen'in doktorudur ve her zaman amcamın yanında kalır. Cemil Koca'yı Ankara'da babam Salih Gülen Turgut Özal Hastanesi'nde tedavi gördüğü esnada 2009'da babamı ziyarete gelmesinden dolayı tanıyorum. Babam bu kişinin Ankara imamı olduğunu söylemişti. Nevzat Ayvacı isimli şahsı hiç görmedim, ancak 'Antalya'da Nevzat abiniz var' şeklinde muhabbet olmuştu. Bu kişi olabileceğini düşünüyorum."
Mehmet Ali Şengül'ün de Fetullah Gülen'in ilk talebelerinden biri olduğunu anlatan Gülen, bu kişinin Avrupa'da yaşadığını, fakat nerede olduğunu bilmediğini söyledi.
Gülen, İbrahim Kocabıyık'ın da amcasının talebelerinden olduğunu ve örgüt adına dini sohbetler düzenlediğini bildirdi.
BÖLGE SORUMLULARININ ADINI VERDİ
Örgütün Türkiye'yi 6 bölgeye ayırdığını anlatan Gülen, savunmasını şöyle sürdürdü:
"Bu bölgelerden Doğu Anadolu Bölgesinin imamı 2000 yılının başına kadar Ahmet Kara'ydı. Bu tarihten sonra Sadık Kesmeci, 2000-2003 arası görev yaptı. 2003-2005 arası Ömer Mustafa Aytekin, 2005'ten sonra Abdullah Yuca görevlendirildi. Yuca, 2007'den sonra Benin'e gitti. Aytekin'in de 2005'te İtalya'ya gittiğini biliyorum.
Güneydoğu Anadolu Bölgesinin sorumlusu olarak Bahattin Karataş'ı bilirim. İç Anadolu Bölgesinin sorumlusu İsmet Aksoy'du. Aksoy, daha sonra Japonya'ya gitmiş. Ege Bölgesinin sorumlusu olarak babam Salih Güney'in dediğine göre Bekir abi denilen kişiyi duydum. Marmara Bölgesinin sorumlusu olarak Ahmet Kara'nın görev aldığını biliyorum. Muhtemelen 2008'e kadar görev almıştı. Bu tarihten sona Sadık Hoca olarak bildiğim Sadık Kesmeci görev almış. Karadeniz sorumlusundan herhangi bir bilgim yok."