Tekirdağ Emniyet Müdürlüğünce yürütülen Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi soruşturması kapsamında, TSK'daki "kripto" örgüt mensupları ile bağlı bulundukları "sivil imam"ların ilişkisi deşifre oldu.
FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi sonrası Tekirdağ Başsavcılığının talimatıyla çalışma başlatan İl Emniyet Müdürlüğü, aylarca süren titiz araştırma sonrasında 2 bin 129 kripto askeri personeli deşifre etti. Tekirdağ polisi, bu askerlerden 929'uyla ilgili incelemeyi bizzat kentte yürütürken, deşifre edilen bin 200 personelle ilgili bulgular da başsavcılık tarafından 42 ile gönderildi ve o illerde emniyet müdürlükleri tarafından operasyonlara başlandı.Mahrem yapı içerisinde yer alan ve Tekirdağ polisince soruşturması yapılan "kripto"lardan 262'sinin subay, 548'inin astsubay, 96'sının uzman erbaş, 12'sinin memur olduğu öğrenilirken, 11'inin ise görevden ayrılarak başka mesleğe geçtiği saptandı.
Deşifre edilen kripto FETÖ yapılanması mensuplarının 4'ünün albay, 1'inin yarbay, 3'ünün binbaşı, 5'inin yüzbaşı, 79'unun üsteğmen, 35'inin teğmen, 237'sinin astsubay, 73'ünün uzman çavuş olduğu, 8'inin ise emekliye ayrıldığı belirlendi.
MAHREM İMAMLAR YÖNETİYOR
TSK içindeki FETÖ'cü subayları yöneten "mahrem imam"lara yönelik çalışmada ise 96 şüpheli belirlendi. Mahrem imamların mesleklerinin, öğretmen, veteriner, zabıt katibi, zabıta memuru, mühendis olduğu ortaya çıktı.
Tekirdağ'da 5 farklı zamanda yapılan operasyonlarda 207 asker tutuklanırken, 272 asker adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. 12 asker savcılıkça serbest bırakılırken, 50 kişi firari olarak aranıyor. 178 askeri personel ise Tekirdağ Emniyet Müdürlüğü tarafından ifadelerinin alınması sırasında etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istedi ve örgütü anlatan ifadeler verdi.Etkin pişmanlıktan yararlanan askerlerin ifade ve fotoğraf teşhisleri sonrası ardışık telefonla arama yöntemini kullanmayan 50 kripto asker hakkında adli işlem başlatıldı. Bu askerlerin farklı illerde ardışık arama yöntemini kullandıkları ortaya çıkarıldı.
CEP TELEFONU YERİNE ANKESÖRLÜ TELEFON
Ekiplerce, deşifre olmamak amacıyla gizliliğe büyük önem veren TSK'nın kripto yapılanması üyelerinin "ByLock" kullanmadıkları, FETÖ'nün mahrem imamları hariç kimseyle görüşmedikleri, örgüt üyeleriyle cep telefonu yerine ankesörlü telefonla iletişim kurdukları, sohbet toplantılarına giderken cep telefonlarını ya evde bıraktıkları ya da sohbet odasına almadıkları, telefon numaralarını şifreledikleri, sim kartsız tablet üzerinden başkalarının Wi-Fi'sini kullanarak iletişim kurdukları, örgütsel dokümanlara ve videolara flash bellek üzerinden şifreyle ulaştıkları belirlendi.
Bu arada kriptolardan sorumlu "sivil imam"ların sorumlu oldukları askerlerle görüşmek için ihtiyaçları olmamasına karşın market, büfe, benzin istasyonu gibi yerlerden alışveriş yaptıkları, bu sırada iş yerlerindeki sabit hat telefonlardan veya çalışanların şahsi cep telefonlarından ücretini ödeyerek görüşme yaptıkları tespit edildi.
"ONLARIN ALTINDAKİ ASKERLERİ BİLMEM SÖZ KONUSU DEĞİL"
Örgütün "öğretmeni" olarak görev yapan şüpheli "Mehmet" kod adlı M.Ç, ifadesinde gizlilik amacıyla genelde ankesörlü telefonla görüşme yaptıklarını anlattı.
Şüpheli, M.Ç, "Kemal abi, bana öğrenciler verilmeden önceki görüşmelerde sadece ankesörlü telefonla iletişime geçilmesi talimatını verdi. 2014 yılı eylül-ekim aylarında Kemal abi ile Kapaklı'daki evimdeki buluşmamızda, bana Abuzer ve Muhammet kod adlı öğrencileri verdi. Bunların yanı sıra sorumlu olduğum 4 öğrencinin de jandarma astsubay olduğunu biliyorum. Bu öğrenciler bana verildikten sonra genellikle yüz yüze randevulaşmak suretiyle ya da ankesörlü telefondan cep telefonlarını arayarak irtibatlandım ve evime çağırdım. Bir görüşmede en fazla iki kişi olurdu. Bazen tek görüşmelerimiz de oldu, neden bu şekilde yaptığımızı bilmiyorum. Benim sorumlu olduğum bu öğrencilerle görüşmelerimizin içeriği yemek yeme, Kur'an-ı Kerim okuma, namaz kılma, bazen Fetullah Gülen'in vaazlarının internetten dinlenilmesi, bazen de Gülen'in kitaplarından ya da Risale-i Nur kitaplarından belli bölümlerin okunması şeklinde geçiyordu. Dahil olduğum yapı içerisinde benim bildiğim Kemal kod isimli kişi abidir. Onun altında ben ve benimle eş değer öğretmenler vardır. Onların altındaki askerleri bilmem söz konusu değil. Amaç gizliliktir. Bu gizliliğin detayını da bilmiyorum." şeklinde ifade verdi.
TELEFON ŞİFRELEME TEKNİĞİ: 99'A TAMAMLAMA
Tekirdağ'da örgütün "öğretmeni" olarak görev yapan itirafçı şüpheli "Emre" kod adlı S.M. de ifadesinde, telefon şifreleme tekniğini şöyle anlattı:
"Yavuz' kod isimli gerçek ismi Yasin olan askeri okul öğrencisiyle Bursa'da bulunan evde yaklaşık 2 yıl kadar görüştüm. Bu askeri okul öğrencisiyle sürekli yüz yüze görüşmelerimizde randevulaşıyorduk. Bir sıkıntı olduğu zaman aramızdaki haberleşmeyi büfe, benzinlik, restoran, bakkal gibi iş yerlerinin telefonları veya kontörlü hatlar üzerinden yapıyordum. Öğrenciyi arıyor 'Kankam nasılsın, bu hafta sinemaya gidemeyeceğiz, haftaya aynı saatteki seansa gideriz' veya 'Ben bugün yemeğe gelemiyorum, haftaya aynı restoranda öğlen yemek yeriz.' gibi şifreli konuşuyorduk. Yine bu şahsın telefon numarasını kendi cep telefonuma farklı bir isimle ve telefon numarasının son iki rakamını 99'a tamamlayarak kaydettim. Örnek verecek olursak son görüştüğüm şahsın adı Yasin, numarası '5xx xxx xx 25' ise ben bu şahsı cep telefonuma adını Ahmet, numarasını ise '99-25=74', '5xx xxx xx 74' olarak kaydediyorum. FETÖ yapılanması içerisinde askerlerden sorumlu hususiler ve mahrem yapı abileri, kendilerine bağlı askerleri cep telefonlarına bu şekilde kaydeder, dışarıdan umuma açık iş yeri ve kontörlü hatlardan arayarak şifreli konuşmayla görüşme yapar. Bu sıkça uygulanan bir tedbir şeklidir. Amaç örgütsel gizliliği sağlamaktır."
TELEFON ŞİFRELEMEDE YENİ YÖNTEM "BİR RAKAM AŞAĞI, BİR RAKAM YUKARI"
Şüpheli O.Ç. ise telefon şifrelemede kullanılan başka bir tekniği de şöyle anlattı:
"Askeri okulu kazandığım netleşince Yüksel abi bana yeni bir telefon numarası almamı ve eski telefonumu bir daha kullanmamamı söyledi. Ben de bunun üzerine şu anda kullanmakta olduğum hattı aldım ama okula gidinceye kadar bu hattı kullanmadım. Yüksel abi bana okula gittikten sonra kendisini kesinlikle yeni hattından aramamamı, onu arayacağım zaman dışarıdan ankesörlü bir telefondan aramamı söyledi ve telefon numarasını bir kağıda şifreli bir şekilde yazıp verdi. Ben bu şifreyi önce anlamadım, bunun üzerine Yüksel abi bana şifreleme şeklini anlattı. Bu şifreleme GSM operatörünü belirleyen ilk 3 rakam hariç geriye kalan numaraları baştan başlayarak ilk rakamı bir değeri aşağı, sonraki rakamı ise bir değeri yukarı olacak şekilde tüm telefon numarasının rakamlarının değiştirilmesiydi. Ya da tam tersi olabilirdi."
Tekirdağ'daki görevi sırasında kendisine "öğretmenlik" yapan "Yavuz" kod adlı kişinin "askeriyede görev alan herkesi çok iyi tanıdığını ve herkes hakkında en mahrem bilgilere sahip olduğunu" ifade eden O.Ç, liseden tanıdığı Dicle Üniversitesi'nde araştırma görevlisi olarak çalışan bir arkadaşının da Diyarbakır'da FETÖ yapılanmasına bağlı polislerle ilgilendiğini anlattı. Şüpheli O.Ç, kendisine "Tahsin" kod adı verildiğini ancak bunu hiç kullanmadığını söyledi.
SOHBETLERE GİDERKEN TELEFONLARINI EVDE BIRAKMIŞLAR
Tekirdağ'da örgütün bir kolejinde öğretmenlik yapan şüpheli "Osman" kod adlı Ö.B, itirafçı oldu. Bu kentte askerlere "abilik" yaptığını belirten şüpheli, telefonundaki ByLock uygulamasını bir süre sonra sildiğini ve talep üzerine "Tic Toc" programını yüklediğini ifade ederek, sohbetlere ilişkin şu bilgileri verdi:
"Ömer ve Semih isimli iki öğrenci, yaklaşık iki haftada bir olmak üzere evimize gelmeye başladı, ben de bu iki kişiye sohbet vermeye başladım. Birkaç sohbet sonrasında bu iki kişinin memur değil de asker olduklarını öğrendim. Bana isimlerinin gerçek olduğunu söylemişlerdi. Bu iki kişi subay olabilir. Benimle çok fazla kişisel bilgi paylaşmazlardı, soru sorduğum zamanlarda cevap vermekten kaçınırlardı.
Bu sohbetlere giderken telefon götürmek kesinlikle yasaktı. Herkes telefonunu açık bir şekilde evinde bırakırdı. Bundaki amaç polislerin açık olan telefonları sinyallerinden takip etmesini engellemekti. Bu şekilde telefonlarımız evimizde açık bir vaziyette bulunduğu için toplantı günlerinde biz toplantının yapıldığı evde dahi olsak polisler bizi sinyal sebebiyle evlerimizde sanıyordu."
Kripto FETÖ'cülerin ankesörlü hat trafiği
KRİPTO YAPI
Şüphelilerden bazıları etkin pişmanlık hükümlerinden yararlanmak isteyerek itirafçı olurken, FETÖ'nün mahrem hizmetler (asker) yapılanması hakkında çarpıcı beyanlarda bulundu. İtirafçıların ve şüphelilerin ifadeleri doğrultusunda FETÖ'nün, mahrem yapılanmaya gittiği ve çok gizli tuttuğu TSK'daki örgütlenmesinde izlediği yollar deşifre oldu.Kripto yapılanmanın "müdür, müdür yardımcısı, öğretmen, öğrenci (TSK personeli), personelci, akademi mesulü, evlenme sorumlusu, ümitçi, gözcü, doktor, recacı, sohbet hocaları" şeklinde hiyerarşik yapıyla gizlendiği tespit edildi.Soruşturma kapsamında, gizli yapılanma şu şekilde deşifre oldu:
Müdür: Atama, evlenme, görev alma, kurmaylık sınavı gibi konularla birinci derecede ilgili kişidir. Alt seviyenin kontrolü, istihbarat bilgilerinin akışı, himmet toplanmasını organize eder. Müdür yardımcısı: Örgüt yapısında ara bağlantıyı sağlar. "Müdür"den aldığı talimatları bir alt kademe olan "öğretmenler"e aktarır. Alt kadrodan gelen talepleri de üstüne iletir.
Öğretmen: Her öğretmen, her biri 2-3 kişiden oluşan 2 ile 7 arası grupla ilgilenir. Öğretmenler, öğrencilerin (TSK personeli) evlenme, maddi sıkıntı, atama gibi her türlü işlemlerinden sorumludur. Çekirdekten yetişen elemanlar arasından seçilen öğretmenlerin 17-25 Aralık sürecinden sonra Bank Asya'ya para yatırmadığı, çocuklarını örgütün okullarına göndermediği belirlendi. Öğrenciler: Öğretmenlere bağlı TSK personeli olan öğrenciler durumlarına göre himmet vermek zorundadır.
Personelci: FETÖ'nün herkesten gizlediği "İK" yapılanmasının TSK için kurgulanmış ayağıdır. TSK içindeki yapılarla FETÖ'nün zayıf olduğu bölgelere veya birimlere eleman kaydırılması, yeni eleman kazanılması ve bunların yönlendirilmesi görevini yürütür. Akademi mesulü: TSK'daki FETÖ yapısına bağlı kurmayların seçilmesi, sınava hazırlanması işleriyle ilgilenir.
Evlenme sorumlusu: Yapı içerisinde gizli kalması gereken subay ya da astsubayların deşifre olmaması için örgüt içerisinden evlilik yapmalarını sağlar.
Ümitçi: Örgüt faaliyetlerinden uzaklaşan, gelmesinde, gitmesinde sıkıntı olan ancak kazanılabileceği düşünülen öğrenciler üzerinde çalışma yaparak, bu kişileri örgüte tekrar kazandırır.
Gözcü: Askeri lise ve harp okulundaki örgüt mensubu öğrencilerle ilgilenen ve 15 günde bir okul dışında buluşma yapan talebe abisidir.
Doktor: Gözcü görevini yürüten birden fazla talebe abisini kontrol eder ve denetler.
Arama tarama mesulü (recacı): Mahrem işlerde faaliyet gösteren sorumlu abilerin evlerinde belli aralıklarla herhangi bir ani baskına karşı tedbir amaçlı arama yapan genellikle müdür seviyesindeki sorumlu abilerdir. Ayrıca evdekilerin yaşantılarını, kız arkadaşlarının olup olmadığını ani baskınlarla kontrol eden kişidir.