Sanıklar, firari eski Tuğgeneral Ali Kalyoncu, eski Albay Yusuf Bayazıt, eski yarbaylar Ertuğrul Terzi, Nuri Büyükyazıcı, Ejder Yıldırım, Savaş Kabaklı ve Ercan Türkben'in yer aldığı yazışma grubundaki mesajlar, bilirkişi incelemesinin ardından Genelkurmay Çatı davası dosyasına girdi. Sanık Ertuğrul Terzi'nin, incelemesi tamamlanan telefonunda, darbe girişimi gecesi Jandarma Genel Komutanlığı ve Ankara Emniyet Müdürlüğünün savaş uçaklarıyla vurulması, darbeyi engellemeye çalışan vatandaşların da şehit edilmesi talimatını içeren yazışmalar tespit edildi.
Ali Kalyoncu
İŞTE 15 TEMMUZ GÜNÜ SANIKLARIN MESAJLAŞMALARI;
Ejder Yıldırım: Migyem (Mühimmat Islah Geliştirme ve Yenileştirme Merkezi) haber verildi. Yolda.
Savaş Kabaklı: Tamam.
Yıldırım: 20 dk mühimmat.
Ercan Türkben: Geç, acele et.
Yıldırım: 1 bölük 5 dk çıkış, Valilik, AA, Tandoğan, Beşevler için Nuri tanklar.
Yıldırım: Mesajlar alınıyor mu? Cevap verin.
Kabaklı: Tamam. Çıkın.
Yıldırım: Emniyet iki tank.
Türkben: Geliyor.
UÇAKLARDAN YARDIM İSTİYOR
Yazışmalara göre, halkın darbeye karşı durması üzerine Yıldırım, kalabalığın dağıtılması için ısrarla hava desteği istiyor. Bu yazışmalardan sonra Akıncı Üssü'nden kalkan uçaklar Ankara'da çeşitli yerleri bombalıyor. O anlara ilişkin, bilirkişi raporunda yer alan darbecilerin yazışmaları şöyle:
Yıldırım: Emniyet hava, kuvvet macunu.
Kabaklı: Ejder, hava desteği başka yerde, elindekini kullan.
Türkben: Yeriniz neresi?
Ali Kalyoncu: Ejder geri çekil. Hava kuvvetleri emniyete doğrudan müdahale edecek.
Kabaklı: Ejder, uygula.
'DİREK MÜDAHALE EDİN, İNDİRİN' EMRİNİ VERİYOR
Firari sanık eski Tuğgeneral Kalyoncu'nun, darbe girişimine direnen vatandaşların şehit edilmesi emrinin darbeciler tarafından anında uygulandığı da yazışmalara şöyle yansıdı:
Kalyoncu: Hiçbir vatandaşın ZPT veya araçların üzerine çıkmasına müsaade edilmeyecek. Direkt müdahale edin, indirin.
Yıldırım: Ok. Ettik, 8-10.
Kabaklı: "Nuri neredesin?
Büyükyazıcı: Komutanım ben 3 tekerlekli araçla geliyorum. Tabur komutanı arıza çıkarıyor.
Terzi: Komutanım jandarmanın emniyetini aldım. Bayağı biriktiler.
Yusuf Bayazıt: Kara Havacılık Komutanlığından 40 bin mühimmat vereceğim Genelkurmay için, kışlada bekliyoruz.
Terzi: İş makineleri ve çok kalabalıklar. Takviye imkanı var mı?
Kalyoncu: Çok az bekle.
Terzi: Emredersiniz komutanım.
Kalyoncu: Durumu değerlendir, kararını ver. Neye ihtiyacın var?
Terzi: Helikopter, uçak komutanım.
Kalyoncu: Tamam. Mühimmat olarak?
Terzi: Sanırım jandarmaya girdiler.
Kalyoncu: Giren kim?
Terzi: Polis. Tam isabetli uçaklar uçsunlar, devamlı. Komutanım yardım, uçak.
Kalyoncu: Nereye istiyorsun, nokta?
Terzi: Aynı yer.
Kalyoncu: AŞTİ, saray yoluna.
Terzi: ZMA taraf değişti, etrafım sarıldı.
Kalyoncu: Önceki yere geliyor.
Terzi: Doğusuna, komutanlık içinde polis kobrası var.
Kalyoncu: Mühimmat getirilirse sana nasıl ulaştırılır, ortam nasıl?"
İKİSİ 'SÖZDE YURT KONSEYİ' ÜYESİ
Sözde "Yurtta Sulh Konseyi" üyesi oldukları gerekçesiyle Kalyoncu ile Terzi, Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Genelkurmay çatı davasının sanıkları arasında yer alıyor.