THY Basın Müşavirliğinden yapılan açıklamaya göre, ayrıcalıklı hizmet anlayışı ve sürekli kendini yenileme merkezli genel faaliyet yaklaşımı ile bugün dünyanın 121 ülkesindeki 303 noktada Türk Bayrağını gururla dalgalandıran milli havayolu, geride bıraktığı 85 yılın anısına anlamlı bir reklam filmine imza attı.
İzleyicileri, THY'nin bugüne kadarki en önemli anlarına tanıklık ettiren film, bayrak taşıyıcının 1947'deki "İlk Yurtdışı Uçuşu" ile başlıyor. Bugün, milyonları dünyanın dört bir yanına uçuran THY'nin o günlerde yalnızca 12 koltuk kapasitesiyle yola çıktığı görülüyor.
THY'nin 85 yılını anlatan yeni reklam filmi
Reklam filmi, "Kıbrıs Barış Harekâtı" sırasında THY'nin aldığı önemli görevle devam ediyor. Milli markanın, söz konusu vatan olunca tüm imkanlarını hiç düşünmeden seferber edip, filosundaki 4 adet DC-9 uçağının koltuklarını sökerek Türk Ordusuna destek sağladığı görülüyor.
Türk-Japon dostluğu adına atılan en önemli adımlardan biri olan, 215 Japon vatandaşının özel icra edilen bir seferle kurtarılması da filmdeki bir diğer kesiti oluşturuyor. Ankara'daki Japon Büyükelçiliğinin de desteğiyle, o gün yaşanan olaylar gerçek haber görüntüleriyle ekrana yansıyor.
Filmin devamında havacılık tarihinde çok sık yaşanmayan ve yine gerçeğe dayanan bir olay canlandırılıyor.
THY'nin uçağındaki doğum da yeni reklam filminde yer alan görüntüler arasında. Üstelik bir sürprizle yer alıyor. 1990 yılında Frankfurt-İzmir uçuşunda dünyaya gelen ve ismini kaptan pilottan alan "Erkan Geldi", kendi doğumunun gerçekleştiği sahnede bir kabin görevlisini oynuyor.
Türk futbol tarihinin en gurur verici anlarından biri olan 2002 Dünya Kupası üçüncülüğü de unutulmuyor. Türkiye milli takımının, THY'nin uçağıyla Güney Kore'den yurda dönerken F-16'lar tarafından karşılandığı an tekrar hatırlanıyor.
Filmin son bölümünde ise THY, Türkiye'nin her zaman dost eli uzattığı bir ülkeye, Somali'ye uçuyor. İhtiyaç sahibi bu topraklara uçan uluslararası tek havayolu olarak bir ülkeye nasıl umut ve sevgi taşındığının altı çiziliyor.
Depo Film'in prodüksiyonunu üstlendiği film, fotoğraf ekibi de dahil yaklaşık 100 kişilik teknik ekip ve 400 kişilik oyuncu kadrosu ile çeşitli mekanlarda 4 günde tamamlandı. Dönemlere özel yüzlerce kostüm üretildi. Olaylar nasıl gerçekleştiyse birebir yansıtmak ve ekrana taşımak için kalabalık bir sanat ekibi haftalarca çalıştı. Filmin müziği Los AngelesIta özel olarak hazırlandı. Serdar Dönmez'in yönetmenliğini yaptığı filmin, kreatif ajansı ise Publicis İstanbul oldu.